Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...
Hisse | Fiyat | Değişim(%) | Piyasa Değeri |
---|
E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.
FINANSGUNDEM.COM - DIŞ HABERLER SERVİSİ
ABD ekonomisi rotasını yeni sanayi devrimine çevirmiş durumda. Uzmanlar, bu sürecin yeni bir tedarik zinciri ekonomisi yaratacağını ve bunun da gelir dağılımındaki adaletsizliği körükleyeceği görüşünde.
Finansgundem.com’un derlediği bilgilere göre, yeni sanayi devriminin, zenginlik uçurumunu daha da kötüleştireceği ve ABD ekonomisinde tedarik zinciri sorunlarını yeniden alevlendireceği düşünülüyor.
İki sanayi devrimi
Fortune’dan Xavier de Souza Briggs, Charisse Conanan Johnson ve Bruce Katz'ın analizine göre, ABD ekonomisi artık bir değil iki sanayi devriminden geçiyor. İlki dijital teknoloji, kablosuz geniş bant ve üretken yapay zeka tarafından yönlendirilirken; ikincisi, altyapı iyileştirmelerini, net sıfır emisyon geçişini ve bilgisayar çiplerinden elektrikli araçlara ve pillere kadar gelişmiş üretimin yurt içinde yeniden desteklenmesini kapsayan devasa kamu ve özel yatırımlarla destekleniyor.
Medya ve politika yapıcılar büyük şirketlerin konumu ve yatırım kararlarına odaklanıyor. Ancak devrim yalnızca Intel veya Siemens gibi büyük şirketlerle ilgili değil; aynı zamanda hükümete mal ve hizmet sağlayan binlerce küçük ve orta ölçekli işletmeyle veya devlet sözleşmeleri veya sübvansiyonları alan büyük firmalarla da ilgili. Bu, ‘yeni tedarik zinciri ekonomisi’ olarak adlandırılan şeyin vaadi ve mücadelesi anlamına geliyor.
Büyük firmalardan oluşan tanıdık bir kadro
Amerika'nın endüstriyel değişiminin sunduğu iş fırsatları hakkında çok şey söylenmesine rağmen, hayatta bir kez karşınıza çıkacak, bir sonraki ekonomiyi domine edecek sektörlerde farklı sahipliklere haiz yeni nesil dinamik ve başarılı küçük işletmeler kurma fırsatına çok az önem veriliyor.
Çok sayıda ve çeşitli küçük ve orta ölçekli işletmeyi kapsayacak olan 'enerji geçişi'ni ele almak konuyu doğru anlamayı sağlayabilir. Kamu ve özel sektör kuruluşları, şebeke ve iletim hattı modernizasyon projelerini ve elektrifikasyonu destekleyecek yeni güneş ve rüzgar santrallerini tamamlamak için yerel inşaat firmalarına başvuracak. Araç ve akü üreticileri, elektrikli araç üretimini desteklemek için tedarik zincirlerini kuruyor ve yeniden yapılandırıyor. Çok sayıda ticari, konut ve kamu binası, enerji verimliliği iyileştirmeleri gerektirecek. Bu değişimler gelecek yıllarda milyarlarca dolarlık iş fırsatları anlamına geliyor.
Yeni endüstriyel dönem, her büyüklükteki inşaat, tasarım, mühendislik ve teknoloji firmalarının yanı sıra yazılım ve diğer hizmet sektörlerini de kapsıyor. Ancak kamu altyapı projelerine, tanıdık bir grup büyük firma hakim oluyor. Sektör verilerine göre, 2022 yılında ulaştırma, enerji ve endüstriyel inşaat sektörlerindeki en büyük 20 müteahhitlik firması gelir bazında yüzde 56 ile yüzde 82 arasında pazar payı elde etmiş durumda. Adil olma meselesinin ötesinde, az sayıda büyük tedarikçiye olan bu aşırı bağımlılık, pandeminin de hatırlattığı gibi, ülke çapındaki hayati projeler için ek maliyetler ve gecikmeler de dahil olmak üzere uzun vadeli riskler doğuruyor.
Küçük işletmeler dışlanıyor
Piyasa güçleri ve benzeri görülmemiş federal harcamalar, her türden küçük işletmeyi, özellikle de Siyahi ve Hispaniklerin sahip olduğu işletmeleri büyütmek için kamu ve özel yatırımların kullanılmasına yeniden odaklanıyor. Ancak bu önemli hedefe ciddi ekonomik gerçekler ele alınmadan ulaşılamayacağı gözüküyor.
Kovid-19 salgını, yalnızca perakende veya konaklama sektörlerindekileri değil, küçük işletmeleri de yok etti. Tedarik zincirindeki aksaklıklar, malzeme ve iş gücü kıtlıkları ve enflasyonun ek maliyetleri nedeniyle küçük ve orta ölçekli inşaat ve imalat firmaları, pandemiye bağlı geçici önlemlerin ve mali kayıpların etkilerini hâlâ toparlamaya çalışıyor.
Pandemiden kaynaklı aksaklıklar ve kapanmalar işletme sahipliğindeki keskin ırksal eşitsizlikleri ise bir kez daha hatırlatıyor. Nüfus Sayımı Bürosu'na göre 2020'de Siyah ve Hispaniklerin sahip olduğu işveren firmaları tüm işveren firmalarının sırasıyla yalnızca yüzde 2 ve yüzde 8'ini temsil ediyordu. Azınlığa ait firmalar, büyük büyüme göstermesi öngörülen inşaat, imalat ve kamu hizmet sektörlerinde daha da az temsil ediliyor. Siyah firmalar özellikle az sayıda ve bu üç sektördeki tüm işveren firmaların yüzde 1'inden azını temsil ediyor.
Irksal uçurumlar
Ticari servetteki ırksal uçurumlar, her ne kadar geniş ve kalıcı olsa da, halihazırda gayrimenkul veya finansal yatırım sahipliğindeki farklardan çok daha büyük seyrediyor. Beyaz haneler, Siyah veya Hispanik hanelere göre yaklaşık bir düzine kat daha fazla gayrimenkul zenginliğine sahip bulunuyor; ancak özel işletme varlıklarında bu oran üç düzineden fazla bir zenginliğe karşılık geliyor. Tersine, fırsat açısından bakıldığında, girişimcisi olan Siyah haneler, girişimcisi olmayanlara göre on iki kat daha fazla servete sahip bulunuyor.
Bu devrimi doğru şekilde başarmak, Yüksek Mahkeme'nin yüksek öğrenimde olumlu ayrımcılığa ilişkin yakın tarihli kararı ve bunun ardından federal bölge mahkemesinin Temmuz ayında azınlıklara ait işletmelere hükümet sözleşmeleri rekabetinde yardımcı olmayı amaçlayan federal bir programı sınırlayan kararı ışığında daha da önemli hale geliyor.
Büyük bir 'tedarikçi hattı sorunu' bulunuyor. Yeni tedarik zinciri ekonomisi, amaca uygun sermayenin yanı sıra ciddi reformlar da gerektiriyor. Federal yatırımlar, her biri kendi anlaşılması zor kuralları, tanımları ve uygulamaları olan ve küçük işletmelere önemli yükler getiren, parçalanmış bir dizi kamu otoritesine ve kurumuna akıyor. Kamu kurumları ile iş odaları, finans kurumları ve firmaların büyümesine yardımcı olan girişimci destek grupları arasında işbirliği ise nadir gerçekleşiyor. Tedarikçi çeşitliliği çabaları geleneksel olarak iş kurma veya kapsayıcı büyüme yerine yasal uyumluluğa odaklanıyor. Finansal ürünler, azınlık ve kadın işletme sahiplerinin, zayıf sermaye rezervleri ve geleneksel teminat eksikliği gibi iyi belgelenmiş dezavantajlarına çözüm getiremiyor.
Tedarikçi hattı sorunu nasıl ele alınmalı?
Bu sorunu birçok açıdan ele almak gerekiyor. İlk olarak, küçük, yerel ve çeşitli işletmelerin mümkün olan maksimum ölçüde dahil edilmesini sağlamak için kamu satın alma ve sözleşmelerini her düzeyde dönüştürmek gerekiyor. Harvard Üniversitesi'ndeki Devlet Performans Laboratuvarı (Experts including the Government Performance Lab) ve Altyapıda Eşitlik Projesi (Equity in Infrastructure Project) dahil uzmanlar tam da bunu yapmak için çalışıyor. Benzer şekilde, adil sözleşmelerin önemi konusunda uzun süredir söz sahibi olan Ulusal Kent Birliği (National Urban League), Ulusal Siyahi Ticaret Odası (National Black Chamber of Commerce) ve Amerika Birleşik Devletleri Hispanik Ticaret Odası (United States Hispanic Chamber of Commerce) da öyle ve bu odaların daha fazla desteğe ihtiyaçları bulunuyor.
İkincisi, büyük özel şirketlerin tedarik zincirlerini incelemesi ve yerel kaynaklarını genişletmesi gerekiyor. İmalat şirketleri, tüm bölgeleri dönüştürebilecek projelere yüz milyarlarca dolar yatırım yapıyor ancak aynı zamanda küresel tedarikçi ilişkilerini de beraberinde getiriyor ve bu tedarik zincirleri henüz ABD'de yerel ekonomik kalkınmayla meşgul değiller.
Üçüncüsü, tüm bölgelerdeki küçük ve orta ölçekli işletmeleri desteklemek için yeni kamu-özel sektör ortaklıklarının kurulması gerekiyor. Böylece alıcılar, sermaye sağlayıcılar ve yerleşik küçük işletme geliştirme programları arasındaki parçalanma önemli ölçüde azaltılabilir.
San Antonio ve El Paso'dan Chicago ve Philadelphia'ya, Drexel Üniversitesi'ndeki Nowak Metro Finans Laboratuvarı, Aspen Enstitüsü'nün Latinler ve Toplum programı ve Next Street gibi gruplar ülke genelindeki pazarlarda bu tür ortaklıkların oluşturulmasını kolaylaştırıyor ve kurumsal alıcılar ve tedarikçiler için etkili pazarlar olarak çalışmalarını sağlamak için gereken dijital omurgaları ve diğer araçları geliştiriyor.
Dördüncüsü, küçük firmalara yönelik fırsatların kapsamını belirlemek ve özellikle hem yeni kurulan hem de büyüyen şirketler bakımından tedarikçiler için uygun sermaye olmak üzere yeni destek biçimlerini belirlemek için daha fazla analize ve finansmana ihtiyaç bulunuyor.
Finansman ve işbirliği
Yüksek faiz oranları ve yakın zamanda yaşanan banka çöküşleri, borç verenleri riske karşı daha isteksiz hale getirerek kredi sıkışıklığına katkıda bulundu; yani inşaat patlamasında ihtiyaç duyulan şeyin tam tersi. San Diego'da başlayan ve şu anda Chicago ve Dallas pazarlarında da faaliyet gösteren Founders First Capital Partners tarafından sağlanan tedarik zinciri finansmanı veya gelire dayalı finansman gibi ölçeklenebilir küçük firmalara uygun esnek finansal ürünler, daha fazla denemeye ve daha geniş çapta benimsenmeye ihtiyaç duyuyor.
Karşı karşıya kalınan zorunluluklar oldukça görünür düzeyde. Alıcı uygulamalarını daha kapsayıcı ve yenilikçi hale getirmenin yanı sıra, küçük ve orta ölçekli tedarikçilerin geliştirilmesi adına, son derece adil bir şekilde ve çok daha büyük ölçekte daha stratejik yatırımlar yapılması gerekiyor. Yeni bir zihniyetle desteklenen bu reform ise finansman ve işbirliği gerektiriyor.
ABD, yaklaşan bir tedarikçi hattı sorunuyla karşı karşıya ancak bununla mücadele etmenin çok büyük ekonomik ve sosyal getirileri olacak gibi gözüküyor. Bu yeni endüstriyel dönem, 1940'lardaki savaş zamanındaki ekonomik seferberlikten bu yana görülmemiş bir fırsat sunuyor ve kaybedecek zaman yok.
ABD'de imalat sanayi PMI beklentileri aştı
S&P: ABD'nin ekonomik büyümesi trendin altına düşecek
Bej Kitap'ta ekonomik büyüme vurgusu: Ilımlı seyrediyor
Enflasyon korkusu küçük sermayeli hisseleri yükseltti
Çip sektörüne 'yapay zeka' dopingi
Çip üreticisi Nvidia, Avrupa'da yatırıma hazırlanıyor
Finansingundemi.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.finansingundemi.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.finansingundemi.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur. BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.