Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...
Hisse | Fiyat | Değişim(%) | Piyasa Değeri |
---|
E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.
FINANSGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ
Küresel ekonomi ile ilgili endişeler tek bir soruya kilitlendi: ABD Merkez Bankası (FED) politika faizlerini yüksek tutması bir şeylerin kırılmasına sebep olacak mı?
Bu soru borsalar için oldukça kritik. Zira bazı yatırımcılar 2008’deki Küresel Finans Krizi’ne bakarak bankacılık sisteminde ‘bir şeylerin’ kırılmasını hatırlıyor ve bahsedilen kırılma ise küresel ekonomideki çöküşü ifade ediyor.
Bugün içerisinde olduğumuz ekonomi ise böyle bir durumda değil. Küresel piyasaların mevcut durumu ise farklı sebeplerden kaynaklanıyor. Bu da önümüzdeki süreçteki potansiyel krizlerin 2009’dan farklı olacağı anlamına geliyor.
Ivestorplace’in haberinde 2008 Küresel Finans Krizi ile günümüz arasındaki farklara dikkat çekildi:
Borsalardaki balon piyasaları anormal derecedeki parasal genişlemelerin bir sonucudur. Ekonomi veya yatırım sistemine sermaye seli akar ve geleneksel dinamikleri çarpıtır. Piyasalardaki ağırlık dayanılmaz hale gelir ve sonunda bir şeyler kırılır.
2008 Küresel Finans Krizi sonucu 2009’daki piyasa çöküşü ABD konut piyasasındaki boğa piyasasını ve çöküşü körükleyen özel kredilerden kaynaklanıyordu. Özel sektör konut piyasasındaki patlamayı adeta sömürmeye çalıştı ve aşırı riskli kaldıraçlı işlemler ekonomik çöküşe giden yolu hazırladı.
Kaldıraçların ağırlığı dayanılmaz hale geldiğinde ise şiddetli bir ekonomik kırılma yaşandı. Krizin etkileri neredeyse küresel bankacılık sistemini çökertecek nitelikteydi.
Inverstorplace’in haberine göre her ne kadar ABD’deki bölgesel bankalar ticari gayrimenkulleri nedeniyle hassas bir konumda gözükse de günümüzde risklerin had safhaya ulaştığı yer emlak sektörü değil.
Asıl risklerin nerede olduğuna ulaşabilmek içinse bugünün ekonomisinde parasal genişlemenin nereden körüklendiğini incelemek gerekiyor.
2007-2008 krizi sırasında parasal genişleme özel sektör kredilerinden geliyordu. Bugünse farklı bir kaynak piyasalara para pompalıyor: Küresel hükümet harcamaları.
Kovid-19 pandemisinin ardından hükümetler finansal piyasaları trilyonlarca dolarlık sermaye akışıyla şişirdi ve küresel para arzını tarihi seviyelere çıkardı. ABD’deki hükümet harcamaları ise pandemiden bu yana çok fazla yavaşlamış gözükmüyor.
ABD Başkanı Joe Biden 2025 mali yılı için yaklaşık 7,3 trilyon dolarlık hükümet harcaması önerdi. Bu rakam ABD’nin gayrisafi yurtiçi hasılasının %24,8’i anlamına geliyor. Habere göre, bu bütçe ABD tarihinin şimdiye kadarki en büyük hükümet harcaması anlamına gelecek ve Kovid dönemi seviyeleri bile aşılacak. Diğer bir deyişle ABD ekonomisi 2. Dünya Savaşı da dahil olmak üzere tarihindeki en büyük hükümet harcamasını gerçekleştirmeye hazırlanıyor olabilir.
Özel sektör kredileri gayrisafi yurtiçi hasılaya göre çok fazla büyüdüğünde tehlikeli bir kredi krizi yaşanır. Hükümet harcamalarının GSYİH’ya göre çok fazla büyümesiyle ne olacağını ise henüz kimse bilmiyor. Yine de tarih konuyla ilgili bazı ipuçları sağlayabilir:
Tarihçi Niall Ferguson borçların faiz ödemeleri için savunmadan daha fazla harcama yapan herhangi bir büyük gücün çok uzun süre büyük kalamayacağını belirtiyor. Ferguson örnek olarak İspanya’daki Habsburg Hanedanlığı’nı, Fransa Krallığını, Osmanlı İmparatorluğu’nu ve Britanya İmparatorluğu’nu gösterdi. Ünlü tarihçiye göre bu yıldan itibaren ABD’nin büyük güç olma yetisi de ciddi bir sınava tâbî olacak.
ABD Kongresi Bütçe Ofisi Amerikan federal hükümetinin bu yıl faiz ödemeleri için 892 milyar dolar harcayacağını ve bu rakamın savunma harcamalarını aşacağını öngörüyor.
ABD’nin küresel büyük güç olarak tarih sahnesinde yükselmesi II. Dünya Savaşı sonrasında gerçekleşti. Diğer bir deyişle Roma İmparatorluğu’nun 1000 yıllık iktidarıyla karşılaştırıldığında oldukça ABD çok kısa bir süredir büyük güç konumunda.
Ancak Roma’nın çöküşünü de birçok faktörün yanında aşırı hükümet harcamaları körükledi. Borç finansmanı para biriminin değer kaybetmesine yol açtı. Dolayısıyla yüksek enflasyon, ekonomik istikrarsızlık Roma İmparatorluğu’nun savunma yetisinin zayıflamasına sebep oldu.
Beşinci yüzyıla gelindiğinde ise Roma İmparatorluğu artık Germen barbarlar karşısında savunma yapamaz hale geldi ve Roma’nın düşüşü başladı.
Mali sorumsuzluk modeli Roma İmparatorluğu gibi güçlü bir ulusu dahi zayıflattı. Seferlerin ve keşiflerin devasalığı ve Roma’nın küresel hakimiyetin sona ermesine yol açan muazzam borç finansmanları ve yüksek vergilendirmeler gerektiriyordu.
Benzeri bir model Fransa’da da görülüyor. Aşırı hükümet harcamaları ve yüksek vergiler temerrütlere, servet eşitsizliğine ve nihayetinde ‘Ekmek yoksa pasta yesinler’ noktasına gelinmesine ve Fransız Devrimi’ne yol açtı.
Çin’deki Qing Hanedanlığı da kısmen aşırı harcamalar ve borçlanma nedeniyle çöktü.
Britanya İmparatorluğu’nda ise geniş bir coğrafyadaki sömürgeler, imparatorluğun ekonomik güçlerinin azalmasına ve sonunda İngiltere Sterlini’ni ezecek seviyeye gelen muazzam borç harcamalarına sebep oldu.
Investorplace’in haberinde aşırı hükümet harcamaları sonucu Amerika Birleşik Devletleri’ni de benzeri bir sonun bekliyor olabileceği belirtiliyor.
ABD'de yeni konut satışları 6 ayın en düşük seviyesinde
ABD borsaları güne nasıl başladı?
Biden'dan yüzbinlerce göçmeni ilgilendirecek karar!
Amerika çökerse kına yakın dünya çöker dinin ticaretini yapan dinci yobaz ilkel ne kadar insanlık düşmanı mikrop pislik lanetli insanlar toplumlar ülkeler varsa ortaya çıkar kan gövdeyi götürür olan huzurda biter
Finansingundemi.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.finansingundemi.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.finansingundemi.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur. BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.