Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Denizli temasları kapsamında beraberinde Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci ile Anemon Otel'de iş adamlarıyla bir araya geldi. Burada bir konuşma yapan Şimşek, İstanbul'un önemli bir
finans merkezi olduğunu hatırlattı.
2002 yılında 80
finans merkezi arasında 70'inci sırada yer alan İstanbul'un bölgesel
Finans merkezi olabilmesi için çaba harcadıklarını ifade eden Şimşek, "Geçen yıl İstanbul 80 ülke arasında 40'ıncı oldu. 25'inci sıraya düşeceğiz.
Finans denilince akla bankalar geliyor, bunu değiştireceğiz. Aslolan sermaye piyasasını kullanmaktır. Borsa İstanbul yenilendi. Reel sektörü, girişim sermayesini destekliyoruz. Türkiye'de finans piyasası derinleşiyor. Bölgesel kalkınmada çaba içindeyiz" diye konuştu.
Güneydoğu Anadolu Projesi'ne son yıllarda ciddi yatırımlar yapıldığını, Mezopotamya'nın bereketli topraklarının suyla buluşturulduğunu anlatan Şimşek, üretimin ikiye, gelirin üçe katlanacağını vurguladı.
"Kötümser olmamak için sebepler var"
"Önümüzdeki 40-50 yıl içerisinde en büyük sorun gıda arz güvenliği olacak. Şimdi o noktada Türkiye inanılmaz bir çaba içerisinde" diyen Şimşek, şöyle devam etti:
"Bölgesel kalkınma projelerine ciddi kaynak aktarıldı. Büyük hamleler içerisinde olunmasına karşın, bunlardan sonuç almak alıyor. Kötümser olmamak için sebepler var. Bunlar temel şeyler, geçici şeylerden bahsetmiyorum. Evet şu son bir iki ayda tüketici güveni azalmış, azalır belirsizlik var. Ama bu belirsizlik 30 Mart'ta büyük ölçüde ortadan kalkacak. Ben buna inanıyorum. Kamuoyu yoklamaları da bunu gösteriyor. Bu ülke istikrar sayesinde buralara geldi. Siyasi istikrar olmadan, güven olmadan biz buralara gelemezdik."
Uzun vadede performansı belirleyecek üç basit faktörün olduğunu dile getiren Bakan Şimşek, "Bir tanesi kurumların kalitesi. Türkiye'de kurumların kalitesi artıyor. Yolsuzlukla mücadelede Türkiye sınıf atlamış. Bunu ben söylemiyorum. İngiltere merkezli Uluslararası Şeffaflık Örgütü diyor ki 'Türkiye 2002 yılında 102 ülke arasında 65. sırada. 2013 yılında aynı örgüt diyor ki Türkiye 177 ülke arasında 53. sıraya yükseldi.' Yani bizden yolsuzluk algısı yüksek olan 124 ülkeyi geride bırakmışız. Yolsuzluk algısı en düşük yüzde 30'luk dilime girmişiz. Yolsuzlukla mücadeleye biz dünden hazırız. Zaten bizim en önemli hedefimiz. Ama siyaset mühendisliğine de hiç kimsenin izin vermemesi lazım. Eğer sorun yolsuzlukla mücadele ise hep beraber yapalım" şeklinde konuştu.
"Cari açık azalacak"
Mehmet Şimşek, Türkiye'nin her alandaki yapısal sorunlarını iyi tespit edip, önceliklerini belirlediğini ve siyasi istikrarla bu sorunları parça parça çözdüğünü kaydetti.
Şimşek, sözlerini şöyle tamamladı:
"AB beş yıldır resesyondaydı. Bu bizim cari açığımızı artırdı, Arap baharı cari açığımızı artırdı. Emtia fiyatları cari açığımızı artırdı. Emtia fiyatları son on yıldaki gibi artmayacak. AB resesyondan çıkıyor. Ortadoğu'da Suriye hariç göreceli bir istikrar var. Yani Türkiye'nin cari açığı daralacak, kurda da rekabetçi bir düzey var. Altın ihracatı böyle devam edemez. Türkiye'nin en temel makro problemi bu sene çok ciddi bir şekilde düzelecek. Siz önünüze bakın. Siz üretmeye, ihraç etmeye devam edin, adam çalıştırmaya devam edin. Bu tür dönemler fırsattır. Kötümserlik için zamanınızın olmaması lazım. Bu ülkenin istikrarı zedelenmediği sürece, siyasi istikrar devam ettiği müddetçe bu reformlarla, bu dinamik Türk girişimcisi ile ülkenin önü açık benim hiç tereddütüm yok. Ben inanıyorum ki makine ve teçhizatta Almanya ile, turizmde Fransa ile, modada İtalya ile yarış edebilecek alt yapıya sahibiz. Biraz zamana ihtiyacımız var ama oraya doğru gidiyoruz. Geriye doğru baktığımızda 10 yıl sonra, şu çeyrek dönem, bu gürültü, belki de hiç hatırlanmayacak."
Şimşek, KDV iadelerinin ödenmesinin üç ayı geçmemesi gerektiğini, teminat mektubu olanların bir hafta içinde ödenmesi gerektiğini vurgulayarak, bununla ilgili yeni bir sistem geliştirdiklerini, artık bütün evrakların elektronik olarak alındığını ve bunun her aşamasının takip edildiğini dile getirdi.
Akaryakıtta ÖTV indirimi ile ilgili bir soruya Bakan Şimşek, şöyle yanıt verdi:
"Biz tercihimizi yapmışız hükümet olarak. Bizim tercihimiz üretimden, yatırımdan, ihracattan ve istihdamdan yanadır. Biz tüketimi vergilendirmeye devam edeceğiz. Çünkü bu ülkede tasarruf oranları çok düşük. Türkiye'de ortalama 100 lira gelir varsa bunun 87 lirası harcanıyor, 13 lirası tasarruf ediliyor. Halbuki gelişmekte olan ülkelerde 100 liralık gelirin 30'u tasarruf ediliyor, 70'i harcanıyor. Tüketim noktasında çok daha temkinli gitmemiz lazım. Akaryakıt ürünlerinde ithalat söz konusu. Şimdi biz burada vergi indirimine gitmeyeceğiz. Çünkü gidemeyiz. Cari açığın yüksek olduğu bir dönemde tüketimi körükleyemeyiz. Tüketim için, özellikle de ithal ettiğimiz bazı ürünlerin tüketimi için böyle bir şey gündemde yok"
Otomotiv sektörünün sıkıntılarının talebe de yansıdığını söyleyen Şimşek, ''Bu seneyi ihracat seferberliği ile atlatmaya çalışalım. Çünkü Avrupa toparlanıyor. Daha çok üretelim, daha çok satalım'' dedi.
Türkiye'de satılan her 100 binek aracından yaklaşık 80'inin ithal olduğunu dile getiren Şimşek, Türkiye'de üretilen binek araçlarının da büyük kısmının ithal olduğunu kaydetti.