Simitin Kralı Kavukcu’dan dev yatırım planı

3 / 9

---

ESNAF MANTIĞINDAN KURUMSALA GEÇİŞ

Kavukcu’nun, “FAVÖK’ümüz daha çok küçükken” dediği zaman, sadece beş yıl öncesi. 2017’yi 45 milyon dolar FAVÖK ile kapatmayı hedefliyorlar. Simit Sarayı’nın kurucusu ve üç eşit ortağından (her biri yüzde 30) eniştesi Haluk Okutur (Kavukcu’nun ablasıyla evli) ile Mehmet Tarakçı, 2012’de yönetimi Kavukcu’ya devrettiklerinde şirketin FAVÖK’ü 5 milyon doların altındaydı. Kavukcu’nun ilk işi, o dönemki mevcut 135 mağazanın yarısından fazlasını kapatmak oldu. Bu karar, aile ve iş çevresinde biraz huzursuzluk yaratmış gibi... “Kaç kişi geldi, ‘Abdullah şirketi batıracak’ diye... Çünkü bir senede 70-80 mağaza kapattı” diye son derece neşeli bir şekilde anlatıyor Mehmet Tarakçı o günleri. Ardından gülerek bazen panik olduklarını söylüyor: “Abdullah’a güvendik ve hakikaten teslim olduk. Bunun işin gereği olduğunu biliyorduk. Çünkü Simit Sarayı’nı kurarken ve işi geliştirirken sermaye sıkıntısını ortadan kaldırmak için herkesten bir şekilde yararlanmak istedik. Dolayısıyla eş-dost çok fazla işin içindeydi. 2012’ye geldiğimizde artık bir karar vermek durumundaydık. Kurumsal bir yapıya gelmemiz gerekiyordu.”

Mehmet Tarakçı, aslında o zamana kadar işi esnaf mantığıyla yürüttüklerini söylüyor. Oysa kendisi Boğaziçi Tarih, Simit Sarayı’nın fikir babası ve kurucusu Haluk Okutur da ODTÜ İşletme Mühendisliği mezunu. Abdullah Kavukcu ise Anadolu Lisesi’ni kazanmasına rağmen ticarete atılmayı tercih etmiş. Lise ve üniversiteyi dışardan tamamladığını anlatıyor ve “Kapalıçarşı Oxford Üniversitesi’nden mezunum” diyor gülerek...

Aslında Kavukcu, 2012’ye kadar hiç ön planda olmadı. Hissedar olmakla birlikte 14 yaşından beri tanıdığı, “kendisini yetiştirdiğini ve ablasından bile daha yakın olduğunu” söylediği Okutur’un yönetimine müdahale etmeden sessiz bir ortak olarak kalmış. 2012’de ise Mehmet Tarakçı, Kavukcu’dan hissedarlıktan öte daha aktif bir rol üstlenmesini istemiş. Operasyonu bir süre birlikte yönetmeyi denemişler ama sonra yönetimi Kavukcu’ya devretmeyi uygun bulmuşlar.