İlkin Kavukcu’dan transfer atağı

3 / 7

---

O dönem sizin bakış açınıza neler kattı?

Staj dönemlerimle birlikte 16. seneme giriyorum öğrendiğim en önemli şeyin şu olduğuna inanıyorum; deneyimlemediğiniz, görmediğiniz, yaşamadığınız hiçbir şeyle ilgili çok doğru yorum yapama şansına sahip değilsiniz. Bu habercilikte de aynen böyle. Türkiye'nin ya da dünyanın herhangi bir bölgesiyle ilgili gitmeden yorum yapmak, değerlendirmek mümkün değil. Orada olup o insanların bakış açısıyla görerek, değerlendirmek, onlarla birlikte değerlendirmek çok farklı bir nokta. Mesleğim gereği Türkiye'nin bütün illerini gezdim, bunların hepsi benim için ayrı tecrübelerdi. Buradan baktığımız noktayla oradan görünen çok farklı, bunu da ancak yaşayarak ve görerek tecrübe ediyorsunuz. O yüzden hep diyorum ki aslında hayat benim için başlı başına bir muhabirlik ve heyecan. Her şey sokakta, haber insanların arasında. Yaşadığımız hayata dair her şey sokakta, o heyecanı kaybetmemek gerekiyor, hala ilk günkü heyecanımla işe geliyorum. Bugün önemli bir olay olsa eminim ki haber merkezindeki mikrofonu kapıp sokağa çıkacak ilk insan ben olurum.

Hedefinizde işin yönetici kısmında yer almak var mıydı?

Açıkçası ben hayatım boyunca hiçbir şeyle ilgili çok açık hedefler koymadım çünkü yine temel felsefelerimden biri de her şeyin kendi doğrusunu bulduğudur, hayat da hep benim için doğru olanları önüme sundu. Kariyerimle ilgili ille şu şekilde olsun gibi hedeflerim yoktu sadece bir dönüm noktasındaydım, haber tamam dediğim yerde, farklı ne olabilir, biraz ara versem dediğim anda böyle bir teklif geldi. 33 yaşındayım kariyerim açısından önemli bir dönem. Mutfakta yetişmiş olmanın verdiği tecrübeyle, yapabilir miyim heyecanıyla çıktım yola, umarım başarılı olurum.

Son dönemde "Yaz Sohbetleri" adında bir program da sundunuz onunla ilgili ne söylersiniz?

Bu tarz programlar da çok keyifli oluyor. Türkiye'nin sevilen yüzleriyle onların bugüne kadar hiç bilinmeyen yönlerini konuşup, sohbet ediyorsunuz.

360 kanal olarak büyük bir yenilenme içinde ondan biraz bahseder misiniz?

360 artık haber kanalı olmaktan çıktı. 360 bundan sonra seyir defterine çok farklı devam edecek. Bu da benim için ayrı bir heyecan oldu. Belki de bana teklif edilen yöneticilik görevini kabul etmemdeki en önemli neden bu değişim oldu diyebilirim çünkü yepyeni, doğmamış bir çocuk var elimizde onu beraber büyütüp, emekleticektik bu beni çok heyecanlandırdı. Şimdi apayrı bir ekranla yola çıkıyoruz. 22 Aralık'ta göreve başladım yaklaşık 2 ay oldu, yeni bir ekran olmasının heyecanı ile ilk geldiğim gün şunu düşündüm; biz farklı olarak ne yapabiliriz? Aslında farklı bir şey yapabilmek için çok derin düşünmemek gerektiğine karar verdim. Şu anda hayatta hepimizin en büyük özlemi 'mutlu olmak' ben bu motto'dan yola çıkarak dedim ki bizim hedefimiz mutlu bir ekran olsun, insanların birbiriyle savaşmadığı, rekabet içinde olmadığı, sabah uyandığımız andan, gözümüzü kapadığımız ana kadar herkese hitap eden bir ekran hedefledik. Sloganımız "Her renk her ses olsun hayatınızda... Hayatın tamamı 360'ta!" Şimdi hayatımda apayrı bir aşk var. 2 Mart Pazartesi itibari ile de bu ekranı seyircimizle buluşturmuş olduk.