CHP'den türbanlı milletvekili kararı

CHP, TBMM çalışmalarına türbanla katılma kararı alan AK Parti Konya Milletvekili Gülay Samancı ve Kahramanmaraş Milletvekili Sevde Beyazıt Kaçar’ın, genel kurul salonuna girmelerinin ardından göstereceği tepkiyi belirledi.
USUL TARTIŞMASI AÇACAĞIZ
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile yaklaşık bir saat önce genel merkezde buluşan Grup Başkanvekili Engin Altay, “Genel kurula girmeleri, ‘iç tüzük ihlali’ gerekçesiyle usul tartışması açacağız. Tüm itirazlarımızı dile getireceğiz. İtirazlarımız kabul görür/ görmez toplumun gözü önünde tüm itirazlarımızı dile getireceğiz. İç tüzükten kaynaklı tüm haklarımızı da kullanacağız. Sayın Genel Başkanımız ile de bu konuda mutabık kaldık” bilgisini verdi.
BURKA VE ŞORTLA DA GELİNİR Mİ?
Altay, “Biz bu süreci laikliğin tasfiyesi olarak tanımlıyoruz. Cumhuriyetin ve laikliğin temel niteliğine vurulacak en önemli darbe olarak değerlendiriyoruz. Toplumun da buna sessiz kalacağını sanmıyorum. Bu konuda asıl müştekinin de Meclis Başkanı olduğunu düşünüyoruz. Meclis Başkanı ‘İç tüzükte engelleyici bir durum yok’ demişti türbanlı vekillerin meclis çalışmalarına katılması hakkında. Peki, “İçtüzükte yazılmayan her şey serbest mi? Mini etekle, şortla, çarşafla, burkayla gelinir mi Meclise? Bu durum bir kıyafet anarşisi doğuracaktır, bunu görmüyor mu meclis başkanı. Meclis Başkanı sorularımızın yanıtını versin” dedi. Altay şunları söyledi:
İÇ BARIŞI TEHDİT EDER
“Başbakan, ‘Dindar nesil istiyorum’ demişti. Dahası ‘Hem laik hem Müslüman olunmaz’ demişti yıllar önce. Sonra gerçi çıktı ‘Ben Milli Görüş gömleğimi çıkardım’ da demişti. Şimdi Başbakan bir televizyon kanalına çıksın ve ‘Hem Müslüman hem laik olunur mu, olunmaz mı?’ söylesin. AKP’nin attığı adım topluma nifak tohumu ekmektir. Başbakan unutmasın ki kendisinin siyasi geleceği dahil tüm bir gelecek cumhuriyetin laik niteliğine bağlıdır. Başörtülü olarak TBMM çalışmalarına katılmak iç barışı tehdit eden bir adımdır.
SEYİRCİ KALMAYACAĞIZ
AKP’li arkadaşlar genel kurula girdikleri an içtüzük ihlali gerekçesiyle usul tartışması açacağız. Gereken yapılacak. Üstümüze düşenleri söyleyeceğiz, seyirci kalmayacağız. Meclis Başkanı ‘İç tüzükte yazmayan her şey serbest mi?’ sorusuna yanıt vermeden türbanlı olarak, başörtülü olarak Meclise girilemez. Bugüne kadar başörtüsü, erkek milletvekilleri tarafından tartışıldı; ‘Başörtüsü takılabilir’ diye. Bu erkek kafa yarın ‘Mecliste başı açık kadın istemiyoruz’ noktasına gelecek.”