Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...
Hisse | Fiyat | Değişim(%) | Piyasa Değeri |
---|
E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.
İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, İTO’nun haziran ayı olağan meclis toplantısında yaptığı konuşmada, İstanbulluların 10 gün sonra büyükşehir belediye başkanlığı seçimleri için sandık başına gideceğini kaydederek, böylece tekrarlanmasına karar verilen seçimin tamamlanacağını söyledi.
İş dünyası olarak seçimlerin huzur içinde geçmesini dilediklerini aktaran Avdagiç, "İstanbul gibi büyük bir metropolün gerçekten daha çok projeye ihtiyacı var. Bugüne kadar ortaya konulan hizmetleri tamamlayacak, bir adım daha ileri taşıyacak projelere ihtiyacı var." diye konuştu.
Avdagiç, İstanbul'u tüccarların iyi tanıdığını ifade ederek, onların şehrin her köşesinde yaşadığını, tüm ilçe ve caddelerdeki gelişmeleri gördüğünü anlattı.
Bu gözle bakıldığında İstanbul'un son 20 yılda çok değiştiğini aktaran Avdagiç, "İstanbul çok büyük projelerle tanıştı. Avrasya ve Marmaraytünelleriyle, metro ağlarıyla ulaşımda çağ atladı. Metrobüs hizmetiyle otobüs taşımacılığında yeni bir dönem başladı. Ve son olarak yüz akımız büyük bir havalimanı devreye girdi." ifadelerini kullandı.
Avdagiç, çöpten itfaiye hizmetlerine, büyük parklardan iş dünyasının temel talebi olan altyapıya kadar önemli aşamaların kat edildiğini belirterek, İstanbul'un bir ticaret başkenti, ekonomi cazibe merkezi, turizm şehri olarak daima ileriye gitmeyi hak ettiğini vurguladı.
İstanbul'u, bunu başaracak bir başkanın yönetmesini arzu ettiklerini dile getiren Avdagiç, İstanbul'u yönetecek başkandan böylesi bir anlayışı hayata geçirmesini beklediklerini bildirdi.
"Gelişen ülke piyasalarına yeniden sıcak para girişi olabilir"
Avdagiç, küresel ekonominin gündeminde "ticaret savaşlarının" bulunduğunu belirterek, ayrıca teknoloji ve kur savaşları gibi alt cephelerin bulunduğunu söyledi.
Son gelişmelerin ABD ile Çin arasındaki görüşmelerden kısa sürede olumlu bir sonuç çıkmayacağına işaret ettiğini dile getiren Avdagiç, bu durumun küresel büyüme ve ticaretin önünde ciddi bir engel gibi göründüğünü aktardı.
Avdagiç, küresel ekonomik savaşında kritik tarihin 29 Haziran olduğunu, ABD ve Çin devlet başkanlarının Osaka'daki G20 zirvesi sırasında bu konuyu kapsamlı olarak ele alacağını, bir anlamda ya "tamam" ya da "devam" diyeceklerini kaydetti.
ABD ile Çin ticaret savaşının küresel ekonomi üzerindeki etkilerinin büyüdüğünü dile getiren Avdagiç, Asya ve Avrupa'da üretim faaliyetlerinin mayısta önemli oranda azalmasının endişeleri artırdığını bildirdi.
Avdagiç, beklenen ekonomik yavaşlama ve gerilemeyle, gelişmiş ekonomilerde yeniden bir parasal genişleme sürecine girilebileceğini belirterek, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Yine kur savaşları ile birlikte faizlerdeki düşüş, gelişen ülke piyasalarına yeniden sıcak para girişine neden olabilir. Biliyorsunuz, bu süreçte, ABD Merkez Bankası Fed'in de faiz indirimine gitmesi bekleniyor. Bütün dünya bu beklenti içinde. Ayrıca, gelişmiş ülke piyasalarında işgücü maliyetinin görece pahalı hale gelmesi, gelişmekte olan ekonomilerinin rekabet gücüne olumlu katkı verebilir."
"Türkiye ticaret savaşlarından ilk dalgada etkilenmeyecek"
Avdagiç, Türkiye'nin Çin ve ABD'nin tedarikçileri arasında bulunmamasının ülkeye konjonktürel anlamda büyük avantaj sağladığını belirterek, "Dolayısıyla, Türkiye ticaret savaşlarının ilk dalgasından olumsuz etkilenecek ülkeler arasında yer almayacağını düşünüyoruz. Bununla birlikte dolaylı olarak olumsuz ve olumlu etkilenme alanları mevcut." dedi.
Bu kapsamda AB ülkelerinin ekonomilerindeki yavaşlamanın ve petrol ihraç eden ülkelerdeki pazarların daralmasının Türkiye'yi olumsuz etkileyeceğini aktaran Avdagiç, şöyle devam etti:
"FED'in faizleri düşüreceğini bekliyoruz. Böylece, gelişmiş ekonomilerde yaşanacak yeni parasal genişleme, Türkiye'ye sermaye girişi olarak yansıyabilir. Dolayısıyla TL'deki değer kaybı durabilir. İç ve dış borçlanma maliyeti düşebilir, faiz oranları aşağı çekilebilir. Girdi maliyetlerindeki göreli iyileşme, enflasyonun dizginlenmesine katkı sağlayabilir. AB pazarında belirli ürünlerde yeniden Çin’e alternatif tedarikçi haline gelebiliriz."
"İkinci çeyrekte itibaren yeniden sürdürülebilir büyüme sürecine gireceğiz"
Avdagiç, son dönemde açıklanan yapısal reformların hızla hayata geçirilmesinin faydasını göreceklerini kaydederek, şu ifadeleri kullandı:
"Türkiye yerli sermaye yatırımları ile birlikte daha güçlü bir biçimde doğrudan yabancı yatırımların yeni adreslerinden biri haline gelecektir.Yapısal reformlarla, Türkiye ekonomisi 'çok yatırım ve yatırımı destekleyecek makul tüketim' büyüme modeline geçebilir. Bu çok değerli ve anlamlı bir model olacaktır. Ekonomide atılımın başka yönteminin de olmadığını düşünüyoruz. 'Makul tüketim' ile 'israfa sebep olmayan, bilhassa yatırımı destekleyecek, yatırıma dönüşecek tüketimi' kast ediyorum. Bunun için de TCMB'nin etkili sterilizasyon politikaları kurgulaması ve uygulaması gerekiyor."
Avdagiç, ülke ekonomisinin ikinci çeyrekte itibaren yeniden sürdürülebilir makul bir büyüme sürecine girebileceğini belirterek, "Yeter ki biz, ülke, kamu, özel sektör olarak hep birlikte ekonomiye odaklanalım.Türkiye'de büyüme rüzgarlarını hep birlikte güçlü bir şekilde estirelim. Sahip olduğumuz gücü, ekonomiye yoğunlaştıralım." dedi.
Avdagiç, hükümet tarafından hayata geçirilen İvme Finansman Paketi ve Ekonomi Değer Kredi Paketi'ni özellikle reel sektörün finansman ihtiyacının karşılanması bakımından önemli bulduklarını söyledi.
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) tarafından taksit sayısının artırılmasına da değinen Avdagiç, bu sayede iç talebin canlanacağını bildirdi.
Avdagiç, "Bunlar, piyasayı hareketlendirecek çok değerli kararlar. İnşallah, finansman sağlayan paketlerle birleşince, ekonomi için önemli bir sinerji oluşturacaklardır." diye konuştu.
Finansingundemi.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.finansingundemi.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.finansingundemi.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur. BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.