2008'E KRİZ DAMGASINI VURDU, 2009 KORKUTUYOR
2007 yılındaki ekonomik durgunluktan nasibini alan ve global krizin etkisiyle de 2008in ikinci yarısından itibaren küçülmeye başlayan sigorta sektörü, 2009 yılına da krizin gölgesinde giriyor.
Özellikle 2008in son çeyreğinde prim üretiminde eksi büyüme sergileyen sigortacılar, yeni yılda küçülmenin daha da derinleşmesinden endişe ediyor. 2009 yılı için belirsizliklerin tüm dünyada olduğu gibi Türkiyede de aynı şekilde devam edeceğini söyleyen sektör temsilcileri, krizin boyutunun tam olarak bilinememesi, Türkiyeye yansımalarının 2009 yılı için ne derecede olacağının tahmin edilememesi gibi birçok belirsizliğin sektörün büyüme beklentilerini de ister istemez olumsuz etkilediğinden yakınıyorlar. Sigortacıların 2009 beklentileri ise, daralan piyasada şirketlerin pazar paylarını korumak adına rekabetin daha da artacağı ve gelirlerin de azalacağı yönünde.
Sigortacıların 2009 beklentileri
Sektördeki küçülme daha artacak.
Pazar kaybı endişesi nedeniyle yoğun rekabet yaşanacak, fiyatlar düşecek, gelirler de azalacak.
Hasar giderlerinin kontrolü karlılık için önemli olacak.
Daha az müşteri kaybı yaşamak amacıyla müşteri memnuniyetinin önemi artacak.
Müşteriyi elde tutmak daha da zorlaşacak.
Düşük likiditeye sahip şirketlerin varlıkları eriyecek.
Emeklilik fonlarındaki büyüme yavaşlasa da devam edecek.
Sektörün yeni müşteri akışında da azalma olacak.
Şirketlerin varlıkları eriyecek
FİBA Sigorta Genel Müdürü Recai Dalaş, ekonomik krizin sektörü üretim daralması yönünden etkilediğini, bunun da sektörü endişelendirdiğini belirterek, şunları söylüyor: "Ancak krizin daha da önemli bir etkisi gözardı edilmemelidir. O da nakit yönetimi ile ilgilidir. Sektör sonuçlarının dikkatli bir analizi, kriz öncesinde bile sektörümüzün operasyonel faaliyet sonucu kayda değer miktarda nakit üretemediğini göstermektedir. Doğaldır ki bu saptama şirketten şirkete değişmekte, düşük hasar rasyosu ile çalışan ve bir şekilde özkaynağı kar gibi adlar altında olması gerekenin üstünde dağıtmayan şirketler avantaj sağlamaktadırlar. Sonuçlar şirketlerin likidite rasyolarına yansımaktadır. 2009 yılında düşük likiditeye sahip şirketler düşen üretim ve artan hasar maliyetleri sonucunda varlıklarını eritmeye geçeceklerdir."
Yeni müşteride azalma olabilir
RAY Sigorta Genel Müdürü Nüzhet Atabek, ekonomide ki yavaşlama nın sigorta sektöründe de büyüme hızını yavaşla tacağını ifade ederek, şunları söylüyor: "Global durgunluk tüm sektörleri etkileyecek ve şirketler bu süreçte mevcut işlerini korumaya çalışacaklardır. Sektörün yeni müşteri akışında da azalma olabilir. Durgunluk döneminde kişiler sigorta yapma kararlarını geciktirebilirler. Türkiyede gerçekleştirilen reformlarla bankacılık ve sigortacılık sektörü sağlam bir yapıya kavuşturulduğu için paniğe gerek olmadığını böyle bir fırtınadan gemisi güçlü olan Türk sigortacılığının çok yara almadan çıkacağını düşünüyorum. "
Küçülme daha da artacak
AKSİGORTA Genel Müdürü Ragıp Yergin, 2007 yılı sonunda yavaşlamaya başlayan üretimin yılın son çeyreğinde global krizin etkisiyle daha da arttığını belirterek şöyle konuştu: "Bu krizinde ektisiyle 2009 yılı sonunda küçülmenin daha da artacağı beklentimiz vardır. Krizin boyutunun tam olarak bilinememesi, Türkiyeye yansımalarının 2009 yılı için ne derecede olacağının tahmin edilememesi gibi birçok belirsizlik sektörün büyüme beklentilerini de ister istemez olumsuz etkilemektedir. Görüşümüz 2009 yılında sektör en fazla bu yılki nominal büyümeyi yakalayabilir ki bu da yine reel olarak küçülmesi anlamına geliyor. 2009 yılında şirketlerin daha çok bulundukları pozisyonlarını korumaya odaklanacaklarını düşünüyoruz. Bundan dolayı da pazarda yine yoğun bir fiyat rekabetinin olacağı kaçınılmaz gözüküyor."
Emeklilik fonları büyümesini sürdürür
GARANTİ Emeklilik Genel Müdürü Erhan Adalı, kriz nedeniyle dünyada özellikle hisse senedi piyasalarını etkileyen gelişmeler sonucu, gelişmiş emeklilik sistemlerinde küçülmeler görüldüğünü vurgulayarak, şu açıklamalarda bulundu: "ABDde emeklilik fonlarının varlıkları bir yıl içinde 3.8 trilyon dolar değer kaybetti. Bu düşüşün temel nedeni, fonların önemli bir kısmının hisse ağırlıklı yatırım araçlarında bulunması. Türkiyede ise bireysel emeklilik sistemi bu dönemde yavaşlamış olsa da büyümesine devam etmeyi başardı. Sistemdeki yatırımlar genel itibariyle riski düşük araçlarda değerlendirilmektedir. Bu nedenle, emeklilik fonlarının toplam tutarı yılbaşına göre yüzde 35 büyüyerek 6,1 milyar YTLyi aştı. Önümüzdeki yıl emeklilik fonlarındaki büyüme yavaşlasa da, devam edecektir."
Hayat sigortaları fazla etkilenmez
NEW Life Sigorta Genel Müdürü Tansel Birol, global krizin fon büyüklüğü anlamında Türkiyedeki hayat sigortalarını yurt dışındaki örnekleri gibi etkilemediğini belirterek, "Bunda en önemli sebep 2001 krizi sonrası artan şekilde uygulanmış olan gerek döviz riskini sınırlayan, gerekse ülke dışına ve riskli yatırım araçlarına yatırım yapılmasını engelleyen sıkı yatırım kısıtlarının var olmasıdır. Bu anlamda yurt dışında görülen fon değerlerindeki ciddi düşüşler ve moda tabiri ile toksik varlıklar sonucu ortaya çıkan kayıplar Türkiyede bulunan fonlar için söz konusu değildir. Bu nedenle yatırım değerlerindeki olası ve bu ekonomik şartlara göre normal kabul edilebilecek dalgalanmalar dışında Türkiyede hayat sigortaları için böyle bir gelişme söz konusu olmayacaktır" diye konuştu.
Genel Sağlık Sigortası sürdürülemez
GENEL Yaşam Sigorta Genel Müdürü ve Türkiye Sigorta Reasürans Şirketleri Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Muhittin Yurt, kamunun mevcut kaynakları ile uygulamaya giren Genel Sağlık Sigortasının (GSS) nitelik ve maliyet açısından sürdürülebilmesinin mümkün olmadığını söyledi. Muhittin Yurt, GSSye ait yasal düzenlemelerde özel sağlık sigortalarına dair tek açılımın; yasada, tamamlayıcı sağlık sigortaları tabirinin yeralmasından ibaret olduğunu belirterek, "Ancak Genel Sağlık Sigortasının yapısı itibariyle gerek tamamlanacak bir alan bırakılması ve gerekse mükerrer prim ödenmesi durumunun ortadan kalkmamış olması sebebiyle bu konuda olumlu bir gelişme yaşanmamaktadır" dedi. Muhittin Yurt, nitelikli hizmet üreten özel sağlık kuruluşlarının kamu ile olan anlaşmalarını iptal ettiklerini de vurgulayarak, kısa vadede GSS ile özel sigortalar arasında bir etkileşim beklenmemesi gerektiğinin kaydetti. Orta ve uzun vadede ise mevcut Genel Sağlık Sigortası yapısının sürdürülebilir olmadığının görüleceğine işaret eden Yurt, "Ve bu işbirliği alanının oluşturulması yoluna gidilecektir. Zira kamunun mevcut kaynakları ile tarif edilen Genel Sağlık Sigortası sistemini nitelik ve maliyet açısından sürdürebilmesi mümkün bulunmamaktadır" şeklinde konuştu.
HÜRRİYET