<
BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaGündem'Dar bölge'de kim kazanır kim kaybeder----

'Dar bölge'de kim kazanır kim kaybeder

'Dar bölge'de kim kazanır kim kaybeder
05 Ekim 2013 - 02:54 www.finansingundemi.com

Muhalefetin dar bölge seçim sistemine karşı çıkmasının sebebi, uygulamanın AK Parti'ye yaraması mı?

Başbakan Tayyip Erdoğan'ın ‘Demokratikleşme Paketi' ile tartışmaya açtığı seçim sistemi alternatifleri muhalefet partilerinde karşılık bulmadı. Erdoğan, ‘dar bölge', ‘yüzde 5 barajlı daraltılmış bölge' veya ‘yüzde 10 barajlı mevcut sistemin devamı' şeklinde üç seçenek sundu. Başbakan'ın önerilerini tüm detaylarıyla Zaman Gazetesi'nden İbrahim Asalıoğlu kaleme aldı. İşte o yazı:
Muhalefetin bu alternatiflere karşı çıkmasının sebebi, üç uygulamanın da AK Parti'ye yaraması. 2011'deki milletvekili seçiminin dar bölge ile yapılması halinde AK Parti'nin 50, daraltılmış bölge ile yapılması halinde ise 15 civarında daha fazla vekil çıkaracağı hesaplanıyor. CHP ve BDP'nin durumunda  ciddi bir değişiklik olmazken, MHP yaklaşık 20 vekil kaybediyor.
Sonuçta seçim çevrelerinin daraltılması büyük partilerin lehine, küçüklerin aleyhine bir durum oluşturuyor. Bu sebeplerle iktidar ile muhalefetin seçim sistemi konusunda anlaşma ihtimali gözükmüyor. CHP ve BDP yeni bir sistem getirmeden yüzde 10’luk barajın yüzde 3’e çekilmesini isterken, MHP getireceği öneri üzerinde çalışmasını sürdürüyor. Mutabakat olmazsa AK Parti’nin ‘yüzde 5 barajlı daraltılmış bölge’ sistemini öngören kanun değişikliğini Meclis’te gündeme getirmesi bekleniyor. Barajın olmaması veya yüzde 5 olması doğrudan BDP’ye yararken, buna karşılık bu iki sistem BDP’yi Güneydoğu’ya hapsediyor. Buna rağmen her iki sistemde de BDP’nin vekil sayısında ciddi bir değişiklik olmuyor. AK Parti’nin seçim sistemi alternatifleri CHP’nin vekil sayısında da önemli bir oynamaya yol açmıyor. Dar ya da daraltılmış bölge seçenekleri en çok MHP’yi etkiliyor.  2011 genel seçimlerinin 5 vekilli daraltılmış bölgeye göre yapılması halinde AK Parti’nin Meclis’teki sandalye sayısı 327’den 342’ye yükseliyor. CHP’nin vekil sayısı 135’ten 138’e çıkarken, MHP’nin vekil sayısı 53’ten 32’ye düşüyor. BDP’nin milletvekili sayısı ise 36’dan 38’e yükseliyor. 2011 seçimlerinin her seçim bölgesinden bir milletvekilinin çıkacağı dar bölge ile yapılması halinde AK Parti’nin vekil sayısı 380’i buluyor.
 2011 milletvekili seçimlerinin 5’li daraltılmış bölge sistemi ile yapılması halinde İstanbul’da AK Parti’nin vekil sayısı 46’dan 54’e, CHP’nin vekil sayısı da 29’dan 31’e çıkıyor. MHP’nin 7 vekili ile BDP’nin 3 milletvekili buharlaşıyor. 5 vekilin seçileceği daraltılmış bölge sisteminde Ankara ve İzmir’de AK Parti’nin vekil sayısı değişmezken, CHP İzmir’de 13’ten 15’e çıkıyor, MHP ise yine 2 vekilini de kaybediyor. Ankara’da CHP 11’den 10’a düşüyor, MHP bu kez dört vekilini koruyor. Bu sonuçlar seçim bölgelerinin oluşturulması şekline göre değişiklik gösteriyor.
Mevcut yüzde 10 barajlı sistem de en çok iktidar partisine yarıyor. Bu sistemde tepki gören konu seçim barajının yüksekliği. AK Parti bu barajın yüzde 5’e, CHP ve BDP ise yüzde 3’e indirilmesini istiyor. MHP ise BDP’ye yarayacağı için barajın düşürülmesine soğuk bakıyor. AK Parti yüzde 5’lik baraja, ‘daraltılmış bölge’ ile olması halinde razı oluyor.
Barajsız dar bölge, en demokratik sistem
Anayasa Hukukçusu Doç. Dr. Faruk Bilir: Ülkemiz için en uygun seçim yöntemi dar bölge sistemidir. Dar bölge uygulaması temsilcileri seçmene yaklaştırır; parti yönetiminden uzaklaştırır. Yani, dar bölge uygulamasında, temsilciler, daha çok seçmene bağımlı kalacaktır. Sistemin mantığı en fazla oy alan adayın kazanması şeklindedir. Oluşturulan her bir seçim çevresi için sadece bir aday belirleyen siyasi partiler, o seçim çevresinde en fazla geçerli oyu almaları halinde seçim yarışının galibi olmaktadırlar. Bu sistem, iki partili siyasi hayatı destekler. Çünkü oyunun boşa gitmesini istemeyen seçmen iki partiden birinden aday olan vekile oy kullanır. İstikrarın sağlanması açısından önemli bir seçim sistemidir. ABD ve İngiltere’de uygulanan bir yöntemdir. Daraltılmış bölge sistemi, daha önce ülkemizde uygulandı. Fakat adil bir uygulama olmadığı için tercih edilen bir seçim sistemi olacağını düşünmüyorum.
Başkanlık sistemi sürecini hızlandırır
TANAR Genel Müdürü İbrahim Kalemci: Dar bölge önerisi klasik Turgut Özal taktiği. Anavatan o zaman Türkiye’nin her yerinde oy alıyordu, şimdi AK Parti gibiydi. Önerilen sistem AK Parti’nin işine geliyor. AK Parti’nin önerdiği seçim sistemi, başkanlık sisteminin sebebi değil ama bu süreci hızlandırır. Bence dar bölge yerine daraltılmış bölge tercih edilmeli. Dar bölgede bir sürü bağımsız çıkabilir, koalisyonların önü açılır. Dar bölge sistemi ortaçağ Avrupa’sındaki feodal beyler gibi parti içinde dik başlı milletvekili çıkmasına sebep olur. Parti, hükümeti kurmayı bırakın, kendi vekiline bile söz geçiremez. Siyasette lider sultası var diyenlere ‘işin günahı sevabı lidere aitse herhalde liderlerin diğerlerinden çok daha fazla söz hakkı olması tabiidir’ derim. Dar bölgede vekil parti içinde gözükür ama parti için hep çıban başıdır. Benim şu kadar oyum var der hep. Parti genel başkanını dinlemez. Temsilde adalet açısından olmasa da siyasette istikrar açısından daraltılmış bölge tercih edilmeli.
Saadet ve BBP bile milletvekili çıkarabilir
ANAR Genel Müdürü Dr. İbrahim Uslu: Dünyanın en demokratik seçim sistemi barajsız dar bölgedir. Seçmen kimi seçtiğini bilir, genel merkezin değil kendi istediğini seçer. Kötünün iyisi seçim çevrelerini daraltmak ve barajı indirmektir. En kötüsü ise seçim çevrelerinin büyük olduğu, yani şu anki sistem. İnsanlar kimi seçtiğini bilmiyor. Vekillerin üçte ikisi bile tanınmıyor. Muhalefet bu sistem aynen devam etsin istiyor. Aslında dar bölge hangi partiye avantaj getirir bilinmez. Seçmenin taleplerine en fazla kulak veren parti kazanır. Doğru dürüst adaylarla girerseniz milletvekili çıkaramadığımız birçok bölgede çıkarabilirsiniz. Parti performansı ve seçmen taleplerini okumaya bağlı. Bu sistemde MHP yok olacak denemez. MHP Güneydoğu’da bile sevilen adayları gösterir, aşiretlerden kanaat önderlerinden gösterir, milletvekili çıkarabilir. Bilinen aksine daraltılmış bölgede havuz ne kadar küçülürse küçük partilerin şansı artar. Dar bölgede Saadet, BBP, DSP ve DP bile milletvekili çıkarabilir. Bağımsızların şansı da artar. Bölgede sevilen biri bir partiyle bağlantı kurmadan bağımsız aday olur, en fazla oyu alır ve kazanır. CHP ve MHP mevcut sistem aynen devam etsin, sadece baraj düşsün diyor. Bence bu memlekete yapılabilecek en büyük kötülük. Barajı kaldırdığınızda Türkiye’yi sonsuza kadar koalisyon hükümetlerine mahkum edersiniz.
Her sistem bize yarar
Hangi seçim sistemi olsa bizim işimize yarıyor. Çünkü biz Türkiye’nin belli bir bölgesinde değil, bütününde olan bir partiyiz. Sonuç olarak hangi seçim sistemini getirirseniz getirin bu bize yarar. Mevcut sistem bile. Zaten bizim üç önerimiz arasında mevcut sistemin devam etmesi de var. Dolayasıyla ‘AK Parti kendisine yarayan sistemi öneriyor’ iddiaları doğru değil, düşüncesizce ortaya atılmış iddialardır. Biz sadece burada bir dengeyi gözetmeye dikkat ediyoruz. O da temsilde adalet yönetimde istikrar ilkesini makul bir zeminde tutmaktır. Seçim sistemi değişmeden barajın yüzde 3 veya 5 olmasında da biz sorun yaşamayız.
Baraj yok, her seçim çevresine bir vekil düşüyor
Barajsız dar bölge sisteminde ülke 550 seçim bölgesine ayrılıyor. Yani her milletvekili için bir seçim bölgesi oluşturuluyor. En fazla oyu alan vekil seçiliyor. ‘Keçiören’in milletvekili’ veya ‘Üsküdar’ın milletvekili’ gibi nitelenebilecek bu sistemde vatandaşı partiden çok adaya oy veriyor. Dar bölge sisteminde milletvekilleri, genel merkez ve parti liderine karşı daha bağımsız oluyor. Vekilin halkla doğrudan temas kurması gereken bu sistemde halkın genel hassasiyetlerine duyarlı olmayan bir vekilin seçilme ihtimali olmuyor. Bu sistemin dezavantajı olarak ise, ‘güçlerini seçim bölgesinden alacak vekillerin parti disiplinine uymaması, küçük partilere şans vermemesi, mezhep ve etnik unsurların ön plana çıkabilmesi’ gösteriliyor.
Daraltılmış sistem, 5 ve üzeri vekil çıkaran illeri etkileyecek
‘Yüzde 5 barajlı ve daraltılmış bölge sistemi’nde ise her 5 milletvekili için bir seçim bölgesi oluşturuluyor. Bu sistem sadece 5’ten fazla milletvekili çıkaracak illerde uygulanacak. Daraltılmış bölge sisteminin benzeri halen İstanbul, Ankara ve İzmir’de uygulanıyor. İstanbul 3, Ankara ve İzmir 2 seçim bölgesine ayrılmış durumda. Her 5 milletvekili için bir seçim bölgesi oluşturulması halinde, 87 milletvekili çıkaracak İstanbul’da 18 seçim bölgesi; 32 milletvekili çıkaracak Ankara’da ise 7 seçim bölgesi oluşturulacak. 26 milletvekili çıkaracak İzmir’de ise 6 seçim bölgesi oluşacak. Daraltılmış bölge sistemi, dar bölge kadar olmasa da, mevcut sisteme göre, vekillerin seçileceği bölgeleri daralttığı için, vatandaşın vekilleri tanıması ihtimalini artırıyor.
ETİKETLER :
YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)