Ömür Tan: Ekonomi ile bankacılık etle tırnak gibi

2 / 15

---

DOĞRU VE BÜYÜK İŞLERE ODAKLANDIK

-2016 yılını değerlendirir misiniz? 2016 sizin sorumlu olduğunuz alanlar açısından nasıl bir yıl oldu? 

Ömür Tan: 2016'da bankacılık sektöründeki kredi talebi geçtiğimiz yıllara göre biraz daha yavaş oldu. Ekonomi ve iç talep biraz yavaşladı. Jeopolitik ve coğrafi konumundan dolayı Türkiye'yle ilgili risk algısının arttığı bir yıl oldu. Ben kurumsal ticari bankacılıktan sorumluyum; sorumluluk alanlarımın içerisinde proje finansmanı, nakit yönetimi, dış ticaret de var. Bankacılık sektörü durgun geçti ama biz Eylül rakamlarına göre kurumsal ticari bankacılık olarak nakit kredilerde yüzde 13, gayri nakitlerde de yüzde 24 büyüdük. Ağırlıklı faiz dışı gelirlere odaklandık. Bir önceki yıla göre göre kârlılığımızı arttırdık. 

Proje finansmanı tarafında çok hareketli bir yıl değildi ama bir kaç tane doğru ve büyük işe odaklandık. 15 Temmuz sonrası piyasaların da oldukça hareketli olduğu bir dönem olmasına rağmen yeni, büyük, orta ve uzun vadeli proje finansman işlerine girdik. Bunlar bizim açımızdan önemliydi. Yine hem kurumsal hem de ticari müşterilerimizin birçok maaş ödemesi anlaşması yaptık, bu anlamda yeni birçok müşteri kazandırdık. 

Finansbank açısından 2016'nın en önemli değişikliği, biliyorsunuz QNB’nin Haziran ayı itibariyle banka hisselerimizin tamamını satın almasıydı. Bu çok önemli bir gelişme çünkü QNB'nin yaklaşık 200 milyar dolarlık aktif büyüklüğü var, 30 ülkede faaliyet gösteriyor. Orta Doğu'nun en büyük bankalarından bir tanesi… Gerçek anlamda uluslararası bir banka olma yolunda, 30 ülkede temsilcilikleri, şubeleri ve bizim gibi satın aldığı bankalar var. 

-Daha çok Orta Doğu'da mı faaliyet gösteriyor? 

Ömür Tan: Aslında haritadan gidersek, Avrupa'da Fransa, İngiltere, İsviçre'de şubeleri var. Neredeyse bütün Orta Doğu'da varlar, Dubai, Katar vs. Mısır'da bankaları var. Afrika'da çok sayıda ülkede faaliyet gösteren Ecobank’ta da hissedar konumundalar, dolayısıyla Afrika'nın birçok yerinde varlar. Singapur ve Çin'de temsilcilikleri var. Türkiye de QNB için önemli bir yatırım. Türkiye aslında biraz da Avrupa'ya açılan kapı (gateway to Europe) olması açısından önemli. Onlar için de bizim için de önemli bir açılım. QNB şu anda açık arayla Türkiye'nin bankacılık sektöründeki en yüksek reytinge sahip hissedarı. Bizim açımızdan bu çok önemli. NBG'den (National Bank of Greece) buraya geçtiğimiz için daha da önemli. NBG tabi ki Avrupa ve Yunanistan krizinin etkilerini gördü. Türkiye'de bankacılık sistemi çok kuvvetli, BDDK'sı, SPK'sı, birçok şey duvarlarla örülmüş durumda olduğu için o anlamda bir sıkıntımız yoktu. Benim sorumluluğumdaki kurumsal bankacılık açısından QNB çok daha önemli çünkü QNB'nin ağırlıklı yaptığı iş kurumsal bankacılık ve proje finansmanı.