Borsada işlem gören bankalar, yılın en zayıf çeyrek dönem bilançolarını açıkladı. Zira çeyrek bazda bankaların kârı yüzde 8.15 oranında eridi. Yapı Kredi’nin mart ayında sattığı iştiraki Yapı Kredi Sigorta’dan gelen 1.2 milyar TL’lik kâr, analiz dışı bırakıldığında sektörün çeyrek dönemdeki kâr erimesi yüzde 31.17’yi buldu.
Banka kârlarına bakıldığında, geçen yıl 9 aylık dönemde 13.2 milyar TL olan net kâr, bu yıl 15.6 milyar TL’ye çıktı. Bu rakamlara göre yıllık büyüme yüzde 18.18. Ancak, Yapı Kredi’nin iştirak satışını istisnai bir durum olarak değerlendirip analiz dışı tuttuğumuzda yıllık büyüme yüzde 8.61’e düşmekte.
Bankaların kârlarındaki olası gerileme daha yılın başında dile getiriliyordu. En son ekim ayındaGaranti Bankası Genel Müdür Yardımcısı Nafiz Karadere, “2014’te sektörün gündeminde kârlılık olacak. 2013 yılsonu kârlarında yüzde 10, 2014 kârlarında ise yüzde 20 düşüş olacağını düşünüyorum” dedi. Bankaların fonlama maliyetlerinin artması kârları düşürüyor. Faizde yaşananyükseliş ve bankaların fonlama maliyetlerinin artması, net
faiz marjı üzerinde baskı oluşturmayadevam edecek.
Net faiz gelirleri düştü
Bankaların üçüncü çeyrekte net
Faiz gelirlerinde yüzde 8.35’lik düşüş yaşandı. Bu oran ikinciçeyrekte düşmeye başlamıştı. Halen de gerileme sürüyor.
Banka analistleri bir yandan bilançolarıtakip ederken diğer yandan da TL’deki değer kaybını izliyor. TL’de değer kaybının kalıcı olması ve faiz oranlarında kalıcı yükselişler görülmesi, ister istemez bankaların maliyetlerinde de artışın meydana gelmesine neden olmakta.
Özvarlık kârlılığına bakmalı
Bilançoların ardından bankalarda kâr erimesi yaşandığı görülüyor. Buna karşın bankalar, geçen süre zarfında en fazla ilgi gören hisseler arasında yer aldı. Nedeni ise bankaların borsanın lokomotif hisseleri olma özelliğini hala taşıyor olması. Halihazırda
banka hisselerinin yüzde 60’ı yabancılarda bulunuyor.
Yabancı yatırımcılar ve bankalara yatırımı düşünenler için özvarlık kârlılığı önemli. Yıllık verilere bakıldığında da özvarlık kârlılığı pozitif olan bankaların öne çıktığını görüyoruz.
Endeksten yüksek kazandıranlar
Özvarlık kârlılığı yüksek bankalar BIST Endeksi’nin üzerinde kazandırıyor. 2003 yılından bu yana istatistikleri incelediğimizde ortalama özvarlık kârlılığı yüksek bankaları alan ve her bilançodöneminde hissesini yeni ortalama özvarlık kârlılıklarına göre revize eden yatırımcılar, endeksden daha fazla kazandı.
2003-2013 yılları arasında BIST 100 Endeksi yüzde 616 değer kazanırken BIST Banka Endeksinin getirisi yüzde 904 oldu. “Web tabanlı portföy seçim programı Queenstocks” ile yaptığımız analize göre, ise her bilanço döneminde ortalama özvarlık kârlılığı yüksek bankalarayatırım yapanlar, Endekse göre yüzde 232 oranında daha fazla kazandı.
Bu hisseler
banka endeksinin de üzerinde getiri sağladı. Dr. Hünkar İvgen, özvarlık kârlılığının bankalar için önemli kriterlerden biri olduğunu ve yatırımcıların bu hisseleri değerlendirirkenmutlaka bakmaları gereken bir kriter olduğunu söylüyor.
Özvarlık kârlılığı en yüksek bankalar
Borsa İstanbul’da işlem gören
Banka hisselerine bakıldığında, ortalama özvarlık kârlılığı en yüksek bankanın Yapı ve Kredi Bankası olduğu görülüyor. Yapı ve Kredi Bankası son dönemde iştirak satışı ile bankalar arasında öne çıktı. Kurumun ortalama özvarlık kârlılığı yüzde 17.64. Onu yüzde 16.58 ile Halk Bankası ve yüzde 14.16 ile TSKB takip ediyor.
Albaraka Türk, Garanti Bankası, İş Bankası, Akbank, Vakıflar Bankası ortalama özvarlık kârlılığı yüksek diğer bankalar. Önümüzdeki dönemlerde ise kâr marjlarında daralmalanın devam etmesi bekleniyor. Ancak ortalama özvarlık karlılığı pozitif olmaya belli seviyelerin üzerinde kalmaya devam ettikçe yatırımcılar banka hisselerini takip etmeye devam edecek.
Defter değerinin altında olanlar
Bankalar işlem görürken ilk bakılan verilerden birisi de defter değerinin kaç katına alınıp satıldığıdır. Borsadaki banka hisselerinin defter değerlerine bakıldığında ise ortalamanın 1.21 seviyelerinde olduğunu görmekteyiz. Borsada işlem gören bankalar içerisinde dört banka defter değerinin altında bulunuyor. Asya Katılım Bankası, Şekerbank, T. Ekonomi Bankası ve Vakıflar Bankası defter değerinin altında olan bankalar.
Asya Katılım Bankası “katılım bankası” olması nedeni ile dikkat çekiyor. Bankacılık Düzenleme veDenetleme Kurumu Başkanı Mukim Öztekin, Türkiye Katılım Bankaları Birliği 12. Olağan GenelKurul toplantısında, katılım bankacılığının 2005-2012 yılları arasında olağanüstü bir performanssergilediğini söylerken, bunu verilere dayanarak ifade ettiğini dile getirdi.
Öztekin, “Sektörün mevduatı bu dönemde yılda ortalama yüzde 28.5 büyürken kredileri ortalama yüzde 33.5 oranında büyüdü. Aynı dönemde tüm bankacılık sektörünün mevduatı ortalama yüzde 17.5 oranında, kredileri ise ortalama yüzde 26.9 oranında büyüdü” diyerek sektörün ilerleyen zaman diliminde büyümesini sürdüreceğine işaret ediyor.
Katılım bankacılığına olan ilginin artmasının doğal sonucu olarak sektördeki kurumlara da ilginin artması bekleniyor. Öte yandan Vakıfbank için “endekse paralel getiri” beklenirken T. Ekonomi Bankası ve Şekerbank için kurumların herhangi bir önerisi bulunmuyor.
Büyükler gözde
Piyasa değeri yüksek olan bankalarda beklentiler devam ediyor. Garanti Bankası, Akbank,Halkbank ve İş Bankası C, aracı kurumların portföy önerilerinde öne çıkan banka hisseleri arasında yer alıyor.
Bununla birlikte bu bankaların üçüncü çeyrek kârlılıklarına bakıldığında yüzde 18’in üzerinde erimeler gözleniyor. Ancak, fiyatlarda yaşanan erime nedeni ile yatırımcının fiyatları cazip bulmasına bağlı olarak tercihlerde yine öne çıkmaları şaşırtıcı olmaz.
(ZEYNEP AKTAŞ – MİLLİYET)