Hisse | Fiyat | Değişim(%) | Piyasa Değeri |
---|
E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.
FINANSINGUNDEMI.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ
Halka açık olmayan piyasalardaki büyüme son zamanlarda bir fenomen haline geldi. Financial Times’ın haberine göre danışmanlık şirketi McKinsey’in son verileri özel piyasalarda yönetim altındaki varlıkların 2023 ortaları itibariyle 13,1 trilyon dolara ulaştığını gösteriyor. Bu 2018’den bu yana yıllık yaklaşık %20’lik bir artış anlamına geliyor.
Özel piyasalar yatırım fonları girişim sermayesi şirketlerine, özel sermaye, özel krediler, özel borçlar, altyapı, emtialar ve gayrimenkul gibi halka açık borsalarda işlem görmeyen yatırımlar anlamına geliyor.
Uzun yıllardır özel piyasalar halka açık piyasalardan daha fazla nakit biriktiriyor. Zira hisse geri alımları ve şirket devralmaları sonucunda daralan halka açık piyasalar yeni halka arzların hacmiyle de telafi edilmedi. Özel piyasalardaki canlılık da şirketlerin sermayeye erişim endişesi olmadan süresiz olarak özel kalabilecekleri anlamına geliyor.
Tüm bunların bir sonucu olarak denetleyicilere ve yatırımcılara karşı yeterince şeffaf olmayan hisse senedi piyasalarının hacmi de arttı. Bu noktada şirketlerin ifşaat raporlarının bir düzenleme şartından ziyade bir sözleşme meselesi olduğunu da hatırlamak gerekiyor.
Özel piyasalardaki büyümenin önemli bir kısmı 2008 Küresel Finans Krizi’nden bu yana küresel ekonomide hakim olan aşırı düşük faiz ortamı sürecinde gerçekleşti. McKinsey, 2010'dan sonra gerçekleştirilen ve 2021 veya öncesinde çıkışı yapılan satın alma anlaşmalarının toplam getirilerinin yaklaşık üçte ikisinin, operasyonel verimlilikten ziyade piyasa değerleme çarpanlarındaki ve kaldıraçlardaki genel hareketliliğe atfedilebileceğini belirtiyor.
Günümüzde ise bu beklenmedik kazançlar artık yok. Sıkı para politikalarının etkisiyle borçlanma maliyetleri arttı ve özel sermaye yöneticileri portföy şirketlerini daha az canlı bir piyasa ortamında satışa zorluyor. Yine de kurumsal yatırımcıların bu likit olmayan alternatif yatırımlara yönelik giderek artan bir iştahı var. Büyük varlık yöneticileri zengin perakende yatırımcıları bu alana çekmeye çalışıyor.
Borsalar tüm zamanların en yüksek seviyelerine yakın seyrederken, özel sermaye yatırımları inovasyona daha iyi bir erişim sunarken aynı zamanda da daha fazla denetim ve hesap verebilirlik sağlayan bir sahiplik yapısı olarak görülüyor. Öte yandan, İngiltere merkezli düşünce kuruluşu Official Monetary and Financial Institutions Forum (OMFIF) tarafından yapılan bir ankete göre, fonların yarısı önümüzdeki 12 ay içinde özel kredilere olan yatırımlarını artırmayı beklediklerini belirtti. Bu oran geçen yıl yaklaşık dörtte bir seviyesindeydi.
İngiltere’deki siyasiler de emeklilik fonlarının altyapı dahil olmak üzere daha riskli varlıklara yatırım yapmaya teşvik etmek istiyor. Avrupa genelinde de düzenleyici kuruluşlar katkı paylı emeklilik planlarındaki likidite kurallarını ve fiyat tavanlarını gevşetiyor.
Yatırımcılarınsa bu piyasalarda ciddi bir likidite primi elde edip etmeyeceklerini tartışması gerekiyor. Varlık yöneticisi Amundi ve Create Research tarafından hazırlanan ortak bir rapor özel piyasalardaki yüksek ücretlere ve masraflara dikkat çekiyor. Yatırım süreçlerinin ve performans değerlendirmelerinin yeterince saydam olmaması da bir diğer kritik soru işareti. Söz konusu yüksek sürtünme maliyetleri portföy şirketlerinin pozisyonlarından erkenden çıkma ihtimaline yol açabiliyor. Raporda alternatif varlıklara yapılan büyük çaplı girişlerin getirileri azaltabileceği uyarısında bulunuluyor.
Özel piyasalardaki büyüme daha ciddi sorunlara da sebep olma potansiyeli taşıyor. ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu'nun (SEC) eski bir komiseri olan Allison Herren Lee, özel piyasaların gücünün büyük ölçüde kamuya açık piyasalardaki bilgi ve fiyatların şeffaflığından serbestçe yararlanma yeteneğine bağlı olduğunu belirtiyor. Herren Lee borsalar küçülmeye devam ettikçe özel piyasalardaki getirilerin de arttığına işaret etti ve özel piyasalardaki opaklığın sermayenin yanlış tahsisine neden olabileceği uyarısında bulundu.
Özel piyasalara geçişin arkasındaki dinamik büyük ölçüde piyasa düzenleme kurallarından kaynaklanıyor. 2008 Küresel Finans Krizi sonrasında bankalara getirilen daha sıkı sermaye yeterliliği gereklilikleri daha hafif bir rejimle düzenlenen banka dışı finans kuruluşlarının kredilerini destekledi. Küçük ve orta ölçekli şirketlere kredi kaynağı olan bu krediler bu açıdan faydalı olsalar da kredilerle ilgili risklere bire bir maruz kalmalarına rağmen daha zor izlenir hale geldi.
Massachussetts Üniversitesi’nden Lenore Palladino ve Harrison Karlewicz özel kredi fonlarının mevzuatlarla düzenlenen bankacılık sektörü ile olan karşılıklı ilişkilerine, kredi koşullarının belirsizliğine, kredilerin likit olmayan doğasına ve sınırlı sayıdaki yatırımcıların fon çekme ihtiyacının ortaya çıkması halinde finansal sistemin karşı karşıya kalacağı geniş çaplı risklere dikkat çekiyor. FT haberine göre Palladino ve Karlewicz tüm bunların küresel finans üzerinde bir dizi potansiyel sistemik risk oluşturduğunu belirtiyor.
İngiltere hizmet sektöründe, yeni siparişler durma noktasında
Türkiye'de 2024'te ne kadar gayrimenkul satıldı?
Bitcoin 100 bin dolar sınırında
Finansingundemi.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.finansingundemi.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.finansingundemi.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur. BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.