Banka raporu 2017

7 / 22

---

Dijitalleşme Dönemi

Genel Müdür Hakan Binbaşgil Akbank'ın ilk çeyrekte hedeflerine ulaştığını söylüyor. Banka önümüzdeki dönemde dijitalleşme atağına devam edecek.

Akbank bankacılık sektörünün 2017'deki olumlu gidişatına paralel olarak yıla iyi bir başlangıç yaptı. İlk çeyrek sonuçlarına göre reel sektöre yönelik kredi gelişimi oldukça yüksek oldu. Öte yandan özellikle dijital bankacılığa yapılan yatırımlar dikkat çekti. Akbank Genel Müdürü Hakan Binbaşgil de 2017'yi değerlendirirken bilanço sonuçlarının ve sürdürülebilir büyümenin üzerinde durarak "İlk çeyrek sonuçlarına göre hedeflerimiz, beklentilerin üzerinde ya da beklentilere paralel gerçekleşti. Etkin risk yönetimimiz, aktif kalitemiz her zamanki gibi bizi ayrıştıran özelliklerimiz arasında yer aldı. Bu dönemde Direkt Bankacılık'ta olağanüstü gelişim kaydettik" diyor.

Yılın ilk yarısında düzenleyici kurumların aldığı önlemler sektörün gelişimine büyük katkı sağladı. Özellikle Kredi Garanti Fonu (KGF) ile ticari kredi büyümesi yüzde 19'lara ulaştı. Öte yandan kredi kartlarında taksit sayısının artırılması, ihtiyaç kredilerinde vadenin 48 aya çıkarılması gibi bireysel kredilere yönelik düzenlemeler ve bazı ürünlere getirilen vergi teşvikleri de tüketici kredilerin artmasında etkili oldu. İhtiyaç kredisi artışı yılın ilk beş ayında yüzde 12'ye yükseldi. Akbank da bu kredi yarışında geri planda kalmadı. KOBİ, ticari, kurumsal ve bireysel kredilerde sektöre paralel büyüme gösterdi. Binbaşgil kredilerle ilgili bankanın hedefinin sürdürülebilir büyüme olduğunu söylüyor ve ekliyor "Kredilerde sürdürülebilir ve sağlıklı büyümeye özen göstermeye devam edeceğiz. Mevduatımızı da kredilere paralel büyüterek düşük kredi/mevduat seviyemizi koruyacağız."

Dijital bankacılık ve mobil bankacılık uygulamaları sektörde rekabette öne çıkmak

için büyük önem taşımaya başladı. Türkiye Bankalar Birliği'nin Mart 2017'de açıkladığı rapora göre Ocak-Mart 2017 dönemi içinde toplam (bireysel ve kurumsal) aktif dijital bankacılık müşteri sayısı 29 milyon kişiye ulaştı. Bankalar bu konuda olabildiğince geliştirme yapmaya çalışıyor. Akbank için de 2017 dijitalleşme yılı oldu. Dijital bankacılıkta geçen yıllarda önemli yatırımlar yapan banka bu alanda iyi bir ivme yakaladı. Dijital kanalları kullanan müşteri sayısı 3,5 milyona, mobil bankacılık aktif müşteri sayısı ise 3 milyona ulaştı. Ayrıca bankadaki işlemlerin yüzde 95'i de dijital kanallardan yapıldı. Binbaşgil de bu alana verdikleri önemi vurguluyor ve ekliyor "Türkiye dinamiklerine paralel olarak dijitalleşme bizim için gündemin ilk sıralarındaki maddeler arasında yer alıyor. Fark yaratmanın ancak yüksek nitelikli insan kaynakları ve güçlü teknolojik altyapı ile mümkün olduğunu düşünüyoruz. Bu nedenle insan kaynaklarımız, teknolojiye, inovasyona yatırım yapmaya önümüzdeki dönemde de devam edeceğiz."

Akbank hem dijital hem de bireysel bankacılıkta Akbank Direkt ile ön plana çıkmak istiyor. İlk olarak 2012'de piyasaya sunulan ürün hem İnternet hem de mobil üzerinden hizmet sunuyor. Ayrıca Direkt Kredi ürünü bankadaki kredi satışının yaklaşık yüzde 50'sini oluşturuyor. Binbaşgil bu alanda yatırımlara devam edeceklerini belirterek "Şubeye gitmeden, uçtan uca dijital bir deneyimle sunduğumuz Direkt Bankacılık'ta olağanüstü gelişim kaydettik. İlerde de bu alanda sektördeki pozisyonumuzu koruyarak her segmentte, her üründe, her süreçte dijitalleşme trendimizi koruyacağız" diyor.

Bankanın önemsediği bir diğer konu ise kurumsal bankacılık. 2015'de Ak Portföy ve Ak Yatırım ile birlikte Ak Yatırım Hizmetleri'ni hayata geçiren banka bu sayede kendine bir yatırım platformu oluşturdu. Binbaşgil önümüzdeki dönemde de yatırım bankacılığı ile kurumsal bankacılıkta ilerlemek istediklerini şu sözlerle belirtiyor: "Kurumsal Bankacılık birimimiz altındaki Yatırım Bankacılığı ve iştiraklerimiz aracılığıyla, Türkiye'de operasyonları olan çok uluslu şirketlerin ana bankası olmayı hedefliyoruz."

Özellikle KGF'nin etkisiyle kredilerde görülen hızlı büyümenin TL kredi/mevduat oranlarına olumsuz yansımaları oldu. Mevduat faizleri hızla arttı ve bankaların fonlama maliyetlerinin ve kredi faizlerinin yükselmesine sebep oldu. Dış finansmana da yeterince erişim sağlayamayan bankalar dolayısıyla kaynak sıkıntısı yaşama riskiyle karşı karşıya kaldı. Binbaşgil de önümüzdeki dönemde sektörün en önemli sorununun kaynak maliyetlerini düşürmek ve kaynakları çeşitlendirmek olacağını düşünenlerden biri. Binbaşgil'e göre bankalar hızlı büyümeyi sağlamak için kaynak gelişimini sürdürmeye çalışacak ve artan kaynak maliyetleri ile birlikte bankaların ikinci ve üçüncü çeyrekte marjlarında bir daralma gözlemlenecek.

İlk beş ayın gelişmeleri gösteriyor ki bankacılık sektörü için 2017 iyi bir yıl olacak. Zaten ilk çeyrek rakamları da bu tezi destekliyor. Yılın ilk çeyreğinde bankacılık sektörünün net karı, özellikle net faiz gelirlerindeki artış, sorunlu kredi oranındaki düşüş ile birlikte yıllık yüzde 59 artış gösterdi. Kardaki artış kaynaklı özkaynaklardaki büyüme de sermaye yeterlilik rasyosunun artmasına katkı sağladı. Fakat daralan marjların önümüzdeki çeyreklerde karlılık üzerinde olumsuz bir baskı yapma ihtimalini de göz ardı etmemek gerekiyor. Binbaşgil'in 2017 yorumu ise şöyle: "Sektör 2017'de yüksek bir büyüme sağlayacak. Özellikle reel sektöre yönelik kredi büyümesi daha hızlı olacak. YP'den daha çok lira bazlı krediler daha hızlı gelişecek." Öte yandan Binbaşgil kredi hacmindeki artışa karşılık, kredilerin takibe dönüşüm oranının düşük seyrini sürdüreceğini düşünüyor. Elbette sektör bir yandan küresel piyasalardaki gelişmeleri yakından izleyecek. Binbaşgil'e göre de jeopolitik geliş-meler, Fed'in faiz kararları, bono alımlarındaki azalış, Türkiye'yi ve diğer gelişen ülkeleri yakından ilgilendirecek makro konular olarak gündemde kalacak.