Babacan, zirvede konuştu
Babacan, "Sürdürülebilir Küresel Rekabette Ortadoğu ve Kuzey Afrika" başlığıyla düzenlenen 4. Boğaziçi Zirvesi'nde konuşma yaptı
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, "Dünyanın tüm siyasi ve ekonomik güç dengelerinin yeniden oluştuğu bir ortamda ülkelerin kendi için oluşturacağı farklılıklar, rekabet unsurları önümüzdeki yıllarda belirleyici olacak" dedi.
Babacan, Cumhurbaşkanlığı himayesinde Uluslararası İşbirliği Platformu (UİP) tarafından Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) ev sahipliğinde "Sürdürülebilir Küresel Rekabette Ortadoğu ve Kuzey Afrika" başlığıyla düzenlenen 4. Boğaziçi Zirvesi'nde yaptığı konuşmada, bu zirvenin her yıl daha görünür, etkin ve yön belirleyici nitelik kazandığını belirtti.
Bu yılki zirvenin temasına bakıldığında konuların ne kadar geniş ve irdelenmeye muhtaç olduğunu ifade eden Babacan, şunları kaydetti:
"Sürdürülebilirlik tüm dünya için son derece önemli olan, ancak son yıllarda ilginin biraz azaldığı bir alandır. Dünyanın tüm siyasi ve ekonomik güç dengelerinin yeniden oluştuğu bir ortamda ülkelerin kendi için oluşturacağı farklılıklar, rekabet unsurları önümüzdeki yıllarda belirleyici olacak. Kuzey Afrika ve Ortadoğu'ya baktığınızda son 3 yıllık dönemde tarihi bir süreç yaşanıyor. Bütün bu konular zirve boyunca tartışılacak. Bölgemizin jeopolitik, bankacılık, ulaştırma, sağlık, gıda, enerji, kentsel dönüşüm gibi çok değişik konularda oturum düzenlenecek. Burada yapılacak değerlendirmeler bizler için de önemli olacak."
- "Küresel kriz 10 yılların yönünü değiştirdi"
Babacan, küresel ekonomiye bakıldığında kriz öncesi ve kriz sonrası dünyanın oldukça farklı olduğunu anlatarak, "Hala etkisi devam eden küresel krizin önümüzdeki 10 yılların yönünü değiştirdi. Dünyada milyonlarca işsiz insan oluşmuş durumdadır. Hele gelişmiş ekonomilerde işsizlik çok önemli bir problem. 6 ay ve bir yıldan fazla işsiz kalanların tekrar işgücüne dönüşünün ne kadar zor olacağına baktığımızda ciddi sosyal sorunların önümüzdeki dönemde hakim olacağını öngörmek zor değil" şeklinde konuştu.
Krizin başlangıcından bu yana 5 yıl geçmesine rağmen hala dünyada istikrarlı, güçlü bir toparlanmadan söz edilemediğini aktaran Babacan, ABD, Avrupa, Japonya ekonomileri hakkında bilgi verdi.
Babacan, gelişmekte olan ülkelerin de gelecek dönemdeki büyüme potansiyelinin geçmiş döneme göre düşük olacağını öngördüklerini belirterek, şunları kaydetti:
"Buna rağmen gelişmekte olan ülkeler gelişmiş ülkelere göre daha yüksek bir büyüme performansı ortaya koyacak. Dünyada artık ekonomik ağırlık yüzde 50-yüzde 50 dengesini geçip gelişmekte olan ülkelerin toplamda daha fazla ağırlığa sahip olduğu bir döneme doğru gitmektedir. Böyle bir ortamda her ülkenin, bölgenin politikalarını oluşturması gerekiyor. Büyümelerin sürdürülebilirliği de çok önemli. Dikkat edilmezse tıkanma da söz konusu olabilir."
- "Çevre konularının da dikkate alınmasını temenni ediyoruz"
Büyümenin çevre üzerine etkisinin de önemine dikkati çeken Babacan, "Küresel ısınma çok ciddi bir tehdit. Dünya büyüyor ama bunun yanında çevresel etkilere baktığımızda hiçbir tedbir alınmazsa çok uzun zaman değil bundan 50-70 sene sonra dünya için kötü senaryolar çizilebiliyor" diye konuştu.
Küresel krizin pek çok hükümeti kısa vadeli sorunlara yönlendirdiğini belirten Ali Babacan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ümit ediyoruz ki gelişmiş ülkelerin büyüme oranlarının toparlanmasıyla birlikte bu konular daha çok dikkate alınır. Geçmişte çevreyi çok kirleten ülkeler var, şu anda hızla kirletmeye devam eden ülkeler var. 'Onlar kirletti biz de kirletelim' mantığı var. Bu tartışmalar sonucunda önemli konularda konsensüs sağlanamamaktadır."