BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri
AKBNK 49,54 -3,43 257.608.000.000,00
ALBRK 6,50 2,52 16.250.000.000,00
GARAN 102,80 -1,81 431.760.000.000,00
HALKB 19,68 -1,30 141.396.431.866,56
ICBCT 12,39 -0,48 10.655.400.000,00
ISCTR 10,66 -3,62 266.499.680.200,00
SKBNK 5,07 -1,93 12.675.000.000,00
TSKB 10,49 -1,78 29.372.000.000,00
VAKBN 20,40 -2,11 202.284.799.069,20
YKBNK 22,16 -3,57 187.186.656.453,44

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaSigorta - BES ve Hayat5 villanız olacağına bir tane sigortanız olsun----

5 villanız olacağına bir tane sigortanız olsun

5 villanız olacağına bir tane sigortanız olsun
18 Mart 2010 - 17:54 www.finansingundemi.com

Murat Göğebakan, Para Dergisi ile her ay okurlara ulaşan Şemsiye dergisine herkese ders olacak önemli açıklamalar yaptı

GÜLSELİ ÖZDEMİR Birçok ünlü geleceğini ve sağlığını güvence altına almak için sigorta şirketlerinin sunduğu olanaklardan faydalanıyor. Geçtiğimiz yıl mayıs ayında akut lösemi teşhisiyle uzun bir süre tedavi gören Murat Göğebakan da bu isimlerden biri. Aksigorta'nın özel sağlık sigortası desteği ile lösemiyi yenerek zor günleri geride bırakan Göğebakan, şimdi sağlığına yeniden kavuşmanın tadını çıkarıyor. Göğebakan, "Hastalığımı sigorta şirketim olan Aksigorta'ya bildirdiğimde bana hiçbir şey sormadan ve söylemeden tedavimin tamamını karşıladılar. Masraflarım aylık 50-80 bin TL arasında oluyordu. Hiçbir şeye itiraz dahi etmeden bütün ödemelerimi yaptılar, ben sadece imzaları attım" diyor. Yoğun bir tedaviyi başarıyla atlatarak lösemiyi yenen Göğebakan sorularımızı şöyle yanıtladı: Hastalığınızı ilk nasıl öğrendiniz? Akut lösemi, gribal enfeksiyon gibi geçici bir hastalık. Ben birçok küçük şeyin birikimiyle bu hastalığa yakalandım. İşlerim nedeniyle durup dinlenmeye vakit bulamadan çalışıyordum. Vücudum sonunda koşturmacaya dayanamadı ve bir yerde durmam gerektiği sinyalini verdi. İlk olarak mevsimsel grip hastalığına yakalandım, bu da bağışıklık sistemini çökerttiği için bütün her şeyin tetikleyicisi oldu. Bir sabah evde oturmuş kahvaltı ederken, apandisitimde çok ciddi bir ağrı başladı. Bunu üzerine yakındaki bir sağlık kuruluşuna gittim. Apandisitten kaynaklı bir rahatsızlığım olduğunu düşünerek ameliyat olmam gerektiğini ve apandisitimin alınacağını söylediler. Beni Memorial Hastanesi'ne yönlendirdiler. Ancak ertesi gün bir hafta boyunca sürecek konserlerim vardı. Konserler dolayısıyla ameliyat beni tedirgin etti. Bir operasyon söz konusu olduğu için benden kan testi aldılar ve biz Memorial Hastanesi'ne gidene kadar kan testi sonuçlarımı göndereceklerini söylediler. Hastaneye gittiğimizde herkes bizi kapıda bekliyordu. Test sonuçlarıma göre trombosit değerlerim çok düşük, lokosift değerlerim ise çok yüksekti. Bu da kan yapısında bir bozulma olduğunu göstergesiydi. Hastaneye girer girmez bana yeni tetkikler yapılmaya başlandı, garip bir şeyler oluyordu ve yakınlarımın hiçbiri benimle konuşmuyor, benden kaçıyorlardı. Neler olduğunu anlamak için doktoru çağırdım ve bana açıklama yapmasını istedim. Doktor, akut lösemi hastası olduğumu, yedi ay misafirleri olacağımı, diğer bütün işlerime ara vermem gerektiğini ve eğer vücudum kemoterapiye cevap vermeyecek olursa bir haftalık ömrümün kaldığını söyledi. Hiçbir zaman ölümle alakalı negatif bir düşüncem olmadığı için ve ölümün bir başka başlangıç olduğunu gördüğüm için sadece geride bırakacaklarım için endişelendim. Bu dönemde sağlık sigortanızı satın aldığınız şirketin size yaklaşımı nasıl oldu? Sanatçı olduğum için Musiki Eseri Sahipleri (MSG) meslek birliğinden dolayı 1997 yılında bu yana sağlık sigortam bulunuyordu. Bugün beş tane villanız olacağına bir tane özel sağlık sigortanızın olması gerekiyor, ciddi anlamda bir özel sağlık sigortanız her şeye yetiyor. MSG'den dolayı üyelerin hepsi ben de dahil, Aksigorta'dan toplu olarak sağlık sigortası satın almıştık. Hastalığımı sigorta şirketim olan Aksigorta'ya bildirdiğimde bana hiçbir şey sormadan ve söylemeden tedavimin tamamını karşıladılar. Masraflarım aylık 50-80 bin TL arasında oluyordu. Hiçbir şeye itiraz dahi etmeden bütün ödemelerimi yaptılar, ben sadece imzaları attım. Tedavi süreciniz nasıl başladı? En başta kemoterapi nedir bilmiyordum. Hastaneye yattığım zaman ne olduğunu öğrendim, çok da korkulacak bir şey değilmiş sadece ağır bir süreci oluyor. İlk gün bütün yakınlarımı topladım ve onlarla bir konuşma yaptım. Hiçbirinin neden bizi buldu bu hastalık diye yakınmamalarını ve her zaman dik durmaları gerektiğini söyledim. Çünkü bu hastalık olması gerektiği için olmuştu, gelen iyi de olsa kötü de olsa bizimdi. Doktorlar bana bir hafta tetkik yaptıktan sonra kemoterapi tedavisine başlayacaklarını söylediler. Ben de hemen tedaviye başlamak istediğimi ve zaman kaybetmeye tahammülüm olmadığını söyledim. Bunun üzerine 2 mayıs 2009 günü kemoterapi tedavisi görmeye başladım. İlk seans 7 gün 24 saat aralıksız sürdü ve inanılmaz acılar, ağrılar yaşadım. Tedavi tamamı 7 ay sürdü, bu süre boyunca da 5 kür kemoterapi gördüm. Akut lösemi çok az görülen bir hastalık ve eğer tedaviye vücut cevap verirse tekrarlama olasılığı yok denecek kadar az. Doktoruma her zaman onun beni belli bir yere kadar götürebileceğini, yolun kalanını da ben istersem bitireceğimi söyledim. Hastalığımın geçeceğine o kadar inandım ki, tedavi süresince yatakta yatmadım. Her sabah işe gider gibi uyandım, günlük kıyafetlerimi giydim, beni ziyarete gelen dostlarımı kapıda karşıladım kapıda uğurladım. Yedi ay boyunca her sabah 06.20'de uyandım ve hastanedeki odamın camından her sabah 06.20'de aynı yerden bir martı geçti. Bu bizzat yaşadığım güzel bir olaydı. Şimdi ise önümüzdeki beş yıl boyunca belli aralıklarla kontrol altında tutulacağım. Yatarak tedavilerde özel sağlık sigortası şart Özel sigortalar hakkında ne düşünüyorsunuz? Bu dünyada insanlar ev almak yerine sigorta yaptırmalılar. Ben işim gereği dünyanın her yerine gidiyorum. Sahip olduğum sağlık sigortası poliçemle dünyanın herhangi bir yerinde tedavi görme şansım vardı. Ama ben burada sigortam sayesinde süit gibi bir odada kaldım, yurt dışında böyle bir şansım olmayabilirdi. Ayrıca evim ve aracım da sigortalı. Gelir düzeyim yüksek olduğu için daha kapsamlı bir sağlık sigortası poliçesi kullanıyorum. Ancak insanlar özellikle sağlık sigortasını gelirlerine göre yaptırsınlar ama muhakkak yaptırsınlar. Aslında özel sigortaların çok da pahalı olduğuna inanmıyorum. Artık sigorta şirketleri ödemeler konusunda birçok kolaylıklar sağlıyor, taksit imkanları sunuyor. Birçok insan yaz tatili yapıyor, bir yaz tatil yapmak yerine bu para sağlık sigortası için kullanabilirler. Hiçbir şey insan sağlığından daha değerli değildir. Basit bir hastalıkta SGK'nın olanaklarında yararlanılabilir ama yatarak tedavilerde muhakkak özel sigortalı olmak gerekir. Olası bir hastalık durumunda güveneceğiniz ve yanınızda olduğuna inanacağınız bir yer olmalı. Hastalıkla uğraşırken birde hastane faturasını düşünmek çok zordur. Aksigorta'ya vefa borcum var reklamlarında bedava oynarım Aksigorta'ya ben bir haber gönderdim. "Murat Göğebakan olarak size bir vefa borcum var. Bu nedenle reklamlarınızda oynamaktan onur duyarım" dedim. Yaşadıklarım çok ciddi şeylerdi ve bunun karşılığında bir insan olarak Aksigorta'ya bunu yapabileceğimi düşünüyorum. Benim hastalığım Aksigorta için güzel bir reklam olabilir. Bu haberi onlara yeni gönderdim ve cevap bekliyorum.
ETİKETLER :
YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)