Çimento sektörü ömür uzattı

1911 yılında 20 bin ton/yıl kapasiteli bir fırınla Darıca’da üretime başlayan Türk çimento sektörü, bugün kapasitesini 70 milyon tona çıkarmış durumda. Ama ondan da önemlisi, mukavemet sınırı karada 500 yıla, denizde 110 yıla kadar ulaşan çimentoyu üretmesi. Çevre duyarlılığını ve fiziksel çevre kalitesini artırmak için çeşitli araştırmaların yapıldığı ülkemizdeki bu gelinen noktayı Serpil Yılmaz, Habertürk’teki köşesinde kaleme aldı.
MARMARAY'A 110 YIL MİMAR SİNAN'A 500 YIL ÖMÜR BİÇİLDİ
Çimento sektöründe kapasite fazlalığından dolayı yatırımlar, ürünün niteliğini artırmaya ve çevreye gidiyor. Son bir yılda çevreci üretim gerçekleştirmek için 250 milyon Euro'luk yatırım yapan sektörün inovasyonda geldiği seviyeyi anlatan örneği, OYAK Otomobil ve Çimento Grubu Başkanı Celal Çağlar'dan alıyoruz...
"Ataşehir'deki Mimar Sinan Camii'nde Bolu Çimento'nun (OYAK'a bağlı) ürettiği ve 500 yıl ekonomik ömrü olan çimento kullanıldı."
Artık geride bıraktığımız "selatin Camii" tartışmalarına konu olan Mimar Sinan Camii'nin ekonomik ömrünü yarım bin yıla uzatan TOKİ şartnamesinin arka planı ise, Türkiye Çimento Endüstrisi İşverenler Sendikası Başkanı Ahmet Eren'den geldi:
"Başbakan Erdoğan Bitlis'e geldiğinde tarihi El Aman Han'ında birlikte olmuştuk. Orada bana 'Burası kaç yıldır yaşıyor?' diye sordu. 550 yıllık olduğunu söyleyince 'Çimentocuların yaptıkları binalar 70-80 yıl ancak dayanıyor' yorumunu yaptı..."
Çağlar, OYAK'ın ürettiği 500 yıllık mukavemet değerleri taşıyan çimentonun kullanıldığı bir diğer projenin de Büyük Çamlıca'da hafriyat çalışmaları süren cami olduğunu söylüyor.
Asıl şaşırtıcı olan Çağlar'ın, ağustos ayında hizmete girmesi beklenen Anadolu ile Avrupa yakasını birbirine bağlayan Marmaray Tüneli'ne verdikleri çimentonun, mukavemet sınırının 110 yıl olduğunu söylemesi...
Deprem bölgesinde, denizin 65 metre altında ilerleyen bir raylı sistemin ekonomik ömrünün camilerin 5'te biri seviyesinde olması, sanırım çimento teknolojisinin deniz şartları ve yük taşıma kapasitesinin sınırlarını gösteriyor. (Serpil Yılmaz-Habertürk)