CEO’ların ihtiyaç duyduğu 4 yetenek

FINANSGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ

İş dünyasında iyi bir üst düzey yönetici olabilmek için doğru örnekleri bilmek ve uyarlamak her zaman önemlidir. CEO’ların zirveye ulaşma serüvenlerini takip etmek geleceğin yöneticilerinin sahip olması gereken düşünce yapısı için ipuçları sağlayabilir. CNBC’nin ünlü yazarı Robert Reiss son 15 yıl boyunca 1000’den fazla CEO’yla radyo programında ağırladı. Bu iş dünyası liderlerinin hepsinin farklı hikayeleri bulunuyor. P&G’den Dunkin’ Brands’e ve LinkedIn’e kadar birçok farklı şirketten CEO birçok konuda farklı bakış açısı gösterse de bir konuda birleşiyor: Tüm CEO’ların 1 numaraya ulaşmak için benzeri özellikler taşıyorlar.

Finansgundem.com’un derlediği bilgilere göre Reiss’in CEO’ların 4 temel şeyi yapabilmesi gerektiğine dikkat çekti. Finans yazarına göre işleri doğru yönde dönüştürebilecek çalışanlarsa 1 numaralı pozisyona rakiplerinden daha yakın. CEO’ların sahip olduğu ortak özelliklerse şöyle:

Kimsenin istemediği görevleri üstlenmek

Robert Sanchez, 2013 yılında milyarlarca dolarlık bir taşımacılık ve tedarik zinciri çözümleri şirketi olan Ryder System'in CEO'su oldu. Yaklaşık 30 yıldır şirkette çalışan Sanchez, başarısını kendi becerilerinin dışında olsa bile farklı projelere atlama hevesine bağlıyor. Bu onu rakiplerinin geri kalanından ayıran en önemli özellik.

Sanches Reiss’le olan röportajında, “Her zaman yeni görevler aldım. 'Sorun çözücü' olarak tanındım ve bana da giderek daha fazla kariyer geliştirme fırsatları verildi" ifadelerine yer veriyor.

Sigorta şirketleri Fireman Fund ve Prudential Group’un CEO’sy olarak görev yapan Lori Fouche'nin de benzer bir felsefesi var. Fouche "Her zaman daha zor görevi seçiyorum" açıklamasına yer veriyor.

Diğer sektörlerden öğrenip ve kendi işlerine uygulamak

Whole Foods CEO'su John Mackey, merakın değerli bir özellik olduğunu kabul ediyor. Doğrudan kendi sektörü ile ilgili olmasa bile, "Tanıştığım her durumdan veya kişiden öğrenmeye çalışıyorum" diyor.

Bill Roedy, CEO olarak görev yaptığı dönemde MTV International'ı sıfırdan inşa etti. Roedy, West Point'teki (New York’ta bir askeri okul) askeri eğitiminin ve Hava Savunma Topçu subayı olarak yaptığı görevin küçük parçaları nasıl bir araya getireceğini anlamasına yardımcı olduğunu belirtiyor. CEO daha sonra yöneticiliği sırasında MTV’yi geliştirebilmek için özel ekipler oluşturarak yeni ülkelere göndermiş.

Reiss’in başarılı bir yönetici olmak isteyenler için önerileri ise şöyle: “Başlangıç için en iyi tavsiyem, sahip olduğunuz her harika müşteri deneyiminin bir listesini tutmaktır. Sizi en çok neyin etkilediğini belirleyin. Kendinize sorun: ‘Bunu mevcut işime ve sektörüme nasıl uygulayabilirim?’”

Dinleme becerilerini geliştiriyorlar

Reiss konuştuğu neredeyse tüm CEO'ların, ‘işbirliği becerilerini’ bir çalışanda en çok istenen özelliklerden biri olarak listeledi. Ancak, herkesin aktif olarak nasıl dinleyeceğini bilmediği bir ortamda işbirliği de imkansızdır.

ABD’nin önde gelen finansal şirketlerinden biri olan USAA'in emekli CEO'su General Joe Robles, “Orduda gerçekten nasıl dinleyeceğinizi öğrenirsiniz. Telsizde aynı anda konuşmanıza bilerek izin vermiyorlar. Çünkü birbirinizin sözünü kesiyorsunuz” diyor. Robles’a göre taktiksel bir gereklilik olarak başlayan bu dinleme yetisi onu daha iyi bir iş dünyası lideri yaptı.

Ancak sözünüzün kesilmesini kontrol edemiyorsanız yapılabilecek en doğru şey bunu bir öğrenme deneyimine dönüştürmektir. Bir dönem Campbell Soup firmasının CEO’luğunu yapan Doug Conant göreve geldiğinde markanın düşüşünün önünün kesilmesi sorumluluğunun altına girdiğini belirtiyor.

Conant iyi fikirlerin hiç beklenmeyen yerlerden gelebildiğine dikkat çekiyor. CEO sözünün kesilmesinden rahatsız olmak yerine, “Ne zaman biri sözümü kesse bunu aslında bir pozitif fırsat olarak gördüm. Durup izleyerek bunun onlar için neden önemli bir konu olduğunu anlamaya çalışırdım” dedi.

Problemi sunmakla kalmayıp çözüm üretirler

Reiss röportaj yaptığı her CEO’nın şu ve benzeri senaryolarla karşılaştığını söylüyor: Bir çalışan bir sorunla gelir ve bu sorunun nasıl çözülmesi konusunda soru sorar. Ancak bu kişi olmak doğru değil. Zira iş dünyası liderleri sorunlara değil çözümlere değer veriyor. Reiss’e göre bunun yerine söylenmesi gereken şey şu olmalı:

“Bir sorunumuz var. Ancak bunun üzerine düşündüm ve bunu çözebilmek için yapabileceklerimizi düşündüklerim bunlar.”

Finans yazarı bireylerin yeni görevler üstlendikçe, diğer sektörlerden öğrendikçe, aktif dinleme pratikleri yaptıkça ve problem çözmeye odaklandıkça daha hızlı ve daha iyi hale geleceklerini belirtiyor. Reiss’in altını çizdiği pozitif yönde dönüştürücü olma yetisi ise bu özelliklerin hepsini kapsıyor.

10 CEO’dan 8’i resesyon bekliyor

Apple CEO’sunun çalışanlarda aradığı 4 beceri

Milyonerleri başarılı yapan 6 ortak özellik