Ataköy'de konutlar ne olacak?
Ataköy'de yüksek binalara bilirkişiden kötü haber geldi
Ataköy sahilinde 76 metreye kadar yükselecek 20-25 blokla ilgili kıyı kenar çizgisinin yeniden tespiti davasında bilirkişi, çizginin yanlış tespit edildiği ve karaya doğru daha içeriden geçmesi gerektiği yönünde görüş bildirdi.Hürriyet'in haberine göre, mahkeme rapora uyarsa kıyı kenar çizgisi yeniden belirlenip karaya doğru ötelenecek, yapılaşma alanı daralacak.Cumhuriyetin ilk toplu konut projesi olarak 50. yılına giren Ataköy’ün TOKİ tarafından satışa çıkarılan sahiliyle ilgili davada bilirkişi çarpıcı bir rapor hazırladı. Ataköy sahilinde şimdilik 12’si için ruhsat verilen, 76 metreye kadar yükselecek 20-25 blokla ilgili bozulacak siluete ve betona karşı Ataköylülerin yürüttüğü kampanya sürerken, kıyı kenar çizgisinin yeniden tespiti davasında bilirkişi, çizginin yanlış tespit edildiği ve karaya doğru daha içeriden geçmesi gerektiği yönünde görüş bildirdi. Mahkeme rapora uyarsa kıyı kenar çizgisi yeniden belirlenip karaya doğru ötelenecek, yapılaşma alanı daralacak.
İMAR İZNİ YARIYA İNMELİ
Kıyı Kanunu gereği deniz kumsalının karayla birleştiği kıya kenar çizgisinden 50 metre kara yönüne kadar kalıcı yapı yapılamıyor. Davacı Ataköy 1. Kısım Koruma ve Güzelleştirme Derneği’nin başlattığı Başbakan’a mektup kampanyası sürerken, Mimarlar Odası Bakırköy Şube Başkanı Ali Hacıalioğlu, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın geçen yıl sahilde 76 metreye ulaşan kule imar izninin yarıya indirileceği sözünü uygulamaya çağırdı.
ÖZEL YASA LAZIM
İstanbul 9’uncu İdare Mahkemesi’nde Ataköy 1. Kısım Koruma ve Güzelleştirme Derneği’nin İstanbul Valiliği aleyhine açtığı davada mahkeme Jeoloji Mühendisi Prof. Dr. Şükrü Ersoy, Yüksek Mimar Yrd. Doç. M. Ali Kılıç ve Harita Mühendisi Mehmet Ballı’yı bilirkişi tayin etti. Keşif yapan heyet 12 sayfalık bilirkişi raporu düzenledi. Raporda, “İstanbul’un en değerli yerleri haline gelen bu sahil şeridi için belki de buraya özgü, özel yasaların çıkarılmasıyla (rant) sorunun üstesinden gelinebileceği kanaatini taşıyoruz” denildi. Raporun sonuç bölümünde şu tespit yapıldı:
DOLDURMA DEĞİŞTİRMEZ
“Belirlenen bu çizginin yeri(nin), sondaj verilerine dayalı rapora göre bilimsel verilere dayanmadığı gözlenmiş olup, asıl kıyı kenar çizgisinin mevcuttan daha ötede ve kara içine doğru olduğu kanaatine varılmıştır. Bu bakımdan mevcut kıyı kenar çizgisinin ilgili Bakanlık komisyonlarınca bilimsel yöntemlere göre yeniden çizilmesi gerekmektedir. 3621 sayılı Kıyı Kanunu’nun 4. maddesine göre kıyı kenar çizgisinin, ‘doldurma suretiyle arazi elde edilmesi halinde de değiştirilemeyeceği’ hususu gayet açıktır. Bu maddeden yola çıkarsak kıyılar ancak kıyı kenar çizgisinden sonraki kısmı itibariyle kullanılabilir.”
Sahil şeridi için 8 ihale düzenlendi
ATAKÖY sahili, Eminönü’nden Avcılar’a uzanan kıyı şeridindeki tek doğal kıyı. Emlakbank ve TOKİ arasındaki 14 Aralık 2001 tarihli protokolle toplam 412.000 metrekarelik Ataköy sahil şeridi TOKİ’ye devredildi. Başta 124 bin 980 metrekare büyüklüğündeki 59/2 parsel ile 287 bin 716 metrekare büyüklüğündeki 564/151 olmak üzere iki parselden oluşmaktaydı. Turizm alanı ilan edilen yer için otel, AVM, akaryakıt istasyonu, rezidans vb. fonksiyonlar tanımlanmış, bina yüksekliği 72 metre olarak belirlenmişti. TOKİ sahili satmak için bugüne dek 8 ihale düzenledi.
· Galleria, Sheraton, Dünya Göz’ün bulunduğu alanı ilk kez 4 Eylül 2008’de ‘mevcut binaları ve 100.000 metrekareye yakın ek inşaat imkanı’ duyurusuyla ihale etti, satamadı.
· 23 Eylül 2008’de bu kez sahilin 249 bin 980 metrekarelik Ataköy Konakları ve 2. Kısım önündeki alanı, “Kıymetli Arsa” ilanıyla ve 650 milyon TL muhammen bedelle satışa çıkardı, SİNPAŞ’a 850 milyona sattı.
· TOKİ 19 Ağustos 2009’da yeni 158-161-162 parselleri, metrekaresi 5 bin 500 liradan satmak, 160 parseli yıllık 6 milyon liradan 49 yıllığına kiralamak için ihaleye gitti. İstanbul 5. İdare Mahkemesi ihaleyi iptal etti.
· İhale 19 Kasım 2009’da yapılmak üzere ilan edildi, ertelendi. Aynı arsalar bu kez 9 Aralık 2009’da ihaleye çıktı ve 11.950 metrekarelik 158 parseli, ihaleye tek başına katılan Bosphorus 65 milyon 750 bin liraya aldı.
. TOKİ 28 Nisan 2010’daki ihalede ise sadece 59 bin 799 metrekarelik alana sahip Baruthane binalarının yer aldığı 160 parseli metrekaresi 8 bin liraya, 49 yıllığına kiralamak istedi, sonuç alamadı.
· TOKİ aynı parseli 6 milyon liraya indirip 26 Mayıs 2010’da ihaleye gitti, kiralayamadı. 8. ihalede 160 parseli 6 milyon liraya kiraladı. 161 ve 162 parselleri kâr paylaşımı usulüyle ihaleye çıkarıp Özyazıcı-Karadeniz Örme’ye verdi.
Kıyı kenar çizgisi nedir?
KIYI Çizgisi; deniz, tabi ve suni göl ve akarsularda taşkın durumu dışında, suyun karaya değdiği noktalardan oluşur. Kıyı kenar çizgisi deniz, tabi ve suni göl ve akarsularda kıyı çizgisinden sonraki kara yönünde su hareketlerinin oluşturduğu kumluk, çakıllık, kayalık, taşlık, sazlık, bataklık vb. alanların doğal sınırını oluşturur. Kıyı; Kıyı çizgisi ile kıyı kenar çizgisi arasında kalan bölümdür.
50 metre uzaklaşıp öyle yapılmalı
MİMARLAR Odası yöneticisi Ali Hacıalioğlu, sahildeki yapılaşmayı durdurmak için kıyı kenar çizgisinin yanlış tespit edildiğini tespit edip dava açan Ataköy 1. Kısım Derneği’nin davasına müdahil olduklarını belirterek şunları söyledi: “Şu anki kıyı kenar çizgisi, denizin karaya vurduğu yer olarak çizilmiş, oysa kıyı çok daha geride. Kıyı Kanunu’nun 4. maddesine göre kıyı kenar çizgisi içinde yapı yapılamaz. 50 metre uzaklaşıp öyle yapacaksın. İnşaatların sondaj raporlarında deniz kumlarının çıktığı yazıyor. Sondajlarda, 10-15 metre kesitinde deniz kumu olduğu ortaya çıkıyor. Konaklara gidildiğinde sahil yolunun arkasına dek uzanıyor kum bölgesi. Bilirkişi raporu yeni çıktı.”
İstanbul’un son sahili kampanyası
ATAKÖY 1. Kısım Koruma ve Güzelleştirme Derneği, İstanbul’un son sahilinin korunması için Başbakanlığa mektup kampanyası başlattı. Mektup şöyle: “Sn. Başbakan son beyanatında yüksek yapılanmaya karşı olduğunu, yeşilin korunması gerektiğini ifade etmişti. Bu görüşleri destekliyoruz. Tarihi yarımadanın batı uzantısını, Ataköy mahallesi oluşturur. Bu mahalle, demokrat parti döneminin uluslararası mimari literatüre geçen, planlı örnek projesidir. Mahallenin doğal kıyısı ise bu projenin ruhu ve kuruluş sebebidir. Ataköy’ün yeşil alanlarını ya da kıyısını, asıl projesine aykırı olarak betonlaştırmak, denizle kara arasına duvar örmek sadece bu örnek mirası tahrip etmekle kalmaz, geri dönüşü olmayan çevre zararlarına ve binlerce insanı ilgilendiren sağlık sorunlarına neden olur. Unutulmamalıdır ki, İstanbul’un Ataköy kıyısındaki bu eşsiz doğal mirasının, rant uğruna tahrip edilmesinin vebali de büyüktür.”