Adnan Memiş'in iğne oyası merakı

Adnan Memiş, Garanti Bankası'nın eski Genel Müdür Yardımcılarından. Uzun yıllar bankacılık yaptıktan sonra 2015 Eylül itibarı ile Garanti Bankası'ndan ayrılmıştı. Memiş, Ocak ayında Raya Danışmanlık ismiyle yeni bir şirket kuruluşu yapmış. Şirketin ofisi ise Nişantaşı'nın ünlü alışveriş mekanı Abdi ipek Caddesi'nde tutulmuş. Memiş bankacılıkla ilgisi olmayan işlerde faaliyet göstermek istiyormuş. Memiş işleri dışında yaptığı bir hobi ortaya çıktı. Adnan Memiş iğne oyası biriktiriyormuş. Yaklaşık 10 senedir iğne oyası koleksiyonu yapıyormuş.  Kapalıçarşı ve Mısır çarşısında dolaşmayı seven Memiş, 2007 yılında iğne oyası ile tanışmış. Diğer bir deyişle iğne oyasını ilk kez tülbentten ayrı görünce çok etkilenmiş. Memiş, dekorasyona olan merakı ile bunu bir yerde kullanırım diyerek satın almaya başlamış ve aldıkça da elindeki malzeme çoğalmış. Hatta bu kapsamda bazı koleksiyonları da devir almış.

Bunların hepsini çok büyük özenle seçiyormuş. Memiş'in bu alandaki bilinilirliği giderek arttığı için kışın biriktiren toplayıcılar yazın kendisine iğne oyası getiriyormuş. Kendisi de onların içinden koleksiyona uygun olanları ayırıp alıyormuş. Bazen bir tane, bazen iki tane bazen ise tamamını...

Adnan Memiş, Türkiye'nin tanıtımı için çok önemli bir materyel olarak gördüğü bu iğne oyalarını bir sergiye çevirmek istiyormuş. Bunun bir yaşlı ürünü değil bilakis gençler için moda tasarımı olarak yer alması gerektiğini düşündüğü için sergi açma hazırlıkları içindeymiş. Bugünlerde sergiyi desteklemek amacı ile bir kitap ve belgesel hazırlığı yapılıyormuş. Son 1.5 yıldır sanat tarihi, moda tasarımı gibi alanlarda uzman ciddi bir ekiple kitap için çalışıyormuş. Kitabın dünyanın en önemli kitap evlerinde yer alması hedefleniyormuş. Bu alanda bir belgesel olmadığı için de geçtiğimiz yaz başından itibaren Bursa, Kütahya, Aydın, Nallıhan, Kastamonu ve Tokat gibi iğne oyası konusunda ünlü yörelerde sünnetlerde, düğünlerde çekimler yapılmış. Bunların şu anda stüdyo çalışmaları sürüyormuş. Amaç belgeselin dünyanın önde gelen televizyonlarında yayınlanması olduğu için çalışmalar büyük bir titizlikle devam ediyormuş.

Ancak anlaşılan sergi süreci biraz daha zaman alacak çünkü teknolojinin tüm imkanlarını kullanarak mobil bir sergi oluşturulması planlanıyormuş. (PARA DERGİSİ)