Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...
Hisse | Fiyat | Değişim(%) | Piyasa Değeri |
---|
E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.
FINANSGUNDEM.COM - DIŞ HABERLER SERVİSİ
Fitch Ratings’in ABD hükümetinin kredi notunu düşürmesi sonrası oluşan küçümseyici tepkinin, sorunları açık etmek anlamına gelme ihtimali üzerinde duruluyor. Uzmanlar, finansal eğilimler ve bozuk siyasetin hafife alınmaması gerektiği noktasında hemfikir.
Finansgundem.com’un derlediği bilgilere göre, Fitch Ratings'in yakın zamanda ABD devlet borcunun notunu düşürmesine verilen tepki, duyurunun kendisinden daha açık edici bir nitelik taşıyordu. Bunun, ABD ekonomisinin dirençli yapısı hakkında endişelere neden olması pek de haksız bir ön kabul olarak değerlendirilmiyor.
Rotayı değiştirmek için sorunu fark etmek gerekir
Bloomberg’in haberine göre, Amerika’nın uzun vadeli mali durumuyla ilgili endişelere ve Washington'un siyasi işlevsizliğinin işleri daha da kötüleştirme riskine atıfta bulunan Fitch Ratings, ABD borcunu AAA'dan AA+'ya düşürdü. Bu hamle, orta yolcu bir üslupla ‘tuhaf’ ve ‘tamamen saçma’ olarak eleştirildi. Hazine Bakanı Janet Yellen resmi bir yanıtla bunu ‘keyfi’ ve 'modası geçmiş’ olarak nitelendirdi.
Doğru, ABD devlet borcuna ilişkin bu türden herhangi bir değerlendirmenin sağladığı iç görü ancak asgari düzeyde bir anlam taşıyabilir. Nasılsa yatırımcılar ve analistler, dünyanın en yaygın şekilde işlem gören varlıklarına ilişkin riskleri, kendileri yargılamak için ihtiyaç duydukları tüm verilere sahipler. Yeni derecelendirmenin önemli bir düzenleme etkisi de bulunmuyor ve tahvil piyasalarında neredeyse hiç kayıtlı değil. Peki olan şey neydi? Genel kanaat, olan bitenin, aslında Fitch’in yatırımcılara zaten bildiklerini söylemesi dışında başka bir anlama gelmediği yönünde.
Yine de, çok fazla protesto vakası varsa, notun düşürülmesine verilen tepkide bir bit yeniği aramak yerinde bir yaklaşım olabilir. Yellen’ın, yönetimin ‘mali sürdürülebilirliğe bağlı’ olduğunu iddia eden yorumları ise tamamen kayıtsızlığa dönüşmüş durumda. Fitch'in verdiği güvence, aslına bakılırsa daha az değil, daha fazla endişeye neden olmalı çünkü Fitch'in işaret ettiği sorunlar tam anlamıyla gerçek: “Şirket, 2025'e kadar ABD bütçe açığının, artan borç servisi yükü, artan sağlık hizmetleri maliyetleri, azalan Sosyal Güvenlik fonları gibi ülkedeki mali zorluklara rağmen çoğunlukla ele alınmıyor. Rotayı değiştirmek, sorunun ciddiyetini fark etmekle başlar.”
İyileşme geçici
Fitch'i eleştirenler, ABD’nin mali görünümünün son zamanlarda iyileştiğini söyleyerek not indiriminin neden şimdi yapıldığını soruyor. Gerçekten de Fitch'in kendi analizine göre, bunun daha önce olması gerekirdi. Ancak altta yatan sorunlar hiçbir şekilde çözülmedi. Son zamanlardaki iyileşme geçici olup, esasen yüksek enflasyonun borcun GSYİH'ya oranının paydası üzerindeki etkisinden kaynaklanıyor.
Mevcut politikada, bu oran, tarihsel olarak benzeri görülmemiş seviyelere ulaşma yolunda devam ediyor. Kongre Bütçe Ofisi, oranın 2033 yılına kadar yüzde 118'i aşmasını ve büyük bir politika değişikliği olmadığı takdirde artmaya devam etmesini bekliyor. En önemlisi, bu bozulma, tam da Washington'un sorunu ele alma konusundaki yetersizliği her zamankinden daha fazla yerleşirken oluyor.
ABD iflasa mı sürükleniyor?
Hiç kimse, en azından Fitch, ABD'nin yükümlülüklerinden caymak zorunda kalabileceğini düşünmüyor. Kötü görünüm, daha yüksek faiz oranları, daha yüksek vergiler ve daha düşük kamu harcamalarının bazı kombinasyonlarının habercisi niteliği taşıyor ancak bu kendi başına ABD'nin iflasa doğru gittiği anlamına gelmiyor. Bu tehlike, mali kriz, kutuplaşmış siyaset ve ülke liderlerinin ara sıra taktik amaçlarla gönüllü bir borç temerrüdüyle flört etme konusundaki şaşırtıcı istekliliğinin gelecekteki bir karışımı yüzünden ortaya çıkıyor.
Yellen, kendi kendine temerrüde düşme tehdidini ortadan kaldıran son borç tavanı anlaşmasını bu konuda yeterli güvence olarak görüyor gibi görünüyor. Ancak bunun böyle olması gerçekten de çok saçma gibi duruyor. Anlaşma, temel yetki reformlarını yani esas olarak Sosyal Güvenlik ve Medicare’ı masadan kaldırarak uzun vadeli mali görünümü ciddi şekilde kötüleştiriyor. Ve bütçe sürecini iyileştirmek için hiçbir anlam da ifade etmiyor. Bu zorluğun üstesinden gelmek, iddialı iki partili işbirliğini gerektiriyor. Şu anda ise bunu hayal etmek zor. Ve bu da, sorun düzelmeden önce daha da kötüleşebileceğini gösteriyor.
Kısacası, Fitch'in haklı olduğu birçok noktadan en önemlisi, bu sorunları kabul etmeye yönelik yaygın isteksizliğin, Fitch’in iddialarını kantılamaktan başka bir anlam ifade etmediği olarak görünüyor.
ABD ekonomisi büyüme serisi peşinde
JPMorgan, ABD ekonomisi için büyüme tahminini revize etti
Beyaz Saray'dan ABD ekonomisine ilişkin büyüme tahmini
ABD ekonomisi yüzde 2.4 büyüdü
Finansingundemi.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.finansingundemi.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.finansingundemi.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur. BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.