1.92, sıcak paraya davet gibi

FİNANSGUNDEM.COM
Yatırım Finansman, önümüzdeki dönemde gerek düşük faiz avantajından artık faydalanamayacak olmaları, gerekse kredili mevduat oranları ve minimum ödeme tutarları gibi yeni düzenlemeler sonucunda bankaların kâr beklentilerinde aşağı yönlü revizyon yapılmasının beklendiğini açıkladı.
Yatırım Finansman tarafından İstanbul Grand Hyatt’ta düzenlenen ve küresel piyasalar ile Türk ekonomisinin ele alındığı “Değerlendirme Toplantısı”nda konuşan Yatırım Finansman Genel Müdürü Şeniz Yarcan, “Türkiye’de sene sonu hedef olarak kur seviyesinin verilmesi,  yabancı yatırımcıya bir güvence gibi” dedi. Yarcan, sürdürülebilir çevre projesi kapsamında 2011 yılında başlayan çalışmaların sonunda şirketin karbon ayak izini sıfırladıklarını da açıkladı.
Toplantıda dolar ve borsa konularında analizler yapan Araştırma Müdürü Zümrüt Can Ambarcı ise "Gerek düşük faiz avantajından artık faydalanamayacak olmaları, gerekse getirilen kredili mevduat oranları, minimum ödeme tutarları gibi yeni düzenlemeler sonucunda bankalarda ve kur değişkenliğinden olumsuz etkilenecek sanayi şirketlerinde, kar beklentilerinde aşağı yönlü revizyon yapılmasını bekliyoruz" dedi.
“BİST 100 HEDEFİMİZ 83.000”
Bankacılık sektörünün 2012 kârının 23.6 milyar lira olarak gerçekleştiğini, sektörün Temmuz sonu itibarıyla yıllık net dönem kârının yüzde 23.8 artışla 16.59 milyar lira olduğunu belirten Zümrüt Can Ambarcı sözlerine şöyle devam etti:
“TCMB, Mayıs ayında, kredili mevduat hesapları (KMH) Faiz oranları için bir üst sınır belirlemiş; söz konusu hesaplarda uygulanacak akdi ve gecikme faiz oranlarının kredi kartı işlemlerinde uygulanacak aylık azami akdi ve gecikme faiz oranlarını geçemeyeceği şeklinde düzenlemeye gitmişti. Ayrıca TBMM'de kabul edilen tüketicinin korunması hakkındaki kanun ile, bankaların alacağı ücret ve komisyonları belirleme yetkisi BDDK'ya verildi. Bankacılık işlemlerinde faiz dışında hangi hizmetlerden ücret, komisyon ve masraf alınacağını BDDK'nın bakanlığın uygun görüşünü alarak belirlemesi bekleniyor.”
Ambarcı borsa ile ilgili konuşmasında gelecek 12 aylık BİST 100 hedeflerinin 83.000 puan olduğunu, ancak bunun aşağı yönlü riskler içerdiğini ifade ederek, "ABD ve Türkiye 10 yıllık faiz oranlarındaki oynaklık, risksiz faiz oranlarını artırırken; gerek şirketler, gerekse BİST 100 hedef değerleri için aşağı yönlü revizyon riski barındırmaktadır" diye konuştu.
Ambarcı, uzun dönem faiz oranlarının ve risk algısının devam etmesi durumunda, değerleme oranlarının bu değişkenlere göre de aşağı yönlü riskinin bulunduğunu vurguladı.
Toplantıda sunulan Yatırım Finansman raporuna göre, mevcut fiyat seviyelerinde, BIST-100'ün ileriye dönük Fiyat/Kazanç oranları son iki yıl ortalaması olan 9.4x'e yakın seviyelerde bulunuyor. Ancak rapora göre önümüzdeki dönemde GSYH büyümesi, kur tahminleri gibi makro değişkenlere bağlı olarak kâr beklentilerinin aşağı yönlü revizyonu ile birlikte, piyasa F/K'sı mevcut 9.6x seviyesinin bir miktar daha üzerine çıkabilir.
Yatırım Finansman'ın model portföyünde, faiz oranlarında ve döviz kurlarında görülen yüksek dalgalanmaya direnç gösterebilecek daha defansif hisselerin bulunduğunu söyleyen Ambarcı, "Bu görüşümüze paralel olarak, model portföyümüz Halk Bankası, Enka, Trakya Cam, Türk Hava Yolları , Koza Altın, Uyum Gıda ve Turkcell  hisselerinden oluşmaktadır" dedi.  

“MERKEZ BANKASI'NIN DÜNYADA KREDİBİLİTESİ VAR“ 
Merkez Başkanı Erdem Başçı’nın yıl sonunda doların fiyatı 1.92’ye inebilir açıklamalarına, Yatırım Finansman Menkul Değerler Başekonomisti Levent Durusoy şu şekilde cevap verdi: “Öncelikle FED toplantısındaki nihai kararın ne olduğunu görmek gerekiyor. Şu aşamada bizim hedef tahminimiz bundan daha yukarıda bir seviyeye işaret ediyor. Ama her iki yönde de oynaklığın çok yüksek olduğunu söylemiştik. Fiiliyata döndüğünde tekrar revize edebiliriz ancak bunu söyleyebilirim. Ama şu andaki denge ona pek işaret etmiyor açıkçası. Geçen haftaki Merkez Bankası toplantısında aylık olarak 1.6 milyar dolarlık rezerv kullanımıyla şu anda dış finansmandaki eksik kalan kısmı telafi etmeyi düşündüğünü söyledi. Özellikle bu FED’in sonucu çok kritik olacak ve bunun sonucunu beklemeliyiz.”  
“Ben konuya daha farklı açıdan bakmak istiyorum” diyen Genel Müdür Şeniz Yarcan ise “Türkiye’de sene sonu hedef olarak kur seviyesinin verilmesi,  yabancı yatırımcıya bir güvence gibi. Bana göre faizler yeterince cazip gerçekten. 1.92’ye inanan yabancı yatırımcılara sıcak paraya bir davet gibi de okumak mümkün. Geçmişte belki Merkez Bankası’nın birkaç açıklaması tartışma konusu yaratsa da, dünya genelinde kredibilitesi var” dedi.
HİSSE SENEDİ PİYASASI İÇİN GÜNDEMDEKİ RİSKLER
Suriye'de politik çözüm umutlarının artması ve operasyon riskinin ertelenmesiyle son dönemde tüm gelişmekte olan ülkelere karşı risk iştahını arttırdığını belirten Araştırma Müdürü Ambarcı, buna karşın bazı risklerin ise hâlâ ortadan kalkmadığını belirterek şöyle konuştu:
"FED'in çıkış stratejileri nedeniyle orta-uzun vadede global portföy dağılımlarında gelişmekte olan ülkelerden gelişen ülkelere doğru yönelme ve riskten kaçış algısının süreceği, gelişmekte olan piyasalarda yeniden fiyatlamaların devam edeceği, Türkiye ekonomisinde daha yüksek bir kur ve faiz oynaklığı, üçlü seçim maratonunun ve bölgesel gelişmelerin yarattığı belirsizliklerin hâlâ masada olduğunu düşünüyoruz. BİST 100 yılbaşından 12 Eylül'e kadar yüzde 7 değer kaybetti. Aynı dönemde gelişmekte olan ülkeler endeksi MSCI EM'dek kayıp ise yaklaşık yüzde 6 oldu.”
“KARBON GAZINI SIFIRLADIK”
Yatırım Finansman’ın 2012 Sera Gazı Envanteri Raporu’nda, 2012 baz yılı faaliyet verileri kullanılarak kuruluş seviyesinde sera gazı emisyonları hesaplandı. Faaliyetlerinden oluşan sera gazı emisyonları 2012 baz yılı için kuruluş seviyesinde Kapsam-1 ve Kapsam-2 kapsamında kabul edilebilir güvence ve Kapsam-3 kapsamında limitli güvence ile 783 ton CO₂ (karbondioksit) eşdeğeri olarak ölçümlendi. 
Sürdürülebilir bir yaşam için Yatırım Finansman’ın karbon ayak izini düşürmeye yönelik adımlar atmayı planladıklarını belirten Yatırım Finansman Genel Müdürü Şeniz Yarcan, konuyla ilgili şu değerlendirmeyi yaptı:
“Sürdürülebilirlik konusunun önemi, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de her geçen gün artırıyor. Globalleşen dünyada şirket sorumluluklarının kapsamının her geçen gün artması ve iklim değişikliğiyle mücadelede şirketlerin karşı karşıya oldukları risklerin farkına varılması, kar odaklı büyüme hedeflerinin değişerek sürdürülebilirlik ilkesi altında tekrar şekillendirilmesi gereğini ortaya çıkarıyor. Bu yönde farklı sektörlerden atılacak adımlar da önem kazanıyor. Biz de aracı kurumlar içerisindeki öncü rolümüzü bu alanda da göstererek örnek olmayı hedefledik.
Bu doğrultuda Yatırım Finansman olarak, 2011 yılından bugüne gerçekleştirdiğimiz çalışmalar sonucunda sera gazı ölçümlemelerimizi tamamladık. Şirketimizin sera gazı salımını ölçtürerek, çevreye bıraktığımız ayak izini hesapladık. Kapsam 1 ve 2’de bulunan karbonumuzu sıfırlıyoruz. Böylece, Türkiye’de ‘sıfır karbon’ hedefine ulaşan ilk ve tek aracı kurum olacağız.”