<
BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaBankacılıkBanka karlarına doping!----

Banka karlarına doping!

Banka karlarına doping!
21 Ekim 2014 - 16:35 www.finansingundemi.com

İş Yatırım Araştırma Müdürü Şengönül bankaların 2015 karlarında yüzde 1-3 artış olabileceğini öngördü

İş Yatırım Araştırma Müdürü Bülent Şengönül, TCMB'nın Türk Lirası cinsinden zorunlu karşılıklara faiz ödenmesine ilişkin olarak "Bankalara 125-325 baz puan faiz ödeneceği varsayımıyla 2015 net kar tahminlerine yüzde 1-3 katkı olabilir" dedi.

Ekonomistler, TCMB'nin TL cinsinden zorunlu karşılıklara Faiz ödenmesine ilişkin kararını ve kararın bankaların karlarına, yurt içi tasarruflara, dolar/TL'ye ve kredi faiz oranlarına etkilerini AA muhabirine değerlendirdi.

İş Yatırım Araştırma Müdürü Bülent Şengönül, bankaların zorunlu karşılıklara 125 - 325 baz puan faiz ödeneceği varsayımıyla 2015 net kar tahminlerine yüzde 1 - 3 katkı sağlayabileceğini ve TCMB'nin zorunlu karşılıklara faiz ödeme kararının beklendiği gibi sınırlı düzeyde olduğunu söyledi.

"Bankalar kredi faizlerini aşağı çekmekte acele etmeyebilirler"

Ziraat Yatırım Ekonomisti Bora Tamer Yılmaz ise Lehman krizi sonrasında makro ihtiyati yöntemlerin merkez bankacılığının standardı haline geldiğini belirterek bu sene merkez bankalarının hedefli ve seçici politikalarla uygulamalarını güçlendirdiklerini ifade etti.

Yılmaz, yıl başında ticari ve tüketici kredilerini farklı hızlarda büyüterek uygulamaya geçen TCMB'nin bugün de değişken faize bağlı zorunlu karşılık uygulamasıyla yenilikçiliğini gösterdiğini vurgulayarak, Çin ve Avrupa Merkez Bankasının da seçici ve hedefli politikalar uygulayan merkez bankaları arasında olduğunu kaydetti.

TCMB'nin bugünkü uygulamasıyla üç olayı hedeflediğinin dile getiren Yılmaz, bu hedefleri,  "Ülkedeki tasarruf oranını artırmak.  Rezerv Opsiyon Mekanizması'nın işlevselliğini artırmak kur oynaklığını düşürmek. Bankacılık sektörünün karlılığı desteklemek" şeklinde sıraladı.

Yılmaz, piyasa etkisi olarak bankaların rezervlerde tuttukları dolarlarını Türk Lirası (TL) ile değiştirecek olmalarının TL'yi destekleyeceğini belirterek, kurun bu hafta 2,20 - 2,25 bandına yerleşmesini beklediklerini ve bu kararla birlikte Para Politikası Kurulu faizleri sabit tutarsa kurun söz konusu banda yerleşebileceğini belirtti.

Gelecek dönemde de bankaların rezervlerine göre faizlerin yükseldiği durumlarda dolar bozmalarının ani döviz hareketlerinin azalmasını sağlayabileceğine işaret eden Yılmaz, "Kredi açısından mevduatların teşvik edilmesi kredi - mevduat marjını daraltıcı etki edebilir. Bu nedenle bankalar, mevduat rekabetinde mevduat faizlerini yüksek tutarken marjlar nedeniyle bankalar kredi faizlerini aşağı çekmekte acele etmeyebilirler" dedi.

 "TCMB'nin rezerv kaybına uğramayacağını düşünüyoruz"

Burgan Yatırım Başekonomisti Haluk Bürümcekçi de zorunlu karşılıklara faiz ödeme uygulamasının bankalara katkısına ilişkin, “Bankalar TL cinsinden tuttukları yaklaşık 14 milyar liralık zorunlu karşılıklara faiz almaya başlayacak.  Dolayısıyla gelirler açısından olumlu bir gelişme. Maliyeti herhalde yıllık 300 - 350 milyon lira civarında olacaktır. Ancak telafi faizinin sabit olmadığı, fonlama maliyetindeki değişimlere paralel seyredeceği de unutulmamalıdır" ifadelerini kullandı.

Zorunlu karşılıklara faiz ödenmesinin makro açıdan en büyük katkısının ise Rezerv Opsiyon Mekanizmasının (ROM) daha iyi çalışmasına sağlayacağı fayda olduğunu aktaran Bürümcekçi, şunları kaydetti:

"Belirlenen oranlarla ROM kullanımının çok fazla değişmeyeceğini ve TCMB'nin rezerv kaybına uğramayacağını düşünüyoruz. Piyasa faizleriyle telafi faizi arasındaki farkın bundan böyle sabit seyredecek olması, sermaye çıkışı olan dönemlerde yükselen TL faizleri nedeniyle ROM kullanımını artırarak bundan faydalanmayı düşünen bankalar nedeniyle beklenenin tersine (bankaların ROM kullanımını azaltıp döviz likiditesini artırmaları gerekirken) çalışan mekanizmayı daha normalleştirebilir diye düşünüyoruz.

Dolayısıyla ROM mekanizması bundan böyle olması gerektiği gibi TL cinsi faizlere değil döviz fonlamasındaki ve Rezerv Opsiyon Katsayısı (ROK) oranlarındaki değişimlere tepki verecek ve otomatik stabilizer görevini yerine getirmeye başlayabilecek."
YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)