Çin ekonomisinin emtia piyasalarına etkilerini değerlendiren Vadeli İşlem ve Emtia Piyasaları Uzmanı Zafer Ergezen, gelişmelerden en fazla etkilenecek ülkelerin yüksek emtia üretimi olan ülkeler olacağını söyledi. "Bu anlamda Brezilya, Rusya ve Hindistan, emtia fiyatlarındaki düşüşten en çok etkilenen ülkeler olarak öne çıkıyor" diyen Ergezen, emtia fiyatlarındaki düşüş değerlendirilirken, doların değer kazanmasının da gözardı edilemeyeceğine dikkat çekti. Ergezen, doların değer kazanmaya başlaması ile emtia fiyatları üzerindeki satış baskısının da arttığının altını çizdi.
Ergezen, Çin'e demir cevheri ihracatının yüzde 80'inin Brezilya, Avustralya ve Güney Afrika'dan yapıldığını belirterek, şöyle konuştu:
"Çin'in emtia ithalatının azalması, Brezilya ve Rusya gibi emtia talebi ile büyüyen ülkeleri olumsuz etkilemeye devam edecek. Aynı zamanda ABD gibi büyük oranda emtia üreten ve tüketen ülkelerin de olumsuz etkilenmesi beklenebilir. Pamuk, mısır, petrol gibi emtialarda üretici olan ABD'nin düşen fiyatlar nedeniyle enflasyonist baskıları hissetmesi muhtemeldir. Bu durumda ABD Merkez Bankasının
faiz artırımı bile ertelenebilir. Böyle bir durumda Çin'den yayılmaya başlanan riskin bütün dünyayı kaplaması beklenmektedir. Avustralya'nın ihracatının yaklaşık üçte biri Çin'e yapılıyor. Brezilya ve Güney Afrika ise ihracatının yaklaşık beşte birini Çin'e gerçekleştiriyor. Dolayısıyla bu ülkelerin Çin'in azalan ithalatından ilk etkilenecek ülkeler olması normaldir. Bununla birlikte net ihracatçı olan ülkelerin de düşük emtia fiyatlarından olumsuz etkilenmesi beklenmektedir. İhracatı milli gelirin yüzde 30'unu aşan Kazakistan, Azerbaycan ve Türkmenistan da azalan emtia fiyatlarından olumsuz etkilenecektir."
Çin'in petrol tedarikçileri Rusya, Suudi Arabistan ve Angola
Zafer Ergezen, Çin'in toplam ithalatının büyük bir kısmını petrol ve petrol ürünlerinin oluşturduğunu belirterek, şunları kaydetti:
"Bu noktada Çin ekonomisinin yavaşlamasıyla petrole talebin azalması da normal karşılanıyor. Çin, petrol alımlarının büyük bir kısmını Rusya, Suudi Arabistan ve Angola'dan yapıyor. Aynı zamanda Çin'in ithalatının yüzde 5'ini demir cevheri oluşturuyor. Altın ise Çin'in yapmış olduğu ithalatın yüzde 3,6'sını oluşturuyor. Çin, dünyadaki demir cevheri ithalatının yüzde 64'ünü yapıyor. Demir cevheri alımları ise ağırlıklı olarak Avustralya, Brezilya ve Güney Afrika'dan gerçekleştiriliyor. Demir cevheri alımlarının yavaşlaması Avustralya'nın da endişelerini artırıyor."
Çin ekonomisinin küçülmesiyle emtia ithalatındaki düşüşün daha önce başladığını anlatan Ergezen, "Emtia fiyatlarında bir süreden beri satış baskısı hakim. Buğday fiyatı 2012 yılından bu yana yüzde 45 değer kaybetti. Petrol fiyatı 100 dolar seviyelerinden 44 dolara kadar geriledi. Aslında Çin'in etkisi çok uzun zamandan beri hissediliyor" değerlendirmesinde bulundu.
"Türkiye'nin etkilenmemesi mümkün değil"
Türkiye'nin, toplam ihracatının yaklaşık yüzde 2'lik kısmını Çin'e yaptığını belirten Ergezen, "Türkiye'nin Çin ekonomisinin yavaşlamasından etkilenmemesi mümkün değil. Azalan emtia talebi nedeniyle Türkiye'nin mevcut ihracatı da azalıyor. Özellikle nikel, bakır ve mermer gibi emtia ürünlerinin ihracatının zayıflaması normal karşılanmalıdır. Bu ürünler Çin'in Türkiye'den talebinin önemli bir kısmını oluşturuyor" ifadelerini kullandı. Ergezen, demir, çinko, krom ve bakırdaki gelir kaybının büyük bir kısmının da emtia fiyatlarındaki düşüşten kaynaklandığını söyledi.
İstanbul Maden İhracatçıları Birliği (İMİB) verilerine göre, Çin'e yapılan işlenmiş mermer ihracatı temmuzda geçen yılın aynı ayına göre yüzde 84,2 azalırken, elde edilen gelir de yüzde 58,4 düştü. Türkiye'nin bakır cevheri ihracatında aynı dönemde yüzde 64, çinko cevherinde ise yüzde 8,35 düşüş yaşandı.
Çin'e yapılan demir cevherleri ihracatı, söz konusu dönemde yüzde 9 artarken, elde edilen gelir de yüzde 31 azaldı.
Krom cevherleri ihracatı yüzde 22,77 artarken, gelir yüzde 0,91 azaldı. Kıymetli metal cevherleri (altın, gümüş, platin) ihracatında yüzde 22,68 artış görülürken, gelir yüzde 9,83 düştü.