Bankalararası Kart Merkezi (BKM) Genel Müdürü Dr. Soner Canko, 2,1 milyon POS'un 300 bine yakınının ortak POS olduğunu ve bunun ortalama 4
banka tarafından paylaşıldığını belirterek, ''Biz aslında 300 bin POS ile 1,2 milyon adet POS ihtiyacını karşılamış oluyoruz. Bu konuda geri adımımız yok'' dedi.
Anadolu Ajansı (AA)
Finans Masasına konuk olan Canko, geçen yılı kartlı ödeme sistemleri açısından oldukça hareketli geçirdiklerini belirterek, kartlar ile yapılan alışverişlerin artırıldığı bir yıl olduğunu kaydetti.
Kart denilince kredi kartları ve
banka kartları olmak üzere 2 enstrümanın akla geldiğini dile getiren Canko, şunları ifade etti:
''Banka kartlarının alışverişlerde kullanılması için yoğun çaba harcıyoruz. 2012'de bizim için en önemli gelişmelerden biri
Banka kartlarının daha çok alışverişlerde kullanıldığı.
Banka kartlarının alışverişle de kullanımı yüzde 36'lık bir büyüme ile 16 milyar liralık bir hacme ulaştı. 16 milyar liranın lojistik masraflarından kurtulmak bile önemli bir tasarruf oldu. Kredi kartlarında hacimler daha büyük. 2011'i 266 milyar lira, 2012'yi 332 milyar lira hacimle kapattık. Bu da yüzde 25'lik büyümeye işaret etti. Henüz kart kullanmamış 1,5 milyonluk yeni bir kitle 2012'de kart kullanmaya başladı. Türkiye genç nüfuslu bir ülke. Tahmin ediyorum ki 1,5 milyonluk kart sahipliğinin yarısı gençlerimizden, diğer yarısını da Anadolu'dan ya da yeni kart kullanıcılarından edindik. Sektörde 54 milyon kredi kartına ulaştık. Bizim hesaplamalarımıza göre, yaklaşık 27 milyon birey ediyor. Elimizdeki verilere göre ortalama bir kart kullanıcısının cüzdanında 2 kredi kartı var.''
''2 kart ile yaşıyorum''
Canko'ya kaç kredi kartının olduğunun sorulması üzerine, ''Bende işim gereği çokça kart var. Ama cüzdanımda kaç kart taşıyıp, kaç kart ile yaşadığıma bakılırsa cüzdanımda 2 kart ile yaşıyorum'' dedi.
Kart hacimlerindeki büyümeyi dikkatli bir şekilde incelediklerini aktaran Canko, şunları kaydetti:
''Ticarette kart kabul etmek daha yaygınlaşmaya başladı. Eskiden daha temkinli olunuyordu. 2011'i 2 milyon POS ile kapattık ama 2012 yılında bir 100 bin tane daha POS eklendiğini söyleyebilirim. 2,1 milyon adet POS cihazı sahada şu anda kart kabulü yapıyor. Son yıllarda gelişen teknoloji ve bankaların işbirliğiyle bir POS cihazı, birden fazla bankaya hizmet veriyor. Dolayısıyla eklediğimiz 100 bin POS ile 400 bin adet POS koymuş kadar etki yaptık. 2011'de 32 bin olan ATM sayısı 36 bine yükseldi. Bankacılık sektörü ve BKM olarak ''bye bye nakit'' demeye çalışıyorsak da şunu kabul etmemiz lazım; nakit önümüzdeki bir süre daha hayatın vazgeçilmez bir parçası olacak. 2023 hedeflerinde tüm ödemelerin banka kartı ya da kredi kartı ile yapılabildiği ve böylelikle kayıt dışılığın önlendiği bir ülke hayalimiz var. ATM sayısı arttıkça çekilen nakit miktarının azalması için ulaşabildiği her köşe başında ATM bulabiliyor. Bundan 5-10 sene önce maaşımızın yattığı gün hemen ATM'den çekmek gibi bir şeye gerek kalmadı.''
Canko, 2012 yılında Maliye Bakanlığı'nın Gelir İdaresi Başkanlığı'nın, ödeme kaydedici cihazlar ile kart kabul eden POS cihazlarının entegrasyonu ile ilgili bir düzenleme yaptığını anımsatarak, şunları aktardı:
''2013 yılında mobil POS dediğimiz cihazların mobil yazar kasalarla birleştiği bir yıl olacak. Tüm sektör bu konuda bir çalışma içerisindeyiz. 1 Temmuz 2013'te yürürlüğe girecek bu çalışma ile tüm mobil POS'ların yazar kasa özellikli mobil POS haline gelmesi gibi bir durum var. Bu yeni düzenlemenin POS sayısına önemli bir katkıda bulunacağını ve bu sene yüzde 10'dan fazla POS sayısında artış olacağını düşünüyoruz. Bu düzenleme ile Maliye Bakanlığımız kayıt dışı ekonomiye yönelik önemli bir hamle yapacak. Biz de kartlı ödeme sistemleri olarak bu yeni düzenlemenin arkasında önemli bir katkıda bulunmuş olacağız. ATM sayısında bir miktar artış göreceğimizi düşünüyorum. Bankalar hizmette birbirleriyle yarışıyor. Bu rekabetin kart kullanıcılarına yansımasını görmemiz açısından ATM sayısının 40 binlere yaklaşacağını söylemek mümkün.''
Canko, 5 sene önce masa üzerinde kaç POS olduğunun fotoğrafını çektiğini belirterek, ''Ortalama 2 POS iş yerinde masa üstünde duruyor. 2,1 milyon POS'un 300 bine yakını ortak POS. Ortak POS'ları ortalama 4 banka paylaşıyor. Biz aslında 300 bin POS ile 1,2 milyon adet POS ihtiyacını karşılamış oluyoruz. Bu konuda geri adımımız yok'' dedi.
''Kredi kartı borçlarının yüzde 28'inde asgari tutar ödeniyor''
Canko, ''Kredi kartı kullanımında harcamalarının ne kadarı tek çekim, ne kadarı taksitli yapılıyor- Kredi kartı borçlarının ne kadarının asgarisi ne kadarının tamamı ödeniyor-'' sorusuna şöyle cevap verdi:
''Kartlarla yapılan her 4 liralık alışverişin 1 lirası taksitli harcama. Her 12 kartlı işlemin bir tanesi taksitli harcama. Özellikle büyük harcamalarımız için taksiti tercih ediyoruz. Dolayısıyla toplam kartlı harcamalarımızın yüzde 25'i taksite yüzde 75'i peşine ayrılmış oluyor. İşlem sayısı olarak baktığınız zaman 12 işlemden 11'i taksitsiz bir tanesini taksitli yapıyoruz. Taksitte beklentinin üstünde müthiş bir yığılma yoğunlaşma yok. Taksit dünyanın başka ülkelerinde kredi kartının yapmadığı bir özelliği kredi kartlarına entegre etmiş durumdayız. Kredi kartını çok ciddi tüketici finansmanı kolaylaştıran araç olarak kullanıyoruz. Taksit bence bizim en güçlü yanlarımızdan bir tanesi. Kart kullanıcıları için taksit hayatı kolaylaştırma nedeniyle tüketici finansmanı gibi diğer enstrümanlara ihtiyaç duyurmadığı için önemli bir neden.''
Kredi kartı borçlarının yüzde 28'inde asgari tutarın ödendiğini anlatan Canko, ''Kredi kartı sahipliğinde bakarsak, yüzde 41'inin asgari tutarı ödediğini görüyoruz. Yapılan düzenlemeler soncunda asgari ödeme tutarı yüzde 15'lerden yüzde 30'lara kadar çıkarıldı. Limitiniz ne kadar çoksa asgari ödemeniz de o kadar yüksek olmak zorunda. Eğer asgari ödeme miktarını 3 ay üst üste ödeyememişseniz kartınız limit artışa ve nakit avansa kapatılıyor. Bu iki özellikten dolayı asgari tutar ödemelerinde çok ciddi bir disiplin oluştu'' diye konuştu.
Canko, ''Kredi kartı ödemelerinde nakit avans çekimi patladı'' gibi haberler çıktığına ilişkin bir soru üzerine de ''Bu konuda yanlış bir anlaşılma var. Bu iddialar doğru değil'' dedi.
Nakit avans olarak çekilen her tutarın bir risk bakiyesi olarak bireylerin risk hanesine yansımadığını dile getiren Canko, ''Bu bir işlem hacmidir, ertesi gün kapatılmış ya da sürdürülüyor da olabilir. Nakit avansın hacmi ile tüketici kredilerindeki riski karşılaştırmak bu anlamda biraz elma ile armut karşılaştırması gibi oluyor. 2012'de 28,3 milyarlık (lira) bir nakit avans hacmi oldu. 'Türkiye'de 2012'de ne kadar tüketici kredisi kullandırıldı-' derseniz, 60 milyarın (lira) üzerinde. İhtiyaç kredisindeki değişim nakit avans ile kıyas kabul etmeyecek kadar yüksek 26 milyar liralık bir tüketici kredisi artışı var. Ancak, nakit avanstaki büyüme bir önceki yıla göre yüzde 25 civarında'' ifadelerini kullandı.
Canko, sorunun aslında illegal işlemlerde olduğuna vurgu yaparak, ''Halk arasında 'POS tefeciliği' diye bilinen konularda. Kart kullanıcılarımızı bilinçsizliklerinden dolayı telefonlarımıza yanıltan haberler, SMS ve e-mailler geliyor. Bunlara itibar edilmemesi lazım. Bunlar yasak olan işlemler, çünkü borç verme yetkisi sadece bankalara aittir. Hem bankacılık hem Maliye hem de Emniyet bu konuyla mücadele ediyoruz'' dedi.
Soner Canko, ''BKM Ekspres ve internet alışverişi hakkında neler söyleyeceksiniz-'' sorusuna karşılık da şunları kaydetti:
''2012'de 31 milyara (lira) yaklaşan internetten alışveriş hacmine ulaştık. İşlem sayısı olarak da 162 milyon adet oluyor. Ortalama bir işlem ne kadar diye baktığımızda 189 lira gördük internetten yapılan ödemelerde. İşyeri sayısı olarak baktığımızda 55 bin sanal işyeri var. Bu gidişata baktığımız zaman bizim için çok büyük bir gelecek olduğunu görüyoruz. Toplam kart ödemeleri içerisinde internetten yapılan ödemelerin oranının yüzde 9 olduğunu görüyoruz. İnternetten yapılan ödemeler ülkemiz için bir fırsat, zira geleceğin yeni iş modellerinde verimli ve etkin ekonomi işleyişinde internet yadsınamaz bir şekilde verimlilik getiriyor. İnternetten yapılan ticaretin büyümesi ülkemizin rekabet ortamında öne geçmesi için çok büyük bir avantaj.''
"Çok gereksiz bir israf "
Bankalararası Kart Merkezi (BKM) Genel Müdürü Soner Canko, OECD verilerine göre bir ülkenin GSMH'sının yüzde yarımını nakit para emisyonuna gittiğini belirterek, ''Yani ülkemizde yaklaşık 3,5 milyar dolar; banknot satın almak, basmak, kasalarda korumak, zırhlı arabalarla taşımak, güvenlikçi istihdam etmek, bunlar için kullanılıyor. Çok gereksiz bir israf'' dedi. Canko, 2007 yılında 3D teknolojisini Türkiye'de devreye aldıklarını anımsatarak, şu anda 55 bin sanal işyerinde 16 binden fazla 3 boyutlu güvenli doğrulama sisteminin olduğunu söyledi. Son yıllarda internetten yapılan ödemelerde ciddi bir artış olduğunu aktaran Canko, hava yolları için satılan her 100 liralık biletin 93 lirasının internetten alındığını ifade etti.
BKM Express'e 60'ın üzerinde işyerinin entegre olduğu bilgisini veren Canko, böylelikle ilk defa bir ülkenin tüm bankalarını bir araya getirerek kart kullanıcılarına dijital cüzdan sunduklarını dile getirdi.
2013 yılında BKM Express'i cep telefonlarına indirgeyeceklerini aktaran Canko, artık akıllı tüm cep telefonlarındaki bu sistem ile güvenli alışverişin hızlı bir şekilde yapılacağını vurguladı.
Buna kişiden kişiye para ödeme özelliğini de ekleyecekleri bilgisini veren Canko, ''Günlük hayattaki para transferlerimizi artık akıllı cep telefonlarımızla BKM Express üzerinden yapabilir olacağız. Öğlen yemeğe birlikte gittiğimizde ödediğimiz 40 liralık hesabın 20 lirasını nasıl paylaşacağız diye bir dert olmayacak. Burada tüm banka kartları sistemin içerisinde olacak. Haziran ayında o sistemle tanışmış olacağız'' ifadelerini kullandı.
Bu yıl Türkiye'nin, kartlı ödeme sistemlerine yönelik Dubai'de düzenlenecek bir fuara ''onur konuğu'' olarak katılacağını belirten Canko, bu organizasyonda sektörü ve Türkiye'yi temsil edeceklerini söyledi.
Kart bilincini artırmak için çalışmalar yaptıklarını vurgulayan Canko, sözlerine şöyle devam etti:
''Kart bilinci ile ilgili bakılan en önemli gösterge, kanuni takibe düşmüş kart borçlusu sayısı. 2012'yi 70 milyar liralık bir kredi kartı borç stoku ile kapattık. Çünkü kartlar artık hayatımızın her yerinde daha çok karşımıza çıkıyor. Dolayısıyla hacim de büyüyor. 2009'da yüzde 9 olan kanuni takibe düşen kart borç stoku, 2012'de yüzde 5,1 olarak tezahür etti. Bunlar makro veriler, bireysel verilere baktığımızda ise, 54 milyon kredi kartı sahibi var demiştik. Bu da 27 milyon bireye tekabül ediyor. 27 milyon bireyin içinde kanuni takibe düşen birey sayısının 300 binlere yakın bir sayı olduğunu görüyoruz. Bu büyük bir rakam. Ama 27 milyon kart kullanıcısının olduğu bir pazarda 300 bine yakın, yani yüzde 1 kanuni takip sorunu yaşayan kart kullanıcısının olması bize uluslararası normlarla karşılaştırdığımızda oldukça normal geliyor, ürkütücü bir şey olmadığını gösteriyor. Yıllara göre baktığımızda da; bir dalgalanma ya da zıplama yok. Hatta bir azalma var. Onu da şöyle izah edeyim; yaptığımız bir çalışma bize şunu gösterdi; kart sahipliğinin arttığı oranda, kart bilinci de artıyor. Bilinçli bir kart kullanıcısı internette güvenli sitelerde ihtiyacını alır, bilinçsiz bir kart kullanıcısı ise internette sadece ve sadece ucuza gördüğü için ihtiyacı olmayan herhangi bir ürünü alır. Kartın bir kredi aracı değil, bir ödeme aracı olduğunu söylüyoruz.''
''Bir tüketici için 2 kredi kartı ve 1 banka kartı yeterli''
Soner Canko, twitter üzerinden gelen, ''işyerimizde çalışan asgari ücretli çaycı Adem Bey'in cüzdanında 13 tane kredi kartı var. Bunun sonu nereye kadar-'' yönündeki bir soru üzerine, kendisinin cüzdanında bile 13 tane kredi kartı olmadığını söyledi.
Bu durumu olumlu ve olumsuz olarak yorumlanabileceğini belirten Canko, olumlu tarafından bakıldığında çaycı Adem Bey'in kart borcuna sadık birisi olduğu için bankaların kendisine kart verdiğini ifade etti.
Sorunlu banka kartına sahip bir bireye başka bir bankanın kredi kartı ya da kredi vermeyeceğinin altını çizen Canko, ''Ben buradan Adem Bey'in kart borcuna çok sadık birisi olduğunu anlıyorum'' dedi.
Kart kullanıcılarının çok sayıda kartları olmasından dolayı gurur duymalarına gerek olmadığını kaydeden Canko, bir tüketici için 2 kredi kartı ve 1 banka kartının yeterli olacağını dile getirdi.
OECD verilerine göre bir ülkenin ortalama olarak GSMH'sının yüzde yarımının o ülkenin nakit para emisyonuna gittiğini vurgulayan Canko, konuşmasına şöyle devam etti:
''Yüzde yarım ne demek- Yani ülkemizde bugün yaklaşık 3,5 milyar dolar; banknot satın almak, bunu basmak, zırhlı kasalarda korumak, bunları zırhlı arabalarla taşımak, güvenlikçi arkadaşlarımızı istihdam etmek, onlara silah satın almak, bu araçlar için benzin almak, uzatabilirim bunu, bunlar için kullanılıyor. Bizimki gibi bir ekonomide, GSMH'mızın yüzde yarımının nakit paranın basılması, saklanması ve dağıtılması için harcanıyor olması çok gereksiz bir israf. Dolayısıyla nakitle mücadelemizdeki en önemli dayanak, bu veri. Biz kartlı ödemelerin bu anlamda çok ciddi bir tasarruf aracı olduğunu söylüyoruz. Üstelik sadece milli servete destek vermiyor, aynı zamanda kart kullanıcısının zamanını tasarruf etmesini, üye işyerinin daha kısa sürede daha çok satış yapmasına da fırsat veriyor. Ortalama bir nakit ödeme 26 saniyede oluyor, ortalama bir kartlı ödeme 16 saniyede oluyor, ama temassız bir kartla ödeme yaparsanız işlem 9 saniyede gerçekleşiyor. Şimdi böylesine bir verimlilik var. Milyonlarca, milyarlarca işlem yapılan ülkemizde kartla yapılan bir harcamanın hem kart kullanıcısının zaman tasarrufuna, hem üye işyerinin menfaatine, hem ülkemizin vergi gelirlerine faydaları, hem de emisyon tutmanın maliyetinden dolayı çok ciddi katkısı var.''
''Türkiye'de 60 binin üzerinde temassız ödeme kabul eden POS cihazı var''
Soner Canko, 2002 yılında Türkiye'deki toplam tüketim harcamalarının yüzde 9'unun kartlarla yapıldığını belirterek, bu oranın 2012'de yüzde 36'ya çıktığını söyledi.
Türkiye'nin bu konuda bugün birçok Avrupa ülkesinden daha iyi duruma geldiğine işaret eden Canko, bu oranın İskandinav ülkelerinde daha yüksek olduğunu ve Türkiye'nin de bu oranları yakalamayı istediğini dile getirdi. Bu sebeple 2015 yılında toplam tüketim harcamalarının yüzde 50'sinin kartla yapıldığı, 2023'te de toplam tüketim harcamalarının tamamının kartlarla yapıldığı bir vizyon koyduklarını vurgulayan Canko, bu sürede en önemli motivasyonlarının kayıtlı ekonomiye büyük katkıda bulunmaları olduğunu ifade etti.
Türkiye'nin şu anda dünyada akıllı telefonlarla ödeme yapma konusunda en fazla Ar-Ge yapan ülke olduğu bilgisini veren Canko, 10 bankanın 10 cep telefonu ile ödeme uygulaması olduğunun altını çizdi.
Akıllı telefonlarla ödemelerin artması için POS sayısının da artmasının önemli olduğuna değinen Canko, Türkiye'de 60 binin üzerinde temassız ödeme kabul eden POS cihazı olduğunu kaydetti.