8 MİLYON POTANSİYEL MÜŞTERİ VAR

AEGON Emeklilik ve Hayat Genel Müdürü Uğur Tozşekerli, sektördeki oyuncuların finansal açıdan güçlü olduklarını ve Türkiye’deki Bireysel Emeklilik Sistemi’nin oldukça iyi geliştiğini söyledi. Demografik ve sosyoekonomik verilere bakıldığında sistemin 8 milyon potansiyel müşterisi olduğunu öne süren Uğur Tozşekerli, yılsonunda bu rakamın dörtte birine ulaşılacağını, yani kat edilecek ve alacak çok yol olduğunu belirtti. Mevcut katılımcıların emekli olduklarında ihtiyaç duyacakları gelir seviyesine ulaşacak kadar katkı payı ödemediklerini düşünen Tozşekerli sözlerini şöyle sürdürdü: ‘ZAMAN KAYBETMEDEN SİSTEME GİR DİYORDUK AMA…’ “Katkı payları ve katılım yaşı ortalamasına baktığımızda, mevcut durumda katılımcıların rahat bir emeklilik dönemi geçirmelerinin kolay olmadığını görüyoruz. Yani mevcut katılımcıların katkı paylarını artırmak yoluyla da pazarı büyütebiliriz. Şu ana kadar ‘hiç olmazsa sisteme gir, zaman kaybetme’ diyorduk. Ancak ‘müşterilerimizin emekli olduklarında ihtiyaçlarını karşılayabilecek miyiz’ diye de kendimize sormalıyız. Çünkü biz emeklilik ve hayat sigortası şirketleri olarak insanların daha iyi bir gelecek yaşamaları için varız. Konuya ürün satmanın yanında çözüm satmak diye baktığımızda, bir kişinin emekli olduğunda elde ettiği gelir beklentilerini karşılamıyorsa, o zaman ben görevimi iyi yapmış olmuyorum. Katkı payının artmasını kendi gelirimizin artması kadar, katılımcıların emekliliklerini rahat geçirebilecekleri bir emeklilik aylığı ya da toplu para almaları açısından da önemsemeliyiz.” AEGON’DAN İHTİYAÇ ODAKLI SATIŞ AEGON Emeklilik ve Hayat’ın yurtdışıyla entegre, esnek, kolay anlaşılabilir, müşterilerin ihtiyaçlarını tam karşılayabilecek ürünleri bu yıl içinde hayata geçireceğini de duyuran Tozşekerli, son zamanlarda “Toplumun korunma ihtiyacı, kredi almanın dışında biraz göz ardı edildi. Birikimler de bireysel emekliliğe kaydığı için ara ürünler fazla itibar görmedi. Ancak tarifelerdeki belli kısıtların kaldırılması ve daha iyi bir regülasyonla, hayat sigortası şirketlerinin kendilerini daha iyi konumlandırabildikleri bir ortamın oluşacağını düşünüyorum” dedi. Gerçekten hizmet odaklı bir rekabet oluşturulursa, o zaman hem müşterinin hem sigorta şirketlerinin ve aracıların kazanacağı bir ürünler yelpazesi oluşacağını düşünen Tozşekerli, “İlk duyulduğunda kulağa hoş gelen işsizlik sigortası gibi ürünlerle de çıkılabilir. Ancak biz AEGON Emeklilik ve Hayat olarak, bir kişinin finansal durumunu, varlık düzeyini analiz ederek, onu iyice dinleyerek ve varmak istediği noktayı anlayarak ona uygun olan yaşam sigortası ve emeklilik ürünlerimizi sunacağız” diye konuştu. AEGON’un bu ihtiyaç odaklı satış için ekiplerine çok iyi bir eğitim verip gerekli bilgilerle donattığını söyleyen Uğur Tozşekerli, bu konuda şunları söyledi: “Tam anlamıyla ihtiyaç odaklı bir satış mekanizmasını hayata geçiriyoruz. Başlangıçta hizmetin satın alınması esnasında beklentileri ve ihtiyacı doğru tespit etmemiz gerekiyor. Eğer ben sizin beklentilerinizi anlamazsam, sunduğum çözüm çok iyi olsa bile beklentilerinize uymuyor ve siz onun değerini önemsemiyorsunuz. Sisteme katıldığınız andan ayrılana kadar müşteriyi anlama ve dinlemeye yönelik bir iletişim biçimi kurmak ve emeklilik şirketinin sizinle aynı amaçta yol arkadaşlığı yapması gerekiyor. Biz bu çerçevede yapılanıyoruz.” AEGON, TÜRKİYE’DE BÜYÜYECEK AEGON grubunun Türkiye’deki varlığını güçlenerek sürdürmek istediğini de kaydeden Tozşekerli, “AEGON hangi pazara girdiyse 5 yılda ilk 5’e girme hedefini tutturuyor” dedi. Tozşekerli, dünyada beşinci büyük hayat sigortası grubu olan AEGON’un Türkiye’de de büyüyeceğini söyleyerek, “Biz mutfağın tamamını yeniden tasarlıyoruz. Bu konuda ciddi yatırım yapacak düzeydeyiz. Hedefe organik büyümeyle gitmek mümkün değilse, piyasaların oturmasıyla birlikte Türkiye’de ortam oluşur ve koşullar uyarsa gerekli yatırımlar da yapılacaktır. Hatta bu ekonomik ortamda bile Romanya ve Macaristan’da satın almalar gerçekleştirdik. Türkiye’de pazar liderliği için elinden geleni yapmaya hazır olan AEGON sadece satın alma değil, ortaklıklara da açık. AEGON ekonomik koşulları da gözeterek Türkiye’yi büyüyen ve yatırım yapmaya değer bir pazar olarak görüyor. Kriz mutlaka bitecek ve bittiği zaman Türkiye yetişmiş insan gücüyle ve genç nüfusuyla, batıya yakın pazarlama bilgileriyle büyümeye aday bir ülke. Potansiyel enerji elbette kinetiğe dönüşecek” dedi. ‘BES VARKEN YÜZDE 100 BİRİKİMLİ HAYATA GEREK YOK’ AEGON Emeklilik Genel Müdürü Tozşekerli, yönetmelikle hak tanınan yüzde 100 birikimli hayat sigortası hakkındaki düşüncelerini şöyle açıkladı: “Bir ürününüz kendi diğer ürününüze ne zaman rakip olabilir? Sadece belli koşulları gerçekleştirdiğinizde bu mümkündür. Rakip böyle bir ürün çıkartacaksa ve sen müşteri kaybedeceksen buna izin verilebilir. Tamamı birikim olan bir hayat sigortası ürününün BES ile rekabet edebilmesi gerekir. Hayat sigortasının ilk anda % 5, BES’in % 10 vergi avantajı var. BES’te yatırım kararını müşteri, hayatta ise şirket veriyor. Hayat sigortasının iştira, ikraz ve devir gibi avantajları var BES’te ise yatırım serbestliği ve şeffaflık var. BES’te 10 yılı tamamlayıp 56 yaşını da geçince vergi % 3.75, hayatta ise 10 yılı geçince % 9. Risk elementli olmayan hayat ürünlerinin çok da fazla faydası olmayacağını düşünüyorum. Yaşama ve ölmeye bağlı risklerin koruma altına alınması gerekir ki adı sigorta olsun. sigortacı gazetesi