Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...
Hisse | Fiyat | Değişim(%) | Piyasa Değeri |
---|
E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.
George Washington Üniversitesi Elliot School of International Affairs’den Profesör Sean Roberts, Çin’in 1990’lı yıllarda Taleban’la ilişkisi olan birkaç ülkeden biri olduğunu hatırlatıyor.
Amerika’nın Sesi’ne (VOA) konuşan Roberts, “Pakistan’ın yakın müttefiki olan Çin sürece 1998’de başladı ve 1999 yılında da Çin Dışişleri Bakanlığı üst düzey Afgan yetkililerle görüşmek üzere Afganistan’a heyet gönderdi. 2000’de ise Çin’in Pakistan’daki büyükelçisi o dönem Taleban’ın lideri olan Molla Ömer’le bir araya geldi.”
Taliban'ın elindeki mali kaynaklar neler?
Roberts, o dönem yürütülen görüşmelerde, Afganistan’daki Taleban yönetimine iletişim alanında fırsat yaratma kararı alındığını ve Kabil ile Çin’in, çoğunluğu Müslümanlar’dan oluşan ve Afganistan’la 80 kilometrelik bir sınırı olan Şincan Özerk Bölgesi’nin (Doğu Türkistan) başkenti Urumçi arasında uçuşların da görüşmeler sonrasında başlatıldığını hatırlatıyor.
Roberts, “Pekin hükümeti Afganistan’da Çin’e karşı tehdit oluşturacak hiçbir Uygur militan örgütü barındırmaması için Taleban’dan elindeki tüm gücünü kullanmasını istedi” diyor.
Roberts’a göre, Taleban Çin’in bu talebi karşısında, Doğu Türkistan İslam Partisi hareketine bağlı grupların Afganistan’daki faaliyetlerini engelledi.
Pakistan’daki İdari Bilimler Üniversitesi’nden Profesör Hasan Karrar da, Çin’in 11 Eylül 2001’den bu yana Afganistan’la ilişkilerini pragmatik ve ileri görüşlü bir şekilde ilerlettiğini söylüyor.
Singapur’daki Rajaratnam Uluslararası Araştırmalar Okulu’ndan kıdemli uzman Raffaello Pantucci, VOA’e yaptığı açıklamada, Pekin hükümetinin 2007 yılında Kabil’in güneydoğusunda Mes Aynak’taki bir bakır madeninde 2,83 milyar dolarlık bir ihaleyi kazanmasının ardından Taleban’a karşı yaklaşımının değiştiğine dikkat çekiyor.
Pantucci’ye göre, Çin hükümeti yetkilileri o dönemde Taleban’ı Afganistan liderliğinin bir parçası olarak görmeye başladı. Çin Afganistan hükümeti ve Taleban’la aynı anda ilişkilerini sürdürdü ve kimin daha güçlü olduğunu görmek için bekledi.
Pantucci, Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi’nin birkaç hafta önce Tianjin’de Molla Baradar ile bir araya geldiğini, ancak bu görüşmenin öncesindeyse Cumhurbaşkanı Eşref Gani’yle telefon görüşmesi yaparak Afgan hükümetine desteğini ilettiğini hatırlatıyor.
Çin Dışişleri Bakanlığı resmi internet sayfasında 28 Temmuz’da Taleban lideri Molla Baradar ile yapılan görüşmeyle ilgili olarak, Bakan Wang’ın Taleban’ın Afganistan’da önemli bir askeri ve siyasi güç olduğunu vurguladığı bilgisi yer alıyor.
Finansingundemi.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.finansingundemi.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.finansingundemi.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur. BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.