CHP'den korkutan enflasyon tahmini
CHP hazırladığı 76. Ekonomik Görünüm Raporu’nda sıcak para ve kısa vadeli borçlara dikkat çekti
ABD Merkez Bankası’nın tahvil alımlarını azaltmaya bu yılın sonunda başlayabileceği konuşulurken, CHP’nin ekonomi raporunda bu süreçte Türkiye ekonomisinde açığa çıkan önemli bir kırılganlığa dikkat çekildi.
Türkiye’nin toplam döviz yükümlülükleri içinde “sıcak paranın” ve “kısa vadeli dış borçların” ağırlığının yüzde 50’ye yaklaştığının belirtildiği raporda, bu oranın “2000 Kasım ve 2001 Şubat krizlerinden hemen önce yüzde 50’lerin üzerine” çıktığı hatırlatıldı.
CHP’nin ekonomi raporuna göre, AK Parti’nin ekonomide yıl içinde gösterdiği performans ve geçen yılın verileri, yılsonundaki birçok hedefin tutmayacağını gösteriyor. Rapora göre hükümetin son OVP ile yüzde 6,8’e çıkardığı enflasyon hedefi büyük ihtimalle tutmayacak, yıllık enflasyon yüzde 8’i aşabilir. Son iki ayda ihracat geçen yılın aynı dönemine göre yaklaşık yüzde 10 artmazsa AK Parti ihracat hedefini de ıskalayacak.
HP Ekonomi Politikaları Genel Başkan Yardımcılığı’nın Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak’ın koordinasyonunda hazırladığı 76. Ekonomik Görünüm Raporunda; Ekim ayı enflasyon verileri, Ağustos ayı Uluslararası Yatırım Pozisyonu verileri ve Eylül ayı Dış Ticaret verileri değerlendirildi.
Yılsonu enflasyonu yüzde 8’i aşabilir
AK Parti’nin yıla yüzde 5 enflasyon hedefiyle başladığının, yıl içinde bunu önce yüzde 6,2’ye, ardından son Orta Vadeli Program’la yüzde 6,8’e yükselttiğinin hatırlatıldığı raporda, “Yılsonunda bunu da tutturamayacakları anlaşılıyor” denildi. Raporda, geçmiş yıllarda son iki ay enflasyonunun ortalamasının yüzde 1,4 olduğu hatırlatılarak bu yıl da son iki ayda enflasyonun bu ortalama civarında gerçekleşmesi durumunda yılsonu enflasyonunun yüzde 8,4 oranında gerçekleşebileceği ifade edildi.
Enflasyon, enerji zamları ertelenmesine rağmen yüksek
Geçen yıl yapılan enerji zamları bu yıl yapılmamasına rağmen Ekim ayında yüzde 1,8’lik yüksek bir enflasyon yaşandığının kaydedildiği raporda, “Bu zamlar ötelenmemiş olsaydı, çok daha yüksek bir enflasyon ile karşılaşacaktık” ifadelerine yer verildi. Raporda, çekirdek enflasyon göstergelerindeki artış eğiliminin de enflasyonun hızlandığını gösterdiğine dikkat çekildi.
Alışılmamış para politikaları belirsizliği artırıyor
Enflasyonda son dört ayda gözlenen kararlı artış ve küresel piyasalarda Mayıs sonundan bu yana yaşanan gelişmelerin Merkez Bankası’nın, “Ortodoks olmayan(alışılmamış)” para politikasını sürdürmesini giderek zorlaştırdığının belirtildiği raporda, “Piyasaların enflasyonla ilgili daha kararlı bir duruş görme ve daha net mesaj alma ihtiyacı artıyor” denildi.
Merkez’in 2014 enflasyon hedefi de gerçekçi görünmüyor
Raporda Merkez Bankası’nın enflasyon hedefini sürekli ıskalamasının ve para politikası araçları üzerine Başbakanın ideolojik vesayetinin konmasının açıklanan enflasyon hedeflerini vatandaş ve piyasalar nezdinde daha da güvenilmez hale getirdiği belirtilirken, “Bu da Türkiye’nin kendine benzeyen ekonomilerden negatif ayrışmasına yol açıyor” değerlendirmesinde bulunuldu.
Sıcak para ve kısa vadeli borçlara dikkat
“Sıcak para” olarak tanımlanan yabancıların elindeki portföy yatırımlarının, mevduatların ve kısa vadeli alacakların toplamının Ağustos ayında 296 milyar dolar olduğunun kaydedildiği raporda, “Türkiye’nin her 100 dolarlık finansal döviz yükümlülüğünün 49,3 dolarının kısa vadeli borç ve sıcak paradan oluştuğu görülüyor. Bu, 2002’den bu yana en yüksek orandır” ifadelerine yer verildi. Bu oranın 2000 Kasım ve 2001 Şubat krizlerinden hemen önce yüzde 50’lerin üzerinde olduğunun hatırlatıldığı raporda finansal yükümlülükler içinde sıcak paranın ve kısa vadeli borçların payındaki artışın “yakından izlenmesi gerektiği” vurgulandı.
İhracat hedefi de şaşar
Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin Ekim ayı ihracat verilerine göre yılın ilk 10 ayındaki ihracatın geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 0,2 azaldığına dikkat çekilen raporda, şu ifadelere yer verildi:
“Ekim ayında yayımlanan OVP’de açıklanan 153,5 milyar dolarlık yılsonu ihracat hedefinin tutması için yılın kalan son iki ayında 29 milyar dolarlık bir ihracat performansına ihtiyaç var. Diğer bir ifadeyle yılın geriye kalan son iki ayında ihracatın, geçen yılın aynı dönemine göre, yüzde 9,8 artması gerekiyor. Mevcut eğilimler ışığında bu çok da kolay değil. Daha geçtiğimiz ay yapılan 2013 ihracat tahmini de şaşarsa sürpriz olmaz.”