<
BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaPara PiyasaBabacan'dan sorumluluk dersi!----

Babacan'dan sorumluluk dersi!

Babacan'dan sorumluluk dersi!
20 Haziran 2014 - 11:36 www.finansingundemi.com

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, katıldığı etkinlikle ekonomi gündemine ilişkin önemli açıklamalarda bulundu

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Türkiye'yi ana yoldan, salim yoldan sağa sola saptırmaya çabalayanlar olabileceğini, bunların farkına varılması gerektiğini belirterek, "Ekonomi gazetecileri için önümüzdeki dönemde de sorumluluk çok ağır olacak" dedi.

Babacan, dün akşam Ekonomi Gazetecileri Derneği (EGD) tarafından düzenlenen geleneksel "Yaza Merhaba" etkinliğinde ekonomi gündemi ve ekonomi gazeteciliğine ilişkin değerlendirmeler yaptı.

Ekonomi gazetecilerinin toplum için büyük önemi bulunan bir görev icra ettiğini anlatan Babacan, "Doğru, isabetli ve yeterli bilgiyi zamanında geniş kitlelere iletmek ekonomimizin sıhhatli büyümesi için ve bilgi simetrisinin toplumumuzda gelişebilmesi için son derece önemlidir. Yine yorumların tarafsız, meslek etiğine uygun bir şekilde yapılması, hiçbir etki altında kalmadan, sadece ve sadece dürüst, doğru görüşlerinizi, analizlerinizi yapıyor olmanız ekonomimiz açısından son derece önemlidir" diye konuştu.

Babacan, ekonomi yayıncılığında ancak tarafsız ve dürüst habercilik anlayışının gerçekleşmesi halinde ekonomi politikalarının bütüncül bir yaklaşımla sahiplenileceğinin altını çizdi. Son 12 yılda Türkiye ekonomisinin katettiği mesafenin herkesçe bilindiğini dile getiren Babacan, şöyle devam etti:

"Satın alma gücü paritesine göre hesap edildiğinde 19 bin doları geçen bir milli gelirimiz var. Bu aşağı yukarı Japonya'nın yarısı demek. Dün TÜİK açıkladı, AB ortalamasının yüzde 55'ine ulaşmış durumdayız. Bu hedeflenen nokta değil, ama inşallah 2023 hedeflerimiz de son derece önemli ve 2023 hedeflerimiz için aslında yol ve reçete belli. Özel sektörün öncülüğünde bir büyüme… Devletin ağırlıklı olarak düzenleyen, denetleyen fonksiyonu icra ettiği, ama özel sektörün önünü olabildiğince açtığı bir ekonomik model… Rekabetle verimliliğin arttığı, yarışmayla şirketlerimizin en iyi olmak için çaba gösterdiği bir ekonomik model."

Gazetelerin ekonomi sayfalarında artık daha çok şirket haberlerinin yer aldığını, ekonomi gazetecilerinin daha çok şirketlerde haber aradığını belirten Babacan, bunun da ekonomideki dinamizmi gösterdiğini söyledi.

 - "Büyüyelim de varsın cari açık artsın' anlayışı, bu, günü kurtarma politikasıdır"

 Türkiye'nin ekonomik stratejisinin uzun soluklu ve ayakları yere basan yapısına işaret eden Babacan, büyümenin yanında mali disiplin ve enflasyon uyarılarını da dikkate aldıklarını söyledi. Babacan şunları ifade etti:

"Devletin görevi zaten öngörülebilirliği sağlamak, istikrarı sağlamak ve mümkün olduğunca lüzumsuz heyecanlardan ülkeyi uzakta tutmak. İşte bu açıdan baktığımızda önümüzdeki dönem için mali disiplin, Merkez Bankası'nın bağımsız bir şekilde enflasyonla mücadeleye devam etmesi, yapısal reformlarımızın kararlılıkla devam etmesi… Bunlar çok temel konular. Büyümeyle beraber enflasyonu da düşürmek, büyümeyle beraber cari açığı düşürmek, büyümeyle beraber bütçe açığını, borç stokunu düşük tutabilmek… 'Büyüyelim de varsın borç artsın, büyüyelim de varsın cari açık artsın' anlayışı, bu, günü kurtarma politikasıdır."

Siyasi gündemin hareketli olduğu dönemlerde ekonomiyi de yakından ilgilendiren tehlikelerin ortaya çıkabileceğini vurgulayan Babacan, "Türkiye'yi o ana yoldan, o salim yoldan sağa sola saptırmaya çabalayanlar olabilir. Şahsi siyasi istikbal için ya da partilerin siyasi istikbal için memleketi maceraya sürükleme çabaları olabilir. Bunların hepsinin farkında olmalıyız. Ama sizler zaten ekonomi gazetecileri olarak yıllardır bu mesleğin içinde olan kişiler olarak, iyiyi kötüden, doğruyu yanlıştan artık rahatlıkla ayırt edebilecek bir tecrübeye sahipsiniz" ifadelerini kullandı.

Bugünün ekonomi gazetecilerinin çoğunun 1994 ekonomik krizini, daha büyük bir çoğunluğunun da 2001 krizini bizzat yaşadığını anımsatan Başbakan Yardımcısı Babacan, şunları kaydetti:

"Hele hele o krizleri yaşayan ve o krizlerin en çok ıstırabını çeken ve topluma nasıl bunun doğrusunu iletebilirim kaygısında olan bir kesim olarak sorumluluğunuz çok büyük. Yani ekonomi gazetecileri için önümüzdeki dönemde de sorumluluk çok ağır olacak, omuzunuzda çok büyük bir yük olacak. Doğru politikalara destek, ama macera arayışına, ülkemizi riske sokacak yaklaşımlara ihtiyatlı, tedbirli durmak, ona göre yaklaşımda bulunmak önemli"

Geçen yıl katıldığı ödül töreninin Gezi olaylarına rastladığını anımsatan Babacan, "O zaman siyasi hava biraz daha farklıydı. Daha karamsar, daha olumsuz bir rüzgar esiyordu. O yüzden biz bugünkü gibi (yağmurlu) havalara razıyız" esprisini yaptı.
YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)