100 milyonun üzerinde borcu olan şirketler yasa bekliyor

EY Türkiye’nin ülke lideri Metin Canoğulları, bankaların borçlu şirketlerin bir kısım alacağından vazgeçebilmesi ve bunu ‘zimmet’ suçuna düşmeden yapabilmesi için yasa gerektiğini belirtti.

Hürriyet'ten Neşe Karanfil ve Şebnem Turhan'ın haberine göre, Canoğulları, bankaların bu şirketlerde ‘hair cut’ yani borçlarda indirim yapmasının tek şartının zimmet suçuna düzenleme olduğunu belirterek, bu yasa değişimi gerçekleştiğinde borçların yapılacağını ancak eylülden beri bu değişimin beklendiğini dile getirdi. Borç düşürülmesi durumunda işlemi yapan bankacıya sorumluluk doğuyor, ‘zimmet’ suçu oluşunca hapis cezası söz konusu olabiliyor.

Reel sektörün bankalara olan borçlarının yeniden yapılandırılması ‘zimmet’ düzenlemesine takıldı. Reel sektörün borçlarının yapılandırılmasına ilişkin Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK) yönetmelik çıkardı. Daha sonra Bankalar Birliği çerçeve anlaşma hazırladı. Bankaların borçlarını yapılandırmak için reel sektör temsilcileri ile görüşmeler yaptıkları belirtiliyor. Yapılandırma sonucunda borç tutarı düşürülecek yani ‘hair cut’ işlemi yapılacak. Özellikle kamu bankalarında bunun sorun oluşturduğu ve zimmet maddesine ilişkin düzenleme yapılması gerektiği ifade ediliyor. Böylece borcun düşürülmesi halinde bankacıya zimmet çıkmayacak. Konuya ilişkin yasal düzenlemenin gündeme gelebileceği belirtiliyor. Ayrıca yapılandırılan borçlara ilişkin kurumlar vergisi teşviki sağlanmasının da gündemde olduğu öğrenildi. BDDK’nın yayımladığı yönetmeliğin de yasal mevzuat haline dönüştürülebileceği ifade ediliyor. Aslında başından beri yönetmeliğin yasa olarak çıkarılması üzerinde durulduğu, şimdi zimmet maddesinin düzenlenmesi halinde yönetmeliğin de yasa haline getirilebileceği kaydediliyor.

ÜÇÜNCÜ TARAF SORUNU

EY Türkiye ülke lideri Canoğulları da henüz bu düzenlemeye ilişkin yasa çıkmadığını hatırlatarak şöyle konuştu: “Kanun çıktığı anda yapılandırma başlayacaktır. Çünkü bankalarda zimmet suçu vardır. Bir bankanın bir krediden feragat etmesi doğal olarak zimmet suçuna girer. Paranın yüzde 30-40’ını ödeme, faizden ya da ana paradan feragat edelim diyemez. Bir de finansal kuruluş olmayan üçüncü bir taraf var. Yani şirketlerin ticari alacaklıları. Çerçeve sözleşmesi bu kurumları bağlamıyor. Şirketin ticari borçlu olduğu bir başka şirket alacağını tahsil edemediğini düşünüp icra takibi başlatabilir. Kanun üçüncü tarafı da düzenleyecektir. Ayrıca devletin de borçlu şirketlere destek olması lazım. Yani vergi alacakları ötenebilir, indirimler sağlanabilir.” Canoğulları hatta bankaların şirketin borcuna karşı ortaklık bile düşünebileceğini kaydetti.

KURUMLAR VERGİSİ İSTİSNASI GÜNDEMDE

Hem zimmet maddesi hem de vergi istisnasına yönelik yasal değişiklik gündemde. Hazırlığı süren yeni bir torba pakete düzenlemelerin eklenebileceği ifade ediliyor. Borç yapılandırılırken bir kısmının silinmesi gündemde. Silinen borçlara ilişkin Kurumlar Vergisi teşviki gelebileceği kulislerde konuluşuluyor. Şirketin borcu silindiğinde vazgeçilen alacak haline geliyor. Bu da şirketin geliri gibi gözüküyor. Bu durumda Kurumlar Vergisi ödemesi gerekiyor. Yine zararların zaman aşımı uygulaması var. İstisnanın; gelir yazılmaması ya da gelirin mahsubuna yönelik yapılabileceği öğrenildi.

ÇERÇEVE ANLAŞMAYA REVİZYON GELİYOR

Ağustosta dolar kurundaki artış nedeniyle zorda kalan reel sektörü rahatlatmak için BDDK, Finansal Sektöre Olan Borçların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin Yönetmelik’i kabul etti. Bankalar Birliği de çerçeve anlaşmayı 19 Eylül tarihinde tamamlandı. Geçen hafta Resmi Gazete’de yayımlanan yönetmelik değişikliğiyle bazı revizyonlar yapıldı. Şimdi Bankalar Birliği’nin daha önce bankalara gönderdiği çerçeve anlaşmayı revizyona göre değiştireceği belirtildi. Bu arada bankaların reel sektör ile görüşmeler yapmaya devam ettiği ifade edilirken, ne kadarlık bir borcun yapılandırıldığına ilişkin henüz bir bilginin olmadığı, olduysa rakamların aralık ayının başında belli olabileceği ifade edildi.

ZİMMET SUÇU NASIL OLUŞUYOR

REEL sektörün borçları yeniden yapılandırılırken, borç düşürüldüğü için bankacıların zimmet düzenlemesinde tereddüt ettiği öğrenildi. Borç düşürülmesinde bankacıya sorumluluk doğuyor, hapis cezası söz konusu olabiliyor. Bankacılık yasasındaki zimmet maddesi ile ilgili geçen yıl düzenleme yapılmıştı. 687 sayılı kanun hükmünde kararnameyle bankacılık mevzuatına uygun kredi kullandırma, bu kredileri temdit etme veya ek kredi kullandırma, taksitlendirme, teminata bağlama işlemleri zimmet suçu oluşturmuyordu. Ancak bankacılık sektörünün yeni yapılandırmada borç düşürmede sorun olabileceği tereddütü yaşadığı anlatıldı. Özellikle kamu bankalarında borçların yapılandırılmasında tereddüt oluştuğu, sektörden talepler geldiği ve düzenleme ihtiyacı duyulduğu kaydedildi.