Çay sevenlerin dikkatine!
Prof. Dr. Celal Tekinbaş, sıcak tüketilen çayın, yemek borusunun mukozasını bozarak, zaman içerisinde kansere neden olabileceğini bildirdi
Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi Göğüs Cerrahisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Celal Tekinbaş, soğuk hava şartları nedeniyle aşırı ve sıcak tüketilen çayın, yemek borusunun mukozasını bozarak, zaman içerisinde kansere neden olabileceğini bildirdi.
Tekinbaş, halk arasında yemek borusu kanseri olarak bilinen "özofagus" kanserinin yemek borusunda meydana gelen ve hızla yayılan bir hastalık olduğunu söyledi.
Özofagus kanserinin en önemli belirtisinin yutma güçlüğü olduğunu dile getiren Tekinbaş, "Özofagus kanserinin diğer kanser türlerinden çok önemli bir farkı vardır. En önemli belirtisi yutma güçlüğüdür ve insanlar artık tükürüğünü bile yutamaz hale geliyor. Bu durum, hastaları sıkıntıya sokuyor" ifadelerini kullandı.
Tekinbaş, hastalığın genellikle geç fark edildiğini belirterek, "Hastalık erken belirti vermediği için hastalar hekime başvurmakta gecikiyor. Tümörün büyüklüğüne göre de öncelikle katı gıdalarda yutma güçlüğü oluyor. Hastalar da bunu 'bademciklerim şişti, iltihaplanma oldu' diyerek fazla önemsemiyor. Hastalar genellikle sulu yiyecekleri bile yutamadıkları aşamalarda bizlere başvuruyor. Bu durum da tedavi sürecini olumsuz etkiliyor" diye konuştu.
Yutma güçlüğü olan hastanın acil olarak hekime başvurması gerektiğini vurgulayan Tekinbaş, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Böyle bir hasta bize geldiğinde öncelikle tanı koyuyoruz ardından da ilaçla tedavi edilebilecek bir hasta ise onu ilaçla, operasyon gerektirecek bir durum varsa da ameliyatla tedavi ediyoruz. Erken başvurudaki amacımız hem ilaç tedavisindeki başarımızı üst düzeye çıkartmak, hem de hastamızın ameliyat olması gereken bir durumu varsa da onu ameliyatla eski sağlığına kavuşturmaktır. Hasta bize geç gelirse çoğunlukla ameliyat olamaz pozisyona geliyor ya da hasta ameliyat olursa da ameliyat sonrası başarı erken gelen hasta ile kıyaslandığında düşük oluyor. Bunu engellemek için de hastaların bize erken başvurması gerekiyor."
"Doğu Anadolu'da daha sık görülüyor"
Prof. Dr. Tekinbaş, yemek borusu kanserinin, çay tüketiminin yoğun olduğu doğu illerinde daha çok görüldüğünü anlatarak, şunları kaydetti:
"Hastalığın görülme sıklığının da coğrafi olarak farklılık göstermektedir. Yemek borusu kanseri, ülkemizde Doğu Anadolu'da daha sık görülen kanser türüdür. Nedeni kesin olmamakla, ortaya çıkarıcı faktörleri vardır. Doğu Anadolu'da antioksidan etkisi fazla olan meyve, sebze üretilmediği için oradaki insanlar, bu gıdaları az alıyor ve dolayısıyla bunların antikanserojen etkisinden çok fazla yararlanamıyorlar. Bunun dışında suya petrol bulaşması, sudaki belli kanserojen maddeler de hastalığın risk unsurları arasındadır."
Özofagus kanserinde ailevi yatkınlığın da önemli olduğuna dikkati çeken Tekinbaş, "Hastalığın özel faktörleri yanın da sigara tüketimi, alkol, radyasyona maruz kalmak gibi genel risk faktörleri de vardır. Hastalığın oluşmasında bir çok etken vardır ancak yüzde yüz nedeni bilinmemektedir" dedi.
Tekinbaş, soğuk havalarda çay tüketimine de dikkat edilmesi gerektiğini belirterek, "Soğuk havada aşırı çay tüketilmemeli. Sıcak içilen çay, bir sıcak, bir soğuk olmasından dolayı da yemek borusunu irite ediyor, mukozasını bozuyor ve buna bağlı zaman içerisinde kansere neden oluyor" diye konuştu.
Kanser yapıcı maddelerden uzak durulması gerektiğinin altını çizen Tekinbaş, sözlerini şöyle tamamladı:
"Kanser vakalarındaki artışta, radyoaktif maddelerin sebze ve meyve üzerindeki birikimleri bir neden olarak görülüyor. Bu yüzden yediğimiz sebze ve meyveleri çok iyi yıkamalıyız. Mevsimine göre sebze ve meyve tüketimine de dikkat etmeliyiz. Ayrıca kanser oluşturabilecek bir hastalığımız varsa mutlaka tedavisini yapmamız lazım. Yemek borusu kanseri erken yakalandığında tedavisi mümkün olan bir hastalıktır. Yutma güçlüğünün her zaman basit olmayacağı dikkate alınmalı." (AA)