Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...
Hisse | Fiyat | Değişim(%) | Piyasa Değeri |
---|
E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.
Van'da son 1 aydır farklı büyüklüklerde meydana gelen depremlerle ilgili açıklamalarda bulunan Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Onur Köse, bu depremlerin tedirgin etmesinin normal olduğunu söyledi.
Dr. Köse, Kuzey Anadolu fayı ya da Doğu Anadolu fayının üzerinde her gün birkaç Deprem olmasını normal karşıladıklarını ancak bölgede devamlılığı 100 kilometrenin altında olan fay segmentlerinde depremlerin bu kadar sıklaşmasının, kendilerini de tedirgin ettiğini belirtti. Köse, bu bölgede son 1-2 haftadır meydana gelen depremlerin karakterlerinin daha önce meydana gelen depremlerin karakterinden farklı olduğuna dikkat çekti.
'UZUN SÜREDİR KIPIRDAMIYORDU'
Geçen hafta YYÜ kampüsünün hemen önünde, Van Gölü içinde meydana gelen depremlerin; Adilcevaz'ın hemen batısındaki Bahçedere beldesinden başlayarak Van şehir merkezi üzerinden ve Kurubaş Boğazı'ndan geçip, Hoşap'a (Güzelsu) kadar uzanan ve 115 kilometre devamlılık gösteren fayın üzerinde yer aldığını belirten Dr. Köse, şöyle konuştu:
"Bu fay aslında uzun süredir tedirginlik verici bir şekilde kıpırdamıyordu. Bu nedenle 3.5 ile 3.6 büyüklüğündeki depremlerin oluştuğu fay, genellikle bilinmediğinden daha önce de kendini pek hissettirmemişti. Deprem merkez üstlerinin konumları ve meydana gelen sarsıntıların doğrultuları itibarıyla biz söz konusu depremlerin Kurubaş fayı üzerinde meydana geldiğini düşünüyoruz. Sağ yönlü doğrultu atımlı bir faydır. Van Gölü içinde ve Van kent merkezi yakınında 115 kilometre civarındaki devamlılığı üzerinde morfolojik belirginliğini en yüksek düzeyde ifade eden bir faydır. Olasılıkla 1646-1648 yıllarıyla ilişkilendirilen yıkıcı büyük depremin kökeninde de bu fay yatmaktadır. Bu depremin merkez üssü tam olarak bilinmemekle birlikte, bilimsel çalışmalarda Gürpınar ile Hoşap arasındaki bölgede meydana geldiği öngörülmektedir."
'BİZLERİ TEDİRGİN EDİYOR'
"Erzincan'dan İran'a kadar Türkiye'nin büyük bir kısmında o günkü Osmanlı coğrafyasında önemli derecede hissedilmiş ve büyük yıkım meydana getirmiştir" diyen Köse, şöyle devam etti:
"Adilcevaz'dan Van Merkez ve Kurubaş Boğazı üzerinden de Hoşap'a kadar uzanan Kurubaş fayında böyle bir etkinlik söz konusu olabilir. Dolayısıyla bu fayın tekrar aktivite kazanması ya da etkinlik göstermesi, sismik aktivitelerin bunun üzerinde yoğunlaşması bizleri tedirgin etmektedir çünkü bu fayın yıkıcı etkisi büyük olabilir. Hatırlanacağı üzere, geçtiğimiz hafta Erciş fayı üzerinde 4.2 büyüklüğünde bir deprem meydana gelmişti. Yine bizi tedirgin eden birkaç gün önce gece saatlerinde Erciş fayının 10 kilometre kadar güneyindeki diğer bir fay segmentinde 5.0 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Bu depremlerin olduğu bütün faylar sağ yöne doğrultu atımlı faylardır. Doğrultu atımlı fayların yıkıcı etkisi bindirme faylardan daha fazladır."
2011'DE DE ENERJİSİNİ BOŞALTAMAYAN FAYLAR VAR
Bölgede yaşayanların her zaman hazırlıklı olması gerektiğine vurgu yapan Öğretim Üyesi Köse, Van ve çevresinde deprem üretme kabiliyetinde çok sayıda fay bulunduğunu söyledi. Köse, "2011 yılından bugüne kadar Van bölgesindeki faylar halen enerjilerini boşaltamadılar. 10 yılı aşkın süredir sismik aktivitelerin kesintisiz devam etmesi ve başka büyük depremlerin meydana gelmesi olağan karşılanmalıdır çünkü Van, Arap ve Avrasya levhalarının çarpışmasına bağlı olarak gelişen sıkıştırmaların aktif olarak devam ettiği bir bölgede yer almaktadır" dedi.
'VAN'DA DEPREMLERE HER AN HAZIRLIKLI OLUNMASINDA FAYDA VAR'
Van veya Van Gölü havzasının, Türkiye’de deprem tehlikesinin yüksek olduğu bölgeyi temsil ettiğini dile getiren Dr. Köse, şunları kaydetti:
"Depremsellik riski ve depremsellik tehlikesi kavramlarına kısaca değinilecek ve risk kelimesi doğru şekliyle ele alınacak olunursa Türkiye’nin hiçbir bölgesi depremsellik veya bir diğer doğal afet türü açısından Marmara Bölgesi kadar riskli olamaz. Risk, herhangi bir tehlikenin nüfus yoğunluğu ve yaşamsal kaynaklar gibi beşeri, endüstriyel ve finansal kaynaklar gibi ekonomik ve çevresel durumları üzerinde meydana getirebileceği kayıpların toplumsal olasılığıdır. Türkiye genelinde sanayi sektöründe çalışan kişi sayısının yarısını bünyesinde barındırarak ülkedeki toplam sanayi gelirinin yüzde 30’u ile ulaşım ve ticaret gelirinin yüzde 25’ini elinde bulunduran Marmara bölgesi, bu özellikleriyle Türkiye’nin deprem açısından en riskli bölgesi. Arap ve Avrasya plakalarının aktif çarpışma zonuna yakınlığının yanı sıra yıkıcı büyük deprem üretebilecek çok fazla fay türünü barındıran Van ve yakın çevresi ise Türkiye’de deprem tehlikesinin en yüksek olduğu bölge olarak tanımlanabilir. Bizler Van'da çok sık depremler yaşayabiliriz. Bölge Arap plakasıyla Avrasya plakası arasında sıkışan ve bu sıkışmalar neticesinde hem bindirme hem doğrultu atımlı hem de normal faylarda etkinlik göstererek yıkımlar meydana getirebilen sismik aktivitelere açık bir bölgedir. Bu hassasiyetle yaklaştığımızda Van'da insanların depremlere her an hazırlıklı olmasında fayda vardır."
Japonya'da 6 büyüklüğünde deprem
Finansingundemi.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.finansingundemi.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.finansingundemi.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur. BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.