Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...
Hisse | Fiyat | Değişim(%) | Piyasa Değeri |
---|
E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın dün yayınladığı genelgeyle corona virüsü aşısı olmayan işçilere haftada bir kez PCR testi zorunluluğu getirildi. 81 ile gönderilen genelgede “Covid-19 aşısı olmayan işçilerden 6 Eylül 2021 tarihi itibariyle zorunlu olarak haftada bir kez PCR testi yaptırmaları işyeri/işveren tarafından istenebilecek, test sonuçları gerekli işlemler yapılmak üzere işyerinde kayıt altında tutulacaktır” denildi.
Söz konusu zorunluluğun hukuki boyutunu, İstanbul Barosu Başkanı Mehmet Durakoğlu Sözcü'den Fahrettin Öztürk'e değerlendirdi.
“KİŞİLERİN AŞIYA ZORLANAMAYACAĞI KANISINDAYIM”
Kişilerin aşıya zorlanamayacağını ancak bu tür tedbirlerin alınmasını halk sağlığı açısından olumlu karşıladığını belirten Durakoğlu, “Kamu sağlığı açısından bu tür tedbirler alınabilir. Hukuksal olarak da mümkün. Ben 3 kez aşı oldum ama aşı olmayanların iş sözleşmelerinin feshedilmesinin anayasaya aykırı olduğunu, insan hakları sözleşmesine de aykırı olduğunu kanısındayım. İş kanununa göre geçerli fesih ya da haklı fesih her ikisi de olmaz. Yani sözleşme feshinin, iş kanununun haklı fesih dediği ya da geçerli fesih denilen fesih nedenlerinden birinin oluşmayacağı kanısındayım” dedi.
“KAMU SAĞLIĞI AÇISINDAN BAKTIĞINDA PCR İSTENEBİLİR”
3 kez aşı olmuş birisi olarak zorunlu aşıya insanların itilemeyeceğini ifade eden Durakoğlu, bununla ilgili geçmişte Anayasa Mahkemesinin de kararı bulunduğunu belirterek şöyle devam etti:
- İtilemez şeklinde değil ama zorunlu aşının yapılabilmesi için mutlaka bir yasa çıkarılması gerektiği noktasında bir kararı var. Türkiye eğer işin başında, mesela Avusturya gibi bir kovid yasası çıkarmış olsa ve oradan bir yetki alarak bu önlemleri düzenliyor olsa, bütün bunları başka bir şekilde tartışabilirdik. Ama şimdi elinde bir yasası olmayan Türkiye'den bahsediyoruz. Böyle bir ülkede genelgelerle, şunlarla bunlarla insanlar aşıya zorlanıyor, PCR'a zorlanıyor, zorlanamaz. Ama kamu sağlığı denilen bir kavram var. Bu kavram açısından baktığında PCR istenebilir. Bu, artık kamu sağlığıyla ilgili bir şey. Kendi sağlık koşullarını düzenleyen bir kamudan bahsediyoruz demektir.
- Bir kimse için ceza öngörülüyorsa, o ceza vergi cezası da olsa, para cezası da olsa kanunsuz olmaz. Dolayısıyla bu konuda bir kanuni güncelleme olmadığı için bir cezanın olup olmayacağı noktasındaki ihtilafa katılırım. Yani böyle bir tartışmanın yapılması gerekir. Ama hıfzıssıhha kanununda, özellikle kamu tarafından bu anlamda konulan yasaklara uyulmaması halinde, mesela sokağa çıkma yasağı gibi yasaklara uyulmaması halinde kabahatler kanunu çerçevesinde bir parayla cezalandırılması öngörülüyor. Bu muhtemelen oraya yaslandıracaklardır. Kamu tarafından konulan yasaklara aykırılık gibi. Sırf bu genelgeyle aşı olmayan çalışanın iş yerine alınmama durumu olabilir ancak işten çıkarılamaz.
“HAKSIZ VE HUKUKSUZ”
Durakoğlu, işçiyi sırf aşı olmadığı için işinden atabilmek için işverenlerin bir bölümünün geçerli fesih arayışında olduğunu belirterek şu tespiti yaptı:
- Yarın işçi, ‘Benim sözleşmemi aşı olmadığım için feshettiler. Beni de işten çıkardılar' diye kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ya da işe iade davası açtığında, mahkemeye şunu söyleyecek işveren, ‘Ben bu adamı işte tutabilmek için elimden gelen her şeyi yaptım. Aşı olmadı saygı duydum. ‘Git o zaman PCR testi yap' dedim, onu da getirmedi bana. Aşı olması için kendisine bir maaş ikramiye verdim, buna rağmen aşı olmadı. Artık benim yapacak bir şeyim yoktu. O nedenle bu sözleşmeyi feshettim.
- Şimdi bu teori güçleniyorsa eğer, bu teoriyi uygulamaya geçirdilerse eğer bu çok tehlikeli bir durum. Bütün bu talepler, bu nedenle yapılıyorsa bunlar tümüyle haksız ve tümüyle hukuksuz.
Finansingundemi.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.finansingundemi.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.finansingundemi.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur. BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.