Bu mağazanın tüm çalışanları emekli kadınlar

Amaçları çok açık: Görmüş geçirmiş hanımefendilerin tecrübeleriyle müşterilerini memnun etmek, onları kapıdan güler yüzle uğurlamak. English Home'un 30 mağazasının bütün çalışanları emekli ya da daha önce hiçbir yerde çalışmamış orta yaşlı kadınlardan oluşuyor. Mağazaların kapısından girdiğinizde bir tebessüm ve anne şefkatiyle size bakan gözlerle karşılaşıyorsunuz. Ev tekstilinde 40 yıllık geçmişe sahip olan English Home, 40-70 yaş arasındaki kadınların deneyimiyle müşterilerini memnun etmeyi amaçlıyor. İstanbul Harbiye mağazasında satış elemanı olarak çalışan memur emeklisi Şükran Zincir, camda gördüğü 'Çalışmak isteyen ev hanımları' ilanıyla başlamış işe. "Kısa süre çalışıp ayrılma düşüncesindeydim ama çok sevdim ve ayrılmaktan vazgeçtim." diyor. Bu uygulamayı çok yerinde bulduğunu söyleyen Şükran Hanım, "Olgun hanımların el alışkanlıkları ve zevkleri bir araya gelince ortaya çok hoş şeyler çıkıyor. Müşterileri mizi kendi misafirimiz gibi ağırlıyoruz. Tavsiyelerimiz doğrultusunda hiçbir şey almayacak kişiler bile birkaç ürün alıp gidiyor." diyor. Mağazanın dekorasyonunu da onlar yapıyor. Nevresim, yatak ve perde uyumlarını ayarlıyorlar. Haftanın 6 günü çalışan hanımlar, mağazayı evleri gibi benimsemiş. Sırf onlar için gelen müşterileri bile var. "Biz yoksak olduğumuz gün geliyorlar." diyor Şükran Hanım. Sadece satış elemanı olarak çalışmıyorlar. Ev hanımı olmanın verdiği tecrübeyle pratik önerilerde de bulunuyorlar müşterilerine: "Perdeyi değişik bir örtüye çevirebilirsiniz, yazlık pikelerin üzerine eski kanaviçelerinizi monte edebilirsiniz, eski avizelerin kristallerini alıp ayna kenarlarını süsleyebilirsiniz." Mağazanın ilk çalışanı Ender Akbingül, 3 sene önce başlamış işe. "Ev hanımlarının kendilerine göre düzenleri vardır." diyor ve ekliyor: "Çocuk yetiştirmiş, belli bir sorumluluk yüklenmiş olmanın verdiği tecrübeyle ev hanımları ve emekliler olarak daha sabırlı ve daha anlayışlı olabiliyoruz." Gülçin Türkmen, daha önce kendi mağazasını işletmiş. Çocuklarının eğitimi için şehir değiştirmek durumunda kalınca işi bırakmış. English Home'da başlamasına ise gazetedeki ilan vesile olmuş. Deneyimli ev hanımları ve emekli bayanları çalıştırmanın çok güzel bir fikir olduğunu söyleyen Gülçin Hanım, böylelikle hem ev ekonomisine katkıda bulunduklarını hem de tecrübelerini paylaştıklarını belirtiyor. Bu uygulamanın yemek sektöründe de olabileceğini ifade ediyor ardından. Kız annesi olan Gülçin Hanım, gençlerin zevklerine de hitap edebildiğini söyleyerek, bir-iki püf noktası sunuyor: Mutlaka eşyaların ölçüleri bilinerek alışverişe çıkılmalı. Evin rengine göre ürün seçimi yapılmalı. Ürünler değiştirilip başka bir şeye dönüştürülebilir. Masa örtülerinin ucuna tül eklenip boncuklarla süslenebilir. Çarşaftan yastık yapıp kenarlarına fırfır geçirilebilir. Masa örtüleri işlenebilir, koltuk şalı olarak kullanılabilir. Erenköy mağazasında çalışan Şaduman Çiftçi, emekli olduktan sonra çalışmayı düşünmüyormuş. Ama müşteri olarak gittiği English Home'da tüm planlarını değiştirmiş. Çiftçi, "Kızımı evlendirmek için çeyiz hazırlıyordum. Sürekli mağazalardaydım. Hanımların hoş sohbeti, mağaza ortamı, romantik renkler, ürünler, hoş müzikten çok etkilenip çalışma isteği duydum ve başvurdum. Çok yoruluyorum ama gün sonunda mağazaya, ay sonunda da maaşımla eve katkımı hissetmek tüm yorgunluğumu alıyor. Eşim evde de yardımcı oluyor, sosyal hayatı ihmal etmediğim için herkes mutlu. Özellikle müşterilerimiz bu durumdan çok memnun. Sohbetimizden, olgunluğumuzdan çok etkileniyorlar. Yaklaşımımızı beğeniyorlar ve bu nedenle tekrar geldiklerini belirtiyorlar." diye anlatıyor yaşadıklarını. English Home, 2010 yılında, Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı gibi kuruluşlarla birlikte, ülke genelindeki kadın kooperatiflerinde üretim yaptırıp mağazalarda satışa sunmayı planlıyor. Nevresimden masa örtüsüne, battaniyeden havlu takımlarına kadar 1.000 çeşidin üzerinde ev tekstil ürününün bulunduğu English Home mağazaları, 2010 yılı sonuna kadar şu anda 30 olan mağaza sayısını 75'e çıkarmayı hedefliyor. Bu da birçok kadına daha iş kapısı demek... ZAMAN ELİF KAYA 13 Şubat 2010, Cumartesi