Borcumuz yok, paramız çok

Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı, istikrarlı bir şekilde büyüdüklerini belirterek, “Sakıp Sabancı’dan bayrağı devralmamız 10 Nisan’da 9’uncu yılına girecek. Bu 9 yıl boyunca her yıl ortalama yüzde 15’e yakın büyüdük. Önümüzdeki yıllarda daha fazla büyüyeceğiz” dedi.
Hürriyet'in haberine göre, Sabancı Grubu’nun Hiedelberg ortaklığındaki çimento fabrikası Akçansa’nın KKTC’de yapılan bayiler toplantısında konuşan Sabancı, Türkiye’nin en kuvvetli mali bünyesine sahip olduklarını söyledi. Güler Sabancı, “Borcumuz yok. “Çok nakit paranız var” diye tenkit ediliyoruz, ama öyle olsun” yorumunu yaptı.
BARIŞ YATIRIM GETİRECEK
Konuşmasında Türkiye’nin birinci gündem maddesi olan ‘barış sürecine’ desteklerinin tam olduğunu belirten Sabancı şöyle konuştu: “Türkiye’nin son yaşanan olaylara bakın. Hepimiz için çok önemli barış ve kardeşlik sürecine girdik. Bu süreç, iktidarın ve Başbakan’ın liderliğinde ama kamuoyu ve toplum hazır. Artık yıldığımız yorulduğumuz meseleleri hallediyoruz. Kürt kardeşlerimizle barış ve kardeşlik sürecine giriyoruz. Ben bunun Türkiye için büyük bir şans olduğuna inanıyorum. Çimento fabrikamız Akçansa’nın bölgesi değil ama, Doğu ve Güneydoğu’yu bilenler bilir. Barış süreci ile oralara büyük yatırımlar gidecek.”
İSRAİL’LE SIKINTI GİDERİLDİ
Türkiye’de ikinci bir önemli olayın ise İsrail’le ilişkiler olduğunu kaydeden Güler Sabancı, “İsrail ile son 2-3 yıl içinde süren sıkıntı giderildi. İsrail’den Ceyhan’a boru hattından başlayan, gelişmeler birçok fırsat yaratıyor. Bölgemizdeki olayları biliyorsunuz. Irak’ta barışa doğru gidiliyor. Suriye’de de inşallah böyle olacak. Ama tüm bu bölge için el ele vermek önemli. Bizi de ilgilendiren çok önemli gelişmeler yaşanıyor” dedi. Sabancı, Türkiye’nin kredi notuna ilişkin ise şunları söyledi: “Geçen gün bir reyting kuruluşu notumuzu yükseltti. Geç kalmış bir not ama olsun, bundan sonra notların artacağını gösteriyor. Yani Türkiye’de borçlanma maliyetleri düşecek. Ayrıca, para olacak sistemde. Dolayısıyla daha hızlı büyümeye ve daha hızlı yatırım yapmaya ortam müsait.”
Olimpiyatlar bizim olacak
İSTANBUL’un aday olduğu 2020 Olimpiyatları hakkında ise Güler Sabancı şöyle konuştu: “En son yapılan toplantılarda bulundum. Olimpiyat komitesinin başındaki kişi ile görüştüm. “Madrid ve Japonya’ya göre en büyük fark ne?” diye sordum. “En büyük fark, hepiniz çok istiyorsunuz” cevabını verdi. Hepimiz çok istiyoruz. Olimpiyatlar gelecek ama gelmese de Başbakanki, ‘Olimpiyatlar gelmese de bütün projeleri yapacağım’. Nitekim buraya otomobille gelirken genel müdürüme soruyorum. ‘İstanbul’a 3’üncü köprünün temelini attık’ cevabını aldım. Demek ki tüm projeler yapılacak.”
Kadınlar çalışmadan 2023 hedefi olmaz
GÜLER Sabancı, Türkiye’de toplam çalışan insan sayısının nüfusun yüzde 50’si kadar olduğunu belirterek, “Bunun içinde erkeklerin oranı yüzde 70, kadınlar ise yüzde 30’un biraz altı. Dünyada en gelişmiş toplumlarda bile erkeklerin çalışma hayatındaki oranının yüzde 75’e çıkması, mümkün değil. Demek ki Türkiye 2023 hedefi koyacaksa, daha çok kadının çalışma hayatına girmesi gerekir. Ben ve arkadaşlarım bu konuda BM’nin bildirgesini ilk imzalayan grup oldu. Bundan da gurur duyuyorum. Diğerleri arkamızdan geliyor” dedi.
Ortadoğu’da çimento fabrikası arıyoruz
SABANCI Holding Çimento Grup Başkanı Mehmet Göçmen ise Hiedelbelg ortaklığındaki Akçansa ve kendilerine ait Çimsa ile Türkiye pazarında yüzde 20 sınırında olduklarını belirterek, “Türkiye’de tüm çimentoyu biz satamayız. Rekabet kurallarına göre yüzde 25’in üzerine çıkamayız, Mısır, Irak, Suriye, Ürdün ve Balkanlar’da dolaşmadık yer bırakmadım, bölgeye yatırım yapacağız” dedi. Çimento grubu olarak 1 milyar dolara ulaşan yatırım kaynaklarının bulunduğuna dikkat çeken Mehmet Göçmen, 3 misli büyüme hedefleri olduğuna dikkat çekerek, şunları söyledi:
“Yurtdışında çimento fabrikalarının sahipleriyle çok sayıda görüşmem oldu. Akçansa ile yatırım yaparsak, Hiedelberg’le birlikte, Çimsa üzerinden gidersek kendimiz, ya yeni fabrika açacağız, ya da, mevcut fabrikalara yatırım yapacağız. Doğu ve Güneydoğu’da satılık bir çimento fabrikası olursa, onunla da ilgileniriz. Ancak, 80 milyonluk Türkiye’ye değil, 300 milyonluk bölgeyi hedefliyoruz. Özal döneminde 30’lu yaşlarda genel müdür oldum. Son gelişmelere bakınca, ‘Keşke 15 yaş daha genç olsaydım’ diyorum.”