İsabetli tahminleri ile tanınan Ali Ağaoğlu artık klasikleşen yılbaşı tahminini önce dünya sonra Türkiye için yaptı. Yeni yılın ilk gününde önce dünyada olabilecekler üzerine bir analiz geliyor...
FED radikal bir sarsıntı yaratmaz
Fed’in faizleri 2015 Nisan ayına kadar artırmayacağını Yellen açıkladı. 6 aydan beri koruduğum benim tahminim 16-17 Haziran’daki toplantıda artışın başlayacağı yönünde.
Ancak Fed’in
faiz artışlarının piyasaları radikal olarak sarsmasını beklemiyorum. Fed’in politika faizinin yılı 75 baz puan ile bitirmesini, 100 baz puanın üzerine çıkmasını beklemiyorum. Yine de bu yılı “iki ayrı yarıyıl olarak” yaşayacağımızı düşünüyorum. İlk yarısı zorlu, ikinci yarısı görece olarak olumlu geçecek. Bu nedenle her yıla isim verme geleneğimden yola çıkarak; bu yıla “iki sarılı” misali, “iki yarılı yıl” adını verdim.
Dolar/euro paritesi 1.14’e inebilir ama...
Gerek Fed’in
faiz artışı, gerekse de AB’nin SME’lere kadar ulaşabilecek bir para arzı yaratma isteği euro/dolar paritesinin önce 1.20’ye, ardından da 1.1475’e kadar inmesine yol açabilecek. Ancak yılın ikinci yarısında paritenin yeniden 1. 2750 seviyelerine kadar yükseldiğine şahit olabiliriz.
Draghi de Abe de kurtarıcı değil
Özellikle AB bölgesinde İngiltere dışındaki ülkelerde; başta Fransa olmak üzere; büyüme ciddi bir sorun olmaya devam edecek gibi görünüyor. Yunanistan’ın yanı sıra 2015’te İspanya ve İtalya’yı da çok konuşuyor olacağız. 2019’da görev süresi bitmesi söz konusu olan Draghi’nin görevden ayrılması ve yerine bir Alman Merkez Bankacı’nın geçmesi ihtimali bence artıyor. İşte o zaman Güney Avrupa’nın işi daha da zor olacak! Yunanistan’ın yine manşetlere çıkması 2015 için sürpriz olmayacak!
Büyüme tahminleri fena ıskalayabilir
Bana göre piyasaları asıl sarsacak olan küresel büyüme tahminlerindeki “ıskalama” olacak! IMF 2015 büyüme tahminin yüzde 4’ten, yüzde 3.8’e düşürdü. Naçizane benim tahmin araçlarım ve ekonomist çevrem IMF kadar geniş ve ehil değil, ancak benim tahminim bu oranının dahi tutturulamayacağı yönünde. Çin’in 2016’da yüzde 6.5 büyüme oranına gerileyeceğini tahmin eden IMF’in aksine ben Çin’in 2015 yılında düşük yüzde 6’larda bir büyümeye sahip olacağını ve 2016’da yüzde 6’nın da altına ineceğini tahmin ediyorum.
Ruble bir daha 80’i görmez, IŞİD zorlar
Bizi yakından ilgilendiren Suriye, (IŞ)İD meselesiyle Ukrayna ve Ebola bu sene dünyayı daha fazla ilgilendirecek. Suriye ve (IŞ)İD meselesinin yılın ikinci yarısından başka bir evreye taşınacağını, Esad’ın daha fazla “güç kazandığı”, Türkiye’nin çözüm ortaklarından biri olmaktan uzaklaştığı bir döneme şahit olacağız. Nihai çözüm her ne olacaksa da bunda bizim etkimiz sınırlı olacak! Ukrayna meselesinde Rusya geri adım atarken emperyal düşüncelerinin hiçbir zaman değişmeyeceğine bir kez daha şahit olacağız. Rusya 2015’te daha düşük profilli bir ülke görünümü çizecek, ancak yaralarını sardıktan sonra yeniden sahneye çıkacaktır! Putin’in son açıklamalarından bu tarihin 2017 olma ihtimali yüksek. Ruble’de rekor görüldü, yeni yılda yeni rekor olmayacaktır!
Altında 1.435 $’ı görmek mümkün
Endüstriyel metaller bu yıl çok da umut vaad etmiyor. Ancak değerli metaller için bu yıl geçtiğimiz yıla oranla daha pozitif bir seyir isleyecek. Gümüş yine “sürpriz” koşucu olurken altının ons fiyatında yılın ikinci yarısında 1.340 ve ikinci yarısında da 1.435 dolar seviyelerini görebiliriz!
2014 kahve yılıydı bu yıl mısır öne çıkar
Tarımsal emtia fiyatlarında düşüşün durduğu, 2014’e göre ortalama seviyelerin yükseldiğine tanık olacağız! Özellikle mısır ve pamuk bu yılın “sürprizleri” olacak! Geçen sene mısır ve kahve demiştim. Kahve adeta “jackpot” olurken, mısır benim için sükut-u hayal oldu! Bu yıl mısırdan umutluyum!
Petrol ikinci yarıda 80 dolara çıkabilir
Petrol fiyatlarında düşüşün devam etmesi zor. 2015’in ilk yarısında 72 dolar, ikinci yarısında da 80 dolar ortalama görme ihtimalimiz bence yüksek! Bu tahminin ardında ABD’nin en kötü durumda doğrudan ya da dolaylı olarak kayaç gazı üreticilerini “zımni olarak” destekleyeceği varsayımı var! Kayaç gazı üreticilerinin bazılarının bonoları ödenmeyebilir, ABD şirket bono piyasası için kötü haber. ABD ile AB arasında Transatlantic Trade and Investment Partnership (TTIP) anlaşmasının bu yıl içinde imzalanması ihtimali hayli yüksek. Bu anlaşma ABD’de olumlu rüzgârlar estirsede AB’de istenilen “uyarıcı” ve “tetikleyici” işlevi gösteremeyecektir!
NOT
Yarın da tüm bu gelişmeler paralelinde Türkiye’de yatırım araçlarının nasıl bir seyir izleyebileceğini masaya yatırıyor olacağım.