Ekonomik krizden çıkmak için mücadele eden Yunanistan'ın solcu Başbakanı Aleksis Çipras, kreditörlerin taleplerine pazar günkü referandumda farklı şekilde 'hayır' çıkmasına rağmen neden Euro Bölgesi'ne acı reçeteyi barındıran paketi sundu? Uğur Gürses, Hürriyet'teki yazısında bu sorunun yanıtını verdi.
İşte Gürses'in o yazısı:
Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras politik bir kumar oynadı ve fazlasıyla kaybetti. Yunanistan, referandumda reddettiği anlaşmanın karbon kopyasını bir hafta sonra kreditörlere teslim etti. Referandumdaki ‘hayır’ sonrası, ‘tribünlerin sıcaklığı’ ile Çipras’ın manevrasını ‘halkların zaferi’, ‘Merkel dağıldı’, ‘Şimdi Merkel’in sorunu’ olarak adlandırmak mümkündü. Ancak, aldığı referandum kararı ve sonucu ne kadar anlamlı ve değerli olursa olsun, pratikte Çipras’ın ya yeni bir felaketin eşiğinde, ya da ‘U dönüşünün’ eşiğinde olduğu en baştan belli idi. Başbakan Çipras, referandum sonrasında yapılan Euro Bölgesi liderler toplantısına girerken masada çekilen görüntülerde, kahkaha atarken güvenli biçimde fotoğraflanmıştı. İki sıra sağında oturan Merkel’in yüzünde ise ‘’son gülen iyi güler’ ifadesi vardı.
DAYATILANLARLA AYNI
O toplantıda, borç silmenin olmayacağı ve de referandumun AB açısından hiçbir şeyi değiştirmeyeceği, Troyka’nın Yunanistan’ın önüne koyduğu ve Çipras’ın referanduma götürdüğü metnin ötesinde bir anlaşma teklifini Yunanistan’ın getirmesi gerektiği söylenmişti. Aksi halde Euro dışına atılacaktı. İşte o merakla beklenen anlaşma Perşembe akşam saatlerinde Troyka’ya Yunanistan tarafından iletildi. Aynı zamanda da, Yunan parlamentosuna sunuldu. Bu anlaşma teklifi ile Avrupa İstikrar Mekanizması’ndan (ESM) mali yardım talebinde bulunuldu. Dün sabah bu anlaşmanın maddeleri yayımlandığında da görüldü ki; Yunanistan’ın sunduğu bu teklif, Troyka’nın Yunanistan’a dayattığı teklifle aynı idi. Sıralaması aynı, cümleler, paragraflar hepsi. En baştaki gibi, bu yıl GSYH’nın yüzde 1’den başlayarak 2018’de yüzde 3.5’i kadar
faiz dışı fazla hedefi konulmuş. Bu, milli gelir düşerse nominal olarak daha çok fazla sağlaması, kemer sıkması demek. Yunanistan hükümeti, sadece birkaç ilave madde eklemiş o kadar. Eklenen maddelerde 5 metreden büyük yatlara ilave vergi gibi ‘bakın zenginlerden de vergi alıyoruz’ rötuşları yapılırken, önceki anlaşmadan daha fazla bir gelir artırıcı, masraf kısıcı paket olduğu gözleniyordu.
KAOTİK SARSINTI
Peki, ne oldu da, Yunan hükümeti halkın reddettiği anlaşmanın karbon kopyasını AB Komisyonu’na yardım talebi ile iletti? Gayet basit; ‘çarşı karıştı’; bankaları ve ekonomi felç oldu. Emeklilere ödeyecek nakit bile kalmadı. Referandum sonrasında AB liderlerinin taviz vereceğine dönük Yunan iktidarının beklentisi şaştı. Özellikle Euro Bölgesi liderler zirvesinde, Çipras’a da anlatılmış olmalı. Yunan ekonomisinin bu anlaşma olmadan Euro’dan çıkışla yüz yüze kaldığı birkaç günde anlaşıldı. Euro’dan çıkışın bile ekonomide yeni bir kaotik sarsıntı olmadan geçilemeyeceği belirginleşti. Yunan Çalışma Bakanı Skourletis “Euro Bölgesi’ndeki güç dengesi kapitülasyonu kaçınılmaz kıldı. Hedeflerimize daha uygun bir zamanda ulaşacağız’ diyordu. Bu programla Yunanistan IMF’nin de hesapladığı gibi üç yıllık kabaca 53 milyar Euro’luk bir paketle işini görebilecek.
GÖZLERİ DOLDU
Başbakan Çipras dün önce lideri olduğu SYRİZA’daki tepkilerin nabzını ölçtü. Çipras, kapalı kapılan ardında yapılan SYRİZA Parlamento Grubu’nda gözleri dolarak “Ya hep beraber devam edeceğiz ya da hep beraber çekip gideceğiz. Halktan aldığımız talimat, Euro bölgesinden çıkmak değildir. Talimat iyi bir anlaşma sağlamaktır” dedi. Yeni Maliye Bakanı Efklidis Çakalotos ise “Uğraşıyoruz. Başka çaremiz yok” şeklinde konuştu.
AB-28 liderler zirvesi askıda
YUNAN teklifinin, 5 Temmuz’da reddedilen teklifin de ötesinde olmasıyla, yani U dönüşü ile Troyka’nın koşullarının kabulünün ortaya çıkmasıyla pazar günü için planlanan en geniş katılımlı AB-28 liderler zirvesi şimdilik askıda. Bu zirve, bir nevi ‘aba altından sopa’ niteliği taşıyordu; eğer Yunanistan Troyka’nın koşullarına uygun teklifle gelmezse muhtemelen Euro Bölgesi’nden dışlanacak, eurodan kovulacaktı. Şimdi bugünkü Euro Bölgesi Maliye Bakanları toplantısında karar verilecek. Eğer ‘tamam’ denilirse Yunanistan’la üçüncü kurtarma paketi anlaşmaya bağlanacak. Borcun da, gelecekteki borç ödemelerinin bugünkü değeri değişmeden yapılandırılması söz konusu olacak. Anlaşma sağlanırsa ki bu teklifte birkaç rötuş ile mümkün, özellikle Almanlar ‘evet’ derse Yunanistan sadece geçici olarak ‘direkten dönmüş ‘olacak.