Hükümetten ihtiyaçlara nokta atışı!

5 / 25

---

KANAL İSTANBUL'A YASA

Tasarı ile 2011 yılında "Çılgın Proje" olarak duyurulan Kanal İstanbul'un yasal altyapısı da oluşturuluyor. "İkinci Boğaz" olarak ifade edilen Kanal İstanbul Projesi ile İstanbul Boğazı'ndaki gemi trafiğini ra­hatlatmak için Karadeniz ile Marmara De­nizi arasında yapay bir su yolu açılması planlanıyor. İşte torba yasa tasarısıyla da yapılacak su yollarına kanuni statü kazandırılıyor.
Torba tasarı ile İmar Kanunu'nun tanımlarla ilgili maddesine "su yolu" tanımı ekleniyor. Tasarıda su yolu, imar planı kararlarıyla ya­pay olarak oluşturulan ve deniz araçlarıyla ulaşımın sağlandığı su geçidi şeklinde tanımlanıyor. Su yoluna isabet eden Hazine ve özel idareye ait arazi ve arsaların, kamu gereksinimi ve kamu yararı ne­deniyle ilgili belediye ve özel idareler tarafından satılamayacak ve başka maksat için kullanılamayacak. Bu çerçevede imar planların­da; meydan, yol, su yolu, park, yeşil saha, otopark, toplu taşıma is­tasyonu ve terminal gibi umumi hizmetlere ayrılmış yerlere rastla­yan Vakıflar Genel Müdürlüğü'ne ait gayrimenkuller ile askeri ya­sak bölgeler, güvenlik bölgeleri ile ülke güvenliği ile doğrudan doğ­ruya ilgili Türk Silahlı Kuvvetleri'ne ait harekat ve savunma amaçlı yerler hariç Hazine ve özel idareye ait arazi ve arsalar belediye ve­ya valiliğin teklifi, Maliye ve Gümrük Bakanlığı'nın onayı ile beledi­ye ve mücavir alan sınırları içinde belediyeye; belediye ve mücavir alan hudutları dışında özel idareye bedelsiz terk edilecek ve tapu kaydı terkin edilecek. Ancak, bu yerlerin üzerinde bina bulunduğu takdirde, arsası hariç yalnız binanın halihazır kıymeti için takdir edi­lecek bedel ödenecek.
Resmi Gazete'de 2012 yılında yayımla­nan Bakanlar Kurulu Kararı'nda belirtilen İstanbul Avrupa Yakası Proje alanları için­de yer alan mera, yaylak ve kışlak gibi orta mallarının vasıfları, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı'nca bu kanun hü­kümlerine bağlı kalmaksızın resen kaldırı­lacak. Bu taşınmazlar Hazine adına tescil edilecek.