DASK gönüllük esasıyla yapılmalı...

17 Ağustos depreminin üzerinden 10 yıl geçti. Yaşanan bu deprem sonrasın daha önce deprem sigortalarını yaptırmış vatandaşlarımıza o dönemde sigorta şirketlerimiz 750 milyon dolara yakın bir tazminat ödeyerek üzerine düşen sorumluluğu yerine getirdi. Deprem sonrasında gelişmiş ülkelerdekine benzer bir uygulama için düğmeye basıldı ve Kanun hükmünde kararnameyle Doğal Afet Sigortaları Kurumu kuruldu. Geçen bu süreçte DASK olarak yapılanlar ve bundan sonraki yapılacaklar ile ilgili Doğal Afet Sigortaları Kurumu Yönetim Kurulu Başkanı İdris Serdar Şemsiye Dergisi’nin sorularını yanıtladı. 17 Ağustos depreminin ülkemizde gerek manevi gerekse maddi olarak büyük yaralar açtığını belirten DASK Yönetim Kurulu Başkanı İdris Serdar DASK kurulmadan önce gerek deprem sigortaları gerekse konut sigortalarındaki 500 bin poliçe sayısının 1.milyon 500 binlere çıktığını DASK’ın bu poliçeler üzerinde de bir kaldıraç görevini de yerine getirdiğini belirtiyor. Zorunlu Deprem Sigortası (ZDS) sayısının gün itibariyle 3 milyon 350 bin poliçelere ulaştığını vurgulayan İdris Serdar konuşmalarını şöyle sürdürdü “ Gelinen bu noktada 3 milyon 350 bin poliçe adedi 13 milyon konutu düşürsek az gibi gelebilir ama sigorta bilincimiz dikkate alındığında büyük başarıdır. Bu rakamın yıl sonuna kadar 4 milyonu geçeceğini tahmin ediyoruz “ Kurum İdarecisi Eureko Sigorta DASK’ın bir kamu kuruluşuyuz ama bizim yapımız farklıdır diyen Serdar “Bizim diğer kamu kuruluşları gibi binamız ve çalışanlarımız yok sadece yedi kişiden oluşan bir yönetim kurulumuz var kararlarımızı burada alırız, operasyonel faaliyetlerimizi DASK Kurumu İdarecisi Eureko Sigorta yürütüyor. Poliçeleri sigorta şirketleri ve bankalar keser ama hasar anında Doğal Afet Sigortaları Kurumu sorumluluğu altındadır. Fonda biriken paraların başka yerlerde kullanılması mümkün değildir. Bu fon DASK’ın özkaynağıdır. Özkaynağımız ne kadar güçlüyse yurtdışından aldığımız reasürans teminatları da o oranda ucuzlar ve vatandaşlarımıza da uygun şartlarda poliçe fiyatı sunmamız ancak böyle mümkün oluyor. DASK kar amacı güden bir kurum değildir. Vatandaşlarımızın bu konuda kafalarında soru işareti kalmaması gerekir” Kat mülkiyetine geçişte Zorunlu Deprem Sigortaları’na ilginin arttığını belirten DASK Yönetim Kurulu Başkanı İdris Serdar son günlerde artan poliçe sayımızı aynı zamanda son düzenlemelerle kaptığımız tanıtım faaliyetlerine ve kampanyaların da etkisinin büyük olduğunun altını çiziyor. İdris Serdar sözlerine şöyle devam etti Apartman ve site yöneticilerine görev düşüyor “Doğal Afet Sigortaları Kurumu olarak vatandaşlarımızın Zorunlu Deprem Sigortalarını yaptırmaları için her türlü kolaylığı gösteriyoruz. Bunların başında hasarsızlık indirimi var. Bugün ZDS’nı yaptıran bir kişi gelecek yenileme indirimi yüzde 20’ye çıkarıldı. Apartman ve site yöneticileri ZDS’lerini toplu olarak yaptırdığında yüzde 20’lik ekstra bir indirimden de faydalanılmış olacak. Apartman ve sitelerde toplu olarak yapıldığında kat maliklerinin avantajı artıyor. Ortak kullanım yerleri ve asansörler de teminat kapsamına girmiş oluyor. Kat malikleri ZDS’nı farklı tarihlerde yapılmış olması sorun değil, müracaat edildiğinde tarihler birleştirilebiliyor. “ Zorunlu Deprem Sigortası’nı yaptırmak bir zorunluluktan olmamalıdır diyen İdris Serdar “ Bu bir sorumluluktur, ZDS bir formalite olarak görülmemeli. Zorunluluk esasıyla değil, gönüllülük esasıyla yapılmalı” diyor. Serdar sözlerine şöyle devam etti “Türkiye’nin yüzde 98’i deprem riski altında ve ne acıdır ki bunun yüzde 70’i de 1. derecede deprem riski altındadır. Bu nedenle Zorunlu Deprem Sigortası yaptırmak için vatandaşlarımız vakit kaybetmemelidirler. ZDS fiyatlarının da çok uygun olduğunu söyleyebilirim. Son düzenlemeleri krizi de göz önünde bulundurarak yaptık. İstanbul’da bir poliçe’nin fiyatı 136 TL’dir. Bugüne kadar yaptırılmış poliçelerin ortalaması alındığında bu rakam 92.5 TL’dir. Yürürlüğe giren indirimlerinde göz önünde bulundurursak günlük 27 kuruşa evinizi depreme karşı sigortalatmanız mümkün. Teminat tutarlarının da 140 bin TL’ye çıkarıldığını söylemem gerekir. Hesaplamalar birim metrekare inşaat maliyetleri üzerinden yapılıyor. Bizim için Ümraniye’de ki ev ile Boğazdaki evin bir farkı yok. Çünkü konutların değer farklarının arsanın ve bulunduğu konumla farklılaşıyor. DASK olarak biz hasar sonrası binanın tekrar inşa edilebilmesi için gerekli tazminatı öderiz. Bu da Birim metrekare inşaat maliyetidir. Çünkü arsa yerinde duruyor” Ekstra Konut Sigortası yaptırılabilir Konutunun rayiç bedeli üzerinden tazminat almayı düşünen vatandaşlarımıza önerilerde bulunan DASK Yönetim Kurulu Başkanı İdris Serdar sözlerini şöyle sürdürdü…” Böyle düşüncesi olanevinde kullanılan malzemelerin çok kaliteli olduğunu iddia eden vatandaşlarımız ZDS yanında ihtiyari deprem sigortası da yaptırabilir. O zaman hem DASK’tan hem de sigorta şirketinden tazminat alabilir. Ama burada dikkat edilmesi gereken en önemli nokta konutun değerinin bir eksper tarafından tespit edilmesidir. Benim evimin değeri 1 milyon dolar deyip onun üzerinden sigorta yaptırılıp hasar sonrası bu parayı beklememek gerekir. Çünkü bu bir haksız kazanç sayılır ve böyle bir durumda sigorta şirketleri kendi yaptırdıkları değer tespiti sonrası ödeme yaparlar. Bu nedenle vatandaşlarımızın sigorta yaptırırken konutunun değerini bir sigorta eksperine yaptırtmalı. “ “Deprem sonrası Devletin herkese yardım edecek nasıl olsa ZDS yaptırmaya ne gerek var” şeklindeki vatandaşlarımızın arasında yaygın olan düşünce hakkında görüşlerini açıklayan İdris Serdar şöyle diyor “ Devletimizin olası bir deprem sonrası kime yardım edip kime yardım etmeyeceğini ben bilemem. Ama şu bir gerçek ki ZDS’nı yaptıran kişi elindeki belge ile gidip hemen parasını DASK’tan alıp konutunu inşa etmeye başlayabilir. Sigortasını yaptırmamış vatandaşlarımız ise Devletimizin yardımlarının açıklanmasını bekleyecek. Ayrıca Devletimiz bir yardım yapacaksa bunun sigortalı sigortasız ayırımı yapmadan yapılacağını düşünürsek ZDS yaptırmış bir kişi ayrıca Devletimizin yardımından da faydalanma şansı var. “ Kayıtlarımızın yedekleri Ankara’da “Deprem sonrası paramız ödenemez ki” anlayışının da çok yanlış olduğunu belirten DASK Yönetim Kurulu Başkanı İdris Serdar vatandaşlarımızın ödediği primlerle oluşan fondaki paralarımızın bir bölümü dünyanın en büyük reasürlerine plase ediliyor. Bu nedenle büyük teminatlar sözkonusu. Vatandaşlarımız Allah Korusun olası bir deprem sonrası ne olursa olsun diye düşünmemeli. Hayatta kalacağımızı düşünmeliyiz ve konutumuz hasar gördüyse deprem öncesi yaşam standartımızı sürdürmemiz için paraya ihtiyacımız olacak. Bu da sigorta ile mümkün. Biz bu nedenle dünyanın en büyük reasürans şirketlerinden teminatlar alıyoruz. Vatandaşlarımız paramızı alamayız kaygısı içerisinde olmamalı. Ayrıca kayıtların İstanbul’da tutulduğunu yedeklemesinin de bir iki saniye fark ile Ankara’da yapılıyor. Vatandaşlarımız poliçelerine ulaşamazlarsa bile TC kimlik numaraları ile ödemeleri hızlı bir şekilde yapılacaktır. Bu nedenle poliçe yaptırılırken de çok dikkatli olunmalı ve en doğru bilgiler ile kayıtlara geçmelidir. “Vatandaşlarımız vakit geçirmeden herhangi bir sigorta acentesi veya banka şubesinden Zorunlu Deprem Sigortası’nı yaptırabilir. Öncelikle istenen konutun doğru adresi ve TC kimlik nosu, .bu kadarı yetiyor diyen Serdar, Kat mülkiyeti kapsamındaki tüm özel konutlar Zorunlu Deprem Sigortası’nı yaptırmalı. Ve bunu her yıl yenilemeliler. Yenilenmediği süre içerisinde poliçe kapsamdan çıkar vatandaşın hiçbir hakkı kalmaz. Vatandaşlarımız özellikle bunlara dikkat etmeli. Bu sigortayı yaptırırken gönüllülük esası ile yaptırmalı, bir formalite olarak görülmemeli. şemsiye dergisi