Bir lansman hikayesi...

Sektör 6 yıldır ciddi iletişim çalışmalarına imza atıyor. Bu kampanyalar halk arasında ses getiriyor ve halkı sektöre daha çok yaklaştırıyor. İletişim ile fırtınayı arkasına alan şirketlerden biri de 15 Ekim’de marka lansmanını yapan Groupama. Şirket, Başak ve Güven markalarını tek bir çatı altında topladı ve yoluna Groupama olarak devam ediyor. Temmuz ayında lansman çalışmalarına başlayan şirket, uzun vadeli, insani tarafı ağır basan, elini taşın altına koyduğu dikkat çekici bir kampanyaya imza attı. Bu kampanyanın hikayesini, yaratıcısı, iletişim gemisinin kaptanı Groupama İletişim’den Sorumlu Grup Müdürü Canan Şahbaz’dan dinledik. “Yönetim Kurulu marka değişikliğine karar verdikten sonra sektörde nasıl farklılaşacağımızı, sektöre farklı bir tonda nasıl destek olacağımızı düşünmeye başladık. Briefimizi de bu şekilde oluşturduk. “Sigorta+ Groupama farkı” bizim briefimizdi. Bu anlamda bu konsept, bizim içeride oluşturduğumuz sektörde nasıl farklılaşacağımızın imzasıdır” diyen Şahbaz, kampanyanın merkezine “Yakınlık ve Sorumluluk” değerlerini yerleştirdiklerini belirtti. Söz veren, taahhüt bildiren bir kampanya oluşturduklarını açıklayan Şahbaz, sigortanın insani bir yaklaşım olduğu bilinciyle hareket ettiklerini sözlerine ekledi. BAYÜLGEN’İN FARKLI YÜZLERİ Groupama’nın kampanya yüzü ve sesi olarak Okan Bayülgen’in seçildiğini açıklayan Şahbaz, Bayülgen’i seçme nedenlerini şöyle açıkladı: “Okan Bayülgen ile yolumuza devam etmemizin nedeni; Bayülgen’in bizim ihtiyacımız olan farklı yüzlere sahip olmasıydı. Hem fotoğrafçı, hem oyuncu, hem titiz hem şüpheci vb. Bu nedenle kendisi ile çalışmayı tercih ettik. Ve iç, dış iletişimde yaptığımız tüm çalışmaları Bayülgen ile gerçekleştirdik. ACENTELERİMİZ MARKAYI TELEVİZYONDA GÖRMEK İSTİYOR Acentelerin iletişim kampanyasının her alanından memnun olduklarını söyleyen Şahbaz, acenteleri bilgilendirme aşamasında ise, Groupama’nın uluslararası gücünü vurguladıklarını açıkladı. Groupama acentelerinin markasını televizyonda görmek istediğini söyleyen Şahbaz, “Bu aynen çocuğunun üniversiteyi bitirdiğini görmek gibi” dedi. Sigorta sektörüyle ilgili televizyonda reklam yapıldığında satışların çok fazla artmayacağına inandığını açıklayan Şahbaz, ancak marka bilinirliği ve görünürlüğünü önemli ölçüde etkilediğini sözlerine ekledi. Şahbaz, 2 tip iletişim kurmayı hedeflediklerini belirtti. Şahbaz sözlerine şöyle devam etti: “Ürünlerimizi tanıtmak için Bayülgen ile reklam filmleri çekmeye karar verdik. Sponsorluk çalışmalarında ise Türkiye’de en yaygın ve en sevilen spor olan futbolu seçtik. En yaygın acenteleri olan bizleriz ve en yaygın sporu yanımıza almayı istedik. Devler Ligi adlı programa sponsor olduk. Program aralık sonuna kadar sürecek.” LANSMANA 10 MİLYON TL YATIRDIK Lansmanla ilgili çok olumlu tepkiler aldıklarını belirten Şahbaz, “Normal bir lansmanda billboard, televizyon, gazete gibi klasik mecraları kullanırsınız. Biz burada çok farklı bir strateji izliyoruz” dedi. Gazetelerde reklam yapmadıklarını söyleyen Şahbaz, “Etkili bir şekilde ilerlemek istiyoruz. Televizyonu daha çok kullanıyoruz çünkü Türk halkı televizyonu çok izliyor. Biz lansmana 10 milyon TL yatırdık. Dolayısıyla bütçemizi en iyi, yaygın ve etkili şekilde kullanarak ilerliyoruz. Bütçemizi verimli kullanabilmek için en önemli mecrayı televizyon olarak belirledik” dedi. HAYATI KADINLAR DEVAM ETTİRİYOR İletişim çalışmalarından bir tanesinin de “kadın ve hayat” temalı bir fotoğraf projesi olduğunu söyleyen Şahbaz, sözlerine şöyle devam etti: “Bu projeye Groupama’dan 15 kadın katıldı. Aslında bu 15 kadın Groupama binasındaki 160 kadının perspektifinden Türkiye’yi temsil ediyor. Sigorta hayatımızın sağlıklı bir şekilde devamını sağlıyor. Aynı zamanda hayat kadınlar ile devam ediyor. İkisini örtüştürüp hayatın devamlılığı ve Groupama kadınları kavramını ortaya çıkardık. Ve Okan’ın objektifinden yansıyanlar ile bir çalışma ortaya çıkardık. Bu çalışma için Kırklareli’deki meşhur hayat ağacını kullandık. Bu projeyi önümüzdeki dönemde bir sosyal sorumluluk projesi haline getirmeyi düşünüyoruz.” ACENTELER SEZEN AKSU VE ANADOLU ATEŞİ İLE BULUŞTU 15 Ekim akşamı, görkemli bir gece düzenlediklerini söyleyen Şahbaz, bu geceyi şöyle anlattı: Yaklaşık 2500 kişiyi bir araya topladık. Bütün acentelerimiz bizimle birlikte oldu. İki sahnemiz vardı. Özellikle iki sahne kurduk. Bir sahnede Anadolu Ateşi, diğer sahnede Sezen Aksu yer aldı. Sezen Aksu’nun sektörde ilk kez sahne aldığını belirtmeliyim. 2500 kişilik bir salon düşünün ve arkalarda oturan insanlar mutsuz olmasın diye salonun her yerine ekranlar yerleştirdik. Herkesin programı kaçırmadan izlemesini sağladık. Anadolu Ateşi sahne aldığı zaman Anadolu’dan görüntülerle, Anadolu’dan gelen acentelere “Merhaba” dedik. Yöresel oyunlarla, herkes kendi oyununu izleme zevkini yaşadı. VIP, Anadolu Ateşi sırasında en arkada kaldı. Çünkü bizim asıl misafirlerimiz ve bu geceyi düzenlememizin sebebi acentelerimizdir. Herkesi çok düzenli transferlerle ve titiz bir çalışmayla konaklama konusunda mutlu etti.” “İNSANLARI SİGORTAYA DAHA DA YAKINLAŞTIRMAK İSTİYORUZ” Müşterilerin sigortaya temkinli yaklaştığını belirten Şahbaz, “Biz yeni bir yaklaşım öneriyoruz” dedi. Söz veren, taahhüt eden bir kampanyaya imza attıklarını vurgulayan Şahbaz, “İnsanları sigortaya biraz daha yakınlaştırmak istiyoruz. Türkiye’de güçlü bir potansiyel olmasına rağmen sigortalı oranı çok düşük. Biz iletişim adına sigorta söylemlerini kolaylaştırmak istiyoruz. Aslında sigorta çok karmaşık bir sistem değil” dedi. Yeni bir sigortacılık anlayışıyla Groupama, hasar dosyası kapandıktan sonra 5 gün içinde kasko hasarlarını ödemeyi taahhüt ediyor. Bu sözü tutamazlar ise bir sonraki sene kasko poliçesini bedavaya yenileyecekler. Şahbaz, bu taahhütlerin Sigorta+ Groupama farkı konsepti çerçevesinde belirlendiğini ve şirketin insani yaklaşımının bir kanıtı olduğunu gösterdiğini söyledi. Şahbaz; “Bir söz verelim ve sözümüzü de tutalım. Groupama farkını ortaya çıkaralım” diyerek bu kampanyayı şekillendirdiklerini sözlerine ekledi. Sigortacı Gazetesi