'Aşı olmayana iş yok' politikası Avrupa’da uygulanamaz

FINANSGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ

Aşılar artık Kovid kaynaklı kısıtlamaları sona erdirmede en önemli savaş alanı ve bazı ABD şirketleri sert bir tutum sergilemeyi tercih ediyor. Geçen Ekim ayında aşı olmayan çalışanlarını işten çıkaracağını açıklayan ilk büyük banka olan Citigroup olmuştu. Finansgundem.com’un derlediği bilgilere göre geçen hafta bankadan yapılan açıklamada Cuma gününe kadar çalışanların aşı şartlarına uymak zorunda oldukları aksi takdirde Ocak ayı sonuna kadar işten çıkarılacakları belirtildi.

Avrupa'da ise bu karar kulağa şok edici geliyor. Bloomberg International yazarı Paul J. Davies’e göre Citi aynı kararları Londra veya Dublin’deki çalışanlarına uygulayamaz. Zira kişisel gizlilik ve veri koruma konusunda bu ülkelerde daha katı kurallar var ve bu durum şirketlerin Avrupa’da çok daha dikkatli davranması anlamına geliyor.

Birçok ülkedeki işverenler çalışanlara aşı olup olmadıklarını sorabilir. Ancak işçilik ve istihdam konusunda uzmanlaşmış bir hukuk firması olan Littler Mendelson'a göre personel genellikle cevap vermek zorunda değildir. Bu sebeplerden ötürü Avrupa’daki şirketler de aşı politikaları oluşturma konusunda temkinli davranıyor.

Hukuk firması Littler’ın yaptığı bir araştırmaya göre ABD’de tüm ölçeklerdeki işletmelerin sadece %9’unda personelin aşı olması konusunda bir teşvik politikası bulunmuyor. Avrupa’da ise şirketlerin yalnızca %24’ünde bir aşılama teşvik politikası yürütüyor.

Aşı politikalarının Avrupalı şirketlerde maliyetleri artırdığına veya aşı karşıtı yetenekleri kendi taraflarına çektiklerine dair herhangi bir işaret de bulunmuyor.

Ancak Avrupalı şirketler de kısıtlamaların neden olduğu sıkıntılardan kurtulmak istiyor. Söz konusu şirketler de personeller hasta olduğunda veya izole edilmeleri gerektiğinde eksik iş maliyetlerinden zarar görüyor. Bu sebeple maliyetleri düşürmeye çalışan şirketlerin bazıları personelini kızdırabiliyor. İngiliz market zinciri Wm Morrison Supermarkets, aşılamayı reddeden çalışanların hasta olsalar dahi izole etmek zorunda kaldıklarında maaşlarını azaltma planları nedeniyle personelin tepkisini çekti.

Şikayetlerden birinde bu tavrın şirketlerin personelin yaşam tarzı, seçimleri veya davranışları üzerinde karar vermesinin yolunu açabileceğine dikkat çekildi. Söz konusu şikayette sigara içenlerin veya alkol tüketenlerin dikkat etmesi gerektiğine işaret edildi.

Ancak Davies bulaşıcı hastalıkların bir farkı olduğunu söylüyor. Zira sigara içen bir çalışan dışarıda içmeyi kabul etmediği takdirde sadece kendisini değil tüm çalışanları tehlikeye atar. Tüm şirketler de çalışanları için güvenli bir çalışma ortamı ve müşteriler için güvenli tesisler sağlamakla yükümlüdür.

Finans yazarı Kovid aşılarının sosyal bir konu olduğuna belirtiyor. Davies kendisinin de toplumdaki bir başkası virüse maruz kalma olasılığı azalsın diye aşı olduğunu söyledi. Bu bağlamda finans yazarı aşıların zorunlu olması kararını sadece devletlerin alabileceğini düşünüyor. Avusturya böyle bir karar aldı. Diğer ülkeler de bu kararı tartışıyor veya kamu çalışanları ya da sağlık çalışanları için zorunlu aşı düzenlemeleri uyguluyor.

Ancak aşılanmayanlara yönelik baskılar da işe yarayabiliyor. Fransa geçen yıl aşı yaptırmayanlar için hayatı daha sıkıcı hale getirerek aşılanma oranlarını artırdı. Avrupa ülkesi barlara veya restoranlara girmek için aşı kartı veya negatif test sonucu zorunluluğu getirdi. Bu düzenlemeler birçok aşı karşıtının pozisyonlarını korumakta çok da istekli olmadığını gösterdi. İngiltere de geçen ay gece kulüpleri, stadyumlar ve diğer büyük etkinlikler için bu türden kurallar getirdi.

Davies bu dolaylı yaklaşımın şirketler için de çalışacağını belirtiyor. Zira şirketler başkalarını tehlikeye atan bireyleri ofislerden, fabrikalardan veya dükkanlardan uzaklaştırma hakkına sahipler.

Davies, “Eğer görevinizi kurum içerisinde olmadan da yerine getirebiliyorsanız ancak işvereniniz sizi orada istiyorsa bu farklı bir tartışma konusu. Eğer iş arkadaşlarınızla aynı alanda çalışmak istiyorsanız veya çalışmanız gerekiyorsa ve onlar için bir risk oluşturuyorsanız gerçekten de bunu yapmamalısınız. Bu bir miktar sigara içmek gibi: İnsanlar kendi sağlıklarına zarar veren seçimler yapmakta özgürler. Ama başkalarının da bu seçimlere katlanmalarını beklemeye hakları yok” açıklamasında bulundu.

Bu noktada Davies şirketlerin sistemin çalışabilir durumda olduğundan emin olması ve çalışanlarını riske atmaması gerektiği konusunda uyarıyor. Ancak bu inceleme aşıların zorunlu olması anlamına da gelmiyor. Çalışanlardan negatif test sonucu, son aşılanma veya son enfeksiyon tarihlerini gösteren bir sağlık kartı istemek daha mantıklı bir yaklaşım olabilir. Meşru bir sebepten aşı muafiyeti olmayan bireyler de aşı olmayı reddetmek konusunda kararlıysa kendileri için günlük Kovid testi ödemesi yapabilirler.

Davies personele aşı olmamaları halinde iş bulamayacaklarını söylemenin bir şirketin yapması gerekenden daha büyük bir sorumluluk taşıdığını söyledi. Ancak finans yazarı diğer çalışanların sağılığını korumaya yardımcı olmayan bireylerin iş hakkı olmadığını söylemenin çok daha farklı olduğuna dikkat çekti. Zira çalışanlarının sağlığını korumak her şirketin görevleri arasında yer alıyor.

Citigroup aşı zorunluluğu getiriyor

Almanya'da yaklaşık 1800 kişiye tarihi geçmiş aşı uygulandı

Altında ayı piyasası mı geliyor?