Bağışıklık, Kovid-19’a yakalananları ne kadar koruyor?

Geçen hafta ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri (CDC), mevcut yönergelerini güncellemiş ve Kovid-19’u atlatan kişilerin üç aya kadar karantinaya alınmasına veya test yaptırmasına gerek olmadığını belirtmişti:

"Kovid-19 testi pozitif çıkan kişilerin, tekrar semptom göstermedikleri sürece 3 aya kadar karantinaya alınmaları veya tekrar test yaptırmaları gerekmez."

Ancak CDC’nin dün CNN’e yaptığı açıklamaya göre söz konusu güncelleme, insanların enfeksiyona karşı bağışık kalacağı, yani yeniden enfekte olmayacağı anlamına gelmiyor.

CDC’nin bir sözcüsü konuyla ilgili şunları söyledi:

"Yönerge, Kovid-19’a dair son bilimsel bulgulara dayanıyor. Bu bulgulara göre insanlar teşhisten sonra üç aya kadar pozitif test sonucu almaya devam edebilir ama bunu başkalarına bulaştırmazlar."

Yani açıklamaya göre bu durum, söz konusu kişinin hastalığı takip eden üç ay boyunca korona virüse karşı bağışık kaldığı anlamına gelmiyor. 

CDC’nin yönerge hazırlığında yer almayan, Vanderbilt Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde önleyici tıp ve bulaşıcı hastalıklar profesörü Dr. William Schaffner, “Britanyalıların da dediği gibi, bu virüsün son derece yapışkan bir yapı olduğunu düşünüyorum” dedi ve ekledi:

"Antikorların virüsten korunmayla ilişkili olduğunu düşünüyoruz ama henüz bunu gerçekten bilmiyoruz."

Bu nedenle Schaffner, antikor taşıyan kişilerin maske takmak gibi pratik önlemleri kesinlikle gevşetmemesi gerektiğini ifade etti.

Bağışıklık 101
Önceden tanınan, belirli bir istilacıyı hedeflemek için tasarlanmış bağışıklık sistemi, iki ana hücresel bileşen içeriyor: B hücreleri ve T hücreleri.

Şimdiye kadar bağışıklık üzerine yapılan çalışmalar, yabancı istilacıları bulmaya ve onlara bağlanmaya programlanmış bir tür beyaz kan hücresi olan B hücresine odaklandı.

CNN Tıp Muhabiri Dr. Sanjay Gupta’ya göre B hücresi virüse bağlandıktan sonra kendini kopyalıyor ve antikorları üretiyor. Ancak Gupta sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ne yazık ki son zamanlarda yapılan birkaç çalışma, korona virüse karşı gelişen bu antikorların, özellikle hafif Kovid-19 vakalarında hızla kaybolabileceğini ortaya koydu."

T hücrelerinin tepkisi
Öte yandan bilim insanları, Kovid-19’a yönelik bağışıklığın bir başka kolundan, yani T hücrelerinden umutlu. T bellek hücresi adı verilen bir tür, vücudun belirli bir patojeni, geri gelmesi durumunda hatırlamasına yardımcı oluyor.

Kısa süre önce yapılan bir çalışmada, Sars-Cov-2’yle enfekte olan kişilerde bu T bellek hücreleri bulundu. Söz konusu bulgu, bazı insanların Kovid-19’u hafif geçirmesinin, başka korona virüslerle daha önce enfekte olmasından kaynaklandığına dair spekülasyonlara da neden oldu.

SARS ve MERS korona virüsü haricinde insana bulaştığı bilinen korona virüsler, yalnızca soğuk algınlığına neden oluyor. Yani birçok insan, Sars-Cov-2’nin bu "kuzenlerinden" birine önceden maruz kalmış olabilir.

Schaffner bilim insanlarının bu korona virüsler üzerinde çoktan çalıştığını söyledi ve ekledi:

"Soğuk algınlığı oluştuktan sonra o korona virüs suşuna karşı antikor geliştiğini ve bunun bireyleri koruyacağını biliyoruz. Ancak bu koruma, yaklaşık bir yıl sonra azalmaya başlıyor. Kovid-19 söz konusu olduğunda ise bağışıklığın bizi ne kadar süreyle koruyacağını merak ediyoruz. Ama bunun cevabını henüz bilmiyoruz."