<
BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaYaşam-MagazinÇay sevenlerin dikkatine!----

Çay sevenlerin dikkatine!

Çay sevenlerin dikkatine!
07 Kasım 2015 - 16:08 www.finansingundemi.com

Prof. Dr. Celal Tekinbaş, sıcak tüketilen çayın, yemek borusunun mukozasını bozarak, zaman içerisinde kansere neden olabileceğini bildirdi

Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp  Fakültesi Göğüs Cerrahisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Celal Tekinbaş, soğuk  hava şartları nedeniyle aşırı ve sıcak tüketilen çayın, yemek borusunun  mukozasını bozarak, zaman içerisinde kansere neden olabileceğini bildirdi. 
 
Tekinbaş,  halk arasında yemek borusu  kanseri olarak bilinen "özofagus" kanserinin yemek borusunda meydana gelen ve  hızla yayılan bir hastalık olduğunu söyledi. 
 
Özofagus kanserinin en önemli belirtisinin yutma güçlüğü olduğunu dile  getiren Tekinbaş, "Özofagus kanserinin diğer kanser türlerinden çok önemli bir  farkı vardır. En önemli belirtisi yutma güçlüğüdür ve insanlar artık tükürüğünü  bile yutamaz hale geliyor. Bu durum, hastaları sıkıntıya sokuyor" ifadelerini  kullandı. 
 
Tekinbaş, hastalığın genellikle geç fark edildiğini belirterek,  "Hastalık erken belirti vermediği için hastalar hekime başvurmakta gecikiyor.  Tümörün büyüklüğüne göre de öncelikle katı gıdalarda yutma güçlüğü oluyor.  Hastalar da bunu 'bademciklerim şişti, iltihaplanma oldu' diyerek fazla  önemsemiyor. Hastalar genellikle sulu yiyecekleri bile yutamadıkları aşamalarda  bizlere başvuruyor. Bu durum da tedavi sürecini olumsuz etkiliyor" diye konuştu. 
 
Yutma güçlüğü olan hastanın acil olarak hekime başvurması gerektiğini  vurgulayan Tekinbaş, sözlerini şöyle sürdürdü: 
 
"Böyle bir hasta bize geldiğinde öncelikle tanı koyuyoruz ardından da  ilaçla tedavi edilebilecek bir hasta ise onu ilaçla, operasyon gerektirecek bir  durum varsa da ameliyatla tedavi ediyoruz. Erken başvurudaki amacımız hem ilaç  tedavisindeki başarımızı üst düzeye çıkartmak, hem de hastamızın ameliyat olması  gereken bir durumu varsa da onu ameliyatla eski sağlığına kavuşturmaktır. Hasta  bize geç gelirse çoğunlukla ameliyat olamaz pozisyona geliyor ya da hasta  ameliyat olursa da ameliyat sonrası başarı erken gelen hasta ile kıyaslandığında  düşük oluyor. Bunu engellemek için de hastaların bize erken başvurması  gerekiyor." 
 
"Doğu Anadolu'da daha sık görülüyor" 
 
 Prof. Dr. Tekinbaş, yemek borusu kanserinin, çay tüketiminin yoğun  olduğu doğu illerinde daha çok görüldüğünü anlatarak, şunları kaydetti: 
 
"Hastalığın görülme sıklığının da coğrafi olarak farklılık  göstermektedir. Yemek borusu kanseri, ülkemizde Doğu Anadolu'da daha sık görülen  kanser türüdür. Nedeni kesin olmamakla, ortaya çıkarıcı faktörleri vardır. Doğu  Anadolu'da antioksidan etkisi fazla olan meyve, sebze üretilmediği için oradaki  insanlar, bu gıdaları az alıyor ve dolayısıyla bunların antikanserojen etkisinden  çok fazla yararlanamıyorlar. Bunun dışında suya petrol bulaşması, sudaki belli  kanserojen maddeler de hastalığın risk unsurları arasındadır." 
 
Özofagus kanserinde ailevi yatkınlığın da önemli olduğuna dikkati  çeken Tekinbaş, "Hastalığın özel faktörleri yanın da sigara tüketimi, alkol,  radyasyona maruz kalmak gibi genel risk faktörleri de vardır. Hastalığın  oluşmasında bir çok etken vardır ancak yüzde yüz nedeni bilinmemektedir" dedi. 
 
Tekinbaş, soğuk havalarda çay tüketimine de dikkat edilmesi  gerektiğini belirterek, "Soğuk havada aşırı çay tüketilmemeli. Sıcak içilen çay,  bir sıcak, bir soğuk olmasından dolayı da yemek borusunu irite ediyor, mukozasını  bozuyor ve buna bağlı zaman içerisinde kansere neden oluyor" diye konuştu. 
 
Kanser yapıcı maddelerden uzak durulması gerektiğinin altını çizen  Tekinbaş, sözlerini şöyle tamamladı: 
 
"Kanser vakalarındaki artışta, radyoaktif maddelerin sebze ve meyve  üzerindeki birikimleri bir neden olarak görülüyor. Bu yüzden yediğimiz sebze ve  meyveleri çok iyi yıkamalıyız. Mevsimine göre sebze ve meyve tüketimine de dikkat  etmeliyiz. Ayrıca kanser oluşturabilecek bir hastalığımız varsa mutlaka  tedavisini yapmamız lazım. Yemek borusu kanseri erken yakalandığında tedavisi  mümkün olan bir hastalıktır. Yutma güçlüğünün her zaman basit olmayacağı dikkate  alınmalı." (AA)
ETİKETLER :
YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)