Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...
Hisse | Fiyat | Değişim(%) | Piyasa Değeri |
---|
E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.
Son dönemlerde Çinli otomotiv firmalarına getirilen kısıtlamaları sıkça duyuyoruz. Kendi otomotiv piyasasını Çinli markaların istilasından korumak isteyen ülkeler genelde daha yüksek vergi kozunu oynuyor.
Ancak Reuters’a bilgi veren üst düzey iki kaynağa göre ABD Ticaret Bakanlığı yeni bir adım atacak. Ülkedeki araçların içinde Çin tarafından üretilen yazılım ve donanım bulunmasını yasaklayacak.
Çinli şirketlerin ABD ulaşım altyapısı ve sürücüleri hakkında veri toplamasına ilişkin çekinceler ve geçtiğimiz günlerde Lübnan’da yaşanan patlamaların ardından ‘Ne kadar güvendeyiz?’ sorusu burada da öne çıkıyor.
Biden yönetimi, internet ve navigasyon sistemlerine bağlı araçların manipüle edilmesinden çekiniyor.
ABD, Çin’i ‘hasım’ belirledi
TRT Haber muhabiri Sertaç Aksan, bugüne kadar uluslararası markalarda üst düzey görevlerde bulunan ve otomotiv dünyasının yakından tanıdığı isimlerden Hakan Doğu'ya, ABD’nin iddia edildiği gibi Çinli firmalara yönelik bu adımı atmasının muhtemel yansımalarını sordu.
Hakan Doğu, ABD’nin Çin’i ‘hasım’ olarak belirlediğinin altını çiziyor ve daha önce telekomünikasyon sektöründe gördüğümüz Huawei örneği anımsatıyor. Ki bilindiği üzere ABD, ulusal güvenlik endişesiyle bu markaya yaptırımlar uygulamıştı. Çinli bazı firmaların ürettiği telekomünikasyon cihazlarının ve güvenlik kamerası sistemlerinin ithalatı ve bunların ABD'de satılması yasaklanmıştı.
“İsrail cehennemin kapılarını açtı”
Hakan Doğu bu yaşananların iki ülke arasındaki soğuk savaşın birer yansıması olduğunu anlatıp, bazı olayları hatırlatıyor. “İki ülke arasındaki gerilimin otomotiv sektörüne düşen ilk gölgesini Çin’de gördük” diyor. Her ne kadar Çin’de üretilse de ABD kökenli Tesla'nın Çin’deki hükümet binaları ve askeri tesislere girişinin yasaklandığını belirtiyor.
Ülkelerin gelinen nokta itibariyle bir takım ‘riskleri’ en aza indirmek için çabaladıklarına dikkat çekiyor Doğu ve devam ediyor:
“Artık telefonların ya da internete bağlı olsun olmasın farklı elektronik cihazların bir şekilde uzaktan müdahale edilebildiği bir dönemden geçiyoruz. İsrail'in çağrı cihazları ile yaptığı saldırı cehennemin kapılarını açtı. Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Bu nedenle siber güvenlik risklerinin her geçen gün daha çok hesaba katıldığı bir süreç yaşıyoruz.
Öte yandan, ABD bu tür ambargo işlerinde uzmanlaştı. Rusya, İran gibi krizlerde büyük tecrübe elde ettiler. Şimdi de otomotiv sektöründeki şirketlere ‘aracın içinde Çin’den gelen parça var mı?’ diye soruyorlar. Şimdilik şirketin beyanı kabul ediliyor. Ama bir hata ya da art niyetli yanlış cevap varsa çok ağır yaptırımlar uyguluyorlar. Bu sopayı gören şirketler böyle bir risk almamak için kurallara harfiyen uyuyor.
Belki bu noktada ‘nasıl bir risk olabilir ki?’ sorusuna da çok kısa yanıt vermek gerekiyor. Araçların elektronik aksamlarına yerleştirilmiş gömülü bir yazılım bile çok kritik siber güvenlik sorunlarına yol açabilir.
Teorik olarak yolda birkaç milyon araç varsa ve bunların yazılımlarında sorun yaşanırsa bir felaket olur.”
“Bu konular da ulusal güvenlik planında işlenmeli”
Geldiğimiz noktada bir aracın kamerası ya da içindeki gömülü yazılım dahi diğer bir ülke tarafından ‘tehdit’ olarak algılanabiliyor. Doğu’ya göre ABD ve Çin arasındaki bu gerilim artık ‘devlet politikası’ olmuş durumda. Haliyle yakın zamanda çözülmesi pek mümkün görünmüyor.
Ancak bu süreç her ne kadar Washington-Pekin hattında yaşanmış olsa da aslında Türkiye de dahil tüm ülkeler için bir risk bulunduğunu söylüyor Doğu. Kesin bir çözüm şimdilik yok. İlk etapta, ithal edilen bu ve benzer ürünler için ulusal güvenlik planı geliştirilmesi çağrısı bulunuyor. Doğu, “Bu işlerin bilişim sektörü ile alakalı tüm faaliyetlerini daha iyi koordine etmek için belki de Bilişim Teknolojileri Bakanlığı gibi üst bir yapı kurulup, Dışişleri Bakanımız Hakan Fidan’ın ifade ettiği gibi bu konuda uzmanlaşmış istihbarat yapılanması gibi adım atılabilir” diyerek sözlerini tamamlıyor.
Çin'den G20 ülkelerine: Çok taraflılık savunulmalı
ABD, Çin'e yönelik tarife artışlarını belirledi
ABD'den Çinli e-ticaret siteleri için yeni düzenleme
Finansingundemi.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.finansingundemi.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.finansingundemi.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur. BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.