<
BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaBankacılık15 yılın en düşük maliyetli kredisi!----

15 yılın en düşük maliyetli kredisi!

15 yılın en düşük maliyetli kredisi!
22 Mart 2013 - 10:39 www.finansingundemi.com

Sendikasyon kredisini başarıyla yenileyen Akbank yurtdışı borçlanmada bankacılık sektörüne öncülük etmeye devam ediyor

Akbank, dünyanın önde gelen bankalarının katılımıyla sendikasyon kredisi sağladı. Akbank sendikasyonlardaki başarısını birkez daha tekrarlayarak Mart 2012 sendikasyonunu yüzde 115 oranla yenileyerek yaklaşık 1.4 milyar ABD Doları tutarında sendikasyon kredisi aldı.
Toplamda 790 milyon Euro ve 348 milyon ABD Doları  tutarında, 1 ve 2 yıl vadeli 2’şer ayrı dilim olarak yapılandırılan kredinin maliyeti sırası ile 1 yıl için EURIBOR + yüzde 1,00 ve LIBOR + yüzde 1,00, 2 yıl için EURIBOR + yüzde 1,25 ve LIBOR + yüzde 1,25 olarak gerçekleşti. Akbank, imza attığı bu sendikasyon kredisi ile 2012 yılı Mart ayında sağladığı 795 milyon Euro ve  146 milyon Dolar tutarındaki toplam 1,2 milyar ABD Doları kredisini %100’ün üzerinde yeniledi ve uluslararası borçlanmadaki gücünü ve saygınlığını bir kez daha kanıtlamış oldu.
21 Mart 2013, Perşembe günü Sait Halim Paşa Yalısı’nda gerçekleştirilen sendikasyon imza törenine Akbank Genel Müdürü Hakan Binbaşgil, Akbank Uluslararası Bankacılıktan sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Hülya Kefeli ve sendikasyona iştirak eden bankaların temsilcileri katıldı.
SON 15 YILIN EN DÜŞÜK MALİYETLİ SENDİKASYON KREDİSİ
İmza töreninde bir konuşma yapan Akbank Genel Müdürü Hakan Binbaşgil, Türk bankacılık sektöründe son 15 yılın en düşük maliyetli sendikasyon kredisini başarıyla gerçekleştirdiklerine dikkat çekerek, şunları söyledi:
“Gelişmiş ülkelerdeki ekonomik sıkıntıların devam ettiğini görüyoruz. Güçlü ekonomisi, sağlıklı bankacılık sektörü ve düşük borçluluk oranına sahip ülkemiz ise diğer pek çok ülkeden pozitif yönde ayrışıyor. Bu istikrarlı ortam ayrıca Türk bankacılık sektörüne de yansıyor. Diğer pek çok ülkenin bankacılık sektörünün değer kaybettiği bir dönemde bankalarımız en değerli banka markaları araştırmasında hem marka değerlerini hem de sıralamadaki yerlerini yükselttiler. Türk bankacılık sektörü sağlıklı ve karlı büyümesini sürdürüyor. Bankacılık sektörümüze yatırımcı ilgisinin de artarak devam ettiğini görüyoruz. Önemli büyüme potansiyeline sahip Türk bankacılık sektörü yükselen bir değer olmayı sürdürüyor. Güçlü sermaye yapısına sahip sektörümüz ülkemizin yapacağı atılımlar için en büyük katkıyı sağlayacak sektörlerin başında geliyor. Bugün imzaladığımız sendikasyon kredimiz bir anlamda da ekonomimizin ve bankacılık sektörümüzün başarılı ve örnek yapısının, gücünün bir yansımasını oluşturuyor” dedi.
Akbank’ın yüksek marka gücü, uluslararası muhabir ilişkileri ve başarılı performansı ile bir kez daha örnek bir sendikasyona imza attığını vurgulayan Binbaşgil, “Uluslararası piyasaların istikrar arayışında bulunduğu bir dönemde gerçekleştirdiğimiz bu sendikasyon işlemi Akbank’ın saygınlığını ve gücünü yansıtıyor. Seçkin uluslararası bankaların artan katılımıyla temin ettiğimiz bu krediyi başta Akbank müşterileri olmak üzere bankanın tüm paydaşlarına değer yaratmak ve ekonominin büyümesini desteklemek yönündeki hedeflerimiz doğrultusunda , reel sektöre finansman yaratmak için kullanacağız.” dedi.
21 MİLYAR ABD DOLARI SENDİKASYON KREDİSİ
Akbank Uluslararası Bankacılık’tan sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Hülya Kefeli,“Yılda iki kez sendikasyon kredisi alıyoruz. Ağustos’ta vadesi gelen yaklaşık 1,6 milyar ABD doları tutarında ikinci bir sendikasyon kredimiz daha var” dedi.
Toplamda  3 milyar ABD dolarlık tutarın dış ticaretin finansmanı amacıyla alındığının altını çizen Kefeli “Türk bankalarınca alınan son sendikasyon kredilerine kıyasla maliyetimizi 25 baz puan daha aşağıya çekerek dış borçlanmada yeni bir başarı göstergesi yarattık. Bu yıl sendikasyonumuza ilk defa Şili gibi uzak coğrafyalardaki ülkeler de dahil olmak üzere 22 ülkeden 44 bankanın katılımı sağlanmıştır. Elde ettiğimiz sonuç, Türkiye’nin ekonomik başarısının tüm dünyada takip edildiğinin ve ‘dış şoklara dayanıklı, güçlü ve sürdürülebilir dinamizminin’ bir göstergesi olarak değerlendirilmelidir” dedi.
Kefeli ayrıca “1997’den beri gerçekleştirdiğimiz 31 sendikasyon kredisi ile yaklaşık 21 milyar ABD Dolarını Türk reel sektörüne kanalize ettik. Bu sağlanan kaynak, 4 havalimanı ve 50 liman projesine eşdeğerdir” dedi.
Türkiye’nin dış ticaret hacminde çok daha büyük hedefleri bulunduğunu vurgulayan Kefeli, “Bugün artık Türkiye on yıl sonrasını planlıyor. Ülkemizin mevcut durumda yaklaşık 35 trilyon dolarlık dünya dış ticaret hacminden aldığı pay %1’dir. 2023 yılında bu payın %1.5’a çıkartılması hedefi gözönünde bulundurulduğunda, alınan tutar ülkemiz dış ticaret hedeflerine destek verecektir. Bu katkıyı sağlamaktan memnuniyet duymaktayız" dedi.
Kefeli, “Bu yıl Ocak ayında gerçekleştirdiğimiz sektördeki ilk yurtdışı TL bono ihracından sonra, Akbank en düşük maliyetli yeni sendikasyon kredisiyle yurtdışındaki çeşitli platformlardan kaynak sağlama faaliyetleri arasına bir başarı hikayesi daha ekledi. Akbank bu başarıları ile Türk Bankacılık sektörüne öncülük etmekten gurur duymaktadır.” dedi.
YORUMLAR (1)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)
  • bb24 Mart 2013 17:59

    Bu iş sendikasyon kredileri ile olmaz. Bu ülke artık yatırım bankacılığını geliştrimek ve banka kurmak isteyenleri de yatırım bankacılığına yönlendirmek zorundadır. Mevduatlar yetersiz kalmakta ve üstelik mevduat bankası açılmasına müsaade edilmektedir. Bu çok yanlıştır. Mevcut mevduat bankaları bile fazla iken ve hala mevduat faizleri yüksek kaldığı için dışarıdan sendikasyon alınıyorken yeni mevduat bankası açılması yanlıştır. Yetırım bankası teşvik edilmelidir. Bunlardaki faiz oranları temerrüt v.b. uygulamalar sanayi ve esnaf için olumlu hale getirilmelidir. Fahiş oranlar uygulanmamalıdır. Faizlerin yüksek olduğu ülkemizde bu uygulama ile artık ticari alanda da düşük oranlar kalıcı olabilecektir. KAtılım bankacılığı modeli tarzında yatırım bankacılığı düzenlenmeli ve kar-zarar kardeş kabul edilmeli. Zordaki işletmelere yatırım bankaları yine de destek olabilmelidir. Ancak, böyle düzen sağlanabilir...