‘Afrika fatihi’ Türk Yusuf Öztürk konuştu

1 / 9

---

SERAP SÜRMELİ – FINANSGUNDEM.COM

Hani derler para ile iman kimde olur bilinmez diye. Yusuf Öztürk de öyle bir işadamı. Tek farkı ikisinin de onda olması…

Türk Milleti, Osmanlı’dan beri Afrika’ya uzak değil, ancak Akdeniz’e kıyı cephesi dışında çok yakın sayılmaz. Kamerun ise önce, geçen yıl Cumhurbaşkanı Gül’ün Çankaya’da ağırladığı Cumhurbaşkanı Biya’nın “Köprü, baraj, havaalanı, demiryolu projeleri için Türk işadamlarını bekliyoruz” sözleriyle gündemimize oturdu. Hoş, her Türk Afrika’yı az çok bilir,  üstelik sömürgeci Avrupalı’nın vahşi bakışıyla değil, insani duygularıyla sever ama Kuzey’in altında, kara kıtanın ortasında, Okyanus kenarında, doğasının tüm özelliklerini taşıyan Kamerun’a birden bakışları çevirten Yusuf Öztürk oldu, itiraf etmek gerekir.

189 ülkeyi gezdi, Afrika’da 6 ülkeye demir attı

750 milyon dolarlık yani 1.5 milyar TL’lik “Ebolowa-Akom2-Kribi ve Bertouri-Kentzou Double Karayolu Projesi”nin ihalesini alınca ekonomi basınının gündemine oturan Öztürk Holding, bildiğiniz gibi değil! Bilmeniz gereken ise Türkiye’nin ‘gizli’ girişimci kahramanlarından biri olması. 189 ülkeyi gezmiş, 189 ülkede farklı bağlantılar kurmuş Yusuf Öztürk, Afrika’ya iki üç günlük safari turu için kamp kurmaya değil, iş yapmak için uzun soluklu olarak giden, yerleşen, yaşayan patronlardan. Zaten şu an 6 ülkede ofisleri, tesisleri, harıl harıl çalışan makineleri, işçileri, mühendisleri var.

Peki, Öztürk’ün vakti mi bol (!), gidip oralarda yatıp kalkıyor. İşin sırrı markanın globalleşmesinde, kazancında, geleceğe dev yatırımlarında yatıyor. “Afrika’ya gidip bir otel lobisinde 2, 3 siyahla buluşup iş yapacağını sananlar aldanıyor, zaten başarılı da olamıyor” diyen Yusuf Bey, ihale sürecinden projenin yürümesine; yasal, politik ve yerel zorlukları nasıl bir stratejiyle aştığını gururla anlatıyor. Çünkü onun kitabında, gidip, iki şartname alıp, beklemek yok. Aksine, devlet başkanları ile, cumhurbaşkanları ile görüşüyor, yaptıklarını gözler önüne seriyor, yeni vizyonlar sunuyor, güven aşılıyor, kalpleri kazanıyor, sonra da ihaleyi kapıyor. Yani özetle işin temeli zirveyi fethetmekle atılıyor. Coşku dolu o sesi dinlerken heyecan duymamak elde değil…

Afrika hizmete, medeniyete aç

Çeyrek asırlık Öztürk Holding’in, İTÜ mezunu genç bir patronu olarak, “Kabuğumuzu yırtıyoruz.  Bizimkisi narsist duygularla iş yapmak değil, tam tersine Türk işadamlarını oralara çekmek. Tüm bu bölgenin nabzını biz tutuyoruz. Bizim böyle bir misyonumuz var” derken aldığı lezzeti gözlerinden okuyorum. İçi gülüyor. Verdiği bilgiye göre, Türk Devleti,  Afrika’nın etnik yapısını, ekonomik gerçeğini, nüfusunu onlardan soruyor. Sanki bir nevi fahri elçi. Ama sınır Kuzey Afrika’ya kadar, çünkü Öztürkler, kıtanın Arap tarafında yoklar, tamamen Afrika’dalar. Afrika Araplarındaki yangın, Türklere olan bakışlardaki düşmani değişim, niye olmadıklarının kanıtı, üstelik belki de en büyük şansı.

Peki, niçin Amerika, Asya değil de Afrika!  Hizmete, medeniyete olan açlıkları, şu açılımın  altında yatıyor: “Bakın buradaki ülkelerin hiçbirinde kendi havayolu şirketi yok, donanması yok ve bu ülkeler dünya haritasında unutulmuş, karanlıkta. Ama şimdi canlanıyorlar. Bütün dünya gelecek 50 yılda buraya, bu kıtaya muhtaç kalacak. Çünkü tek üretim yeri Afrika olacak…”

Parayı nereden, nasıl buluyor? İşte finans bombası

Sohbet bir başka noktaya kayıyor, odaklandığım yer finansman. “Elimizde çok proje var ve kimse ukalalık olarak algılamasın ama 30 yılımızı kapalı gişe oynuyoruz” diyen, Holding’in sadece Afrika’yla sınırlı olmadığını, sınır ötesi ihale harekatının, Irak’a, Suudi Arabistan’a, Kuveyt’e, Türkmenistan’a kadar uzandığını söyleyen Yusuf Öztürk, bunca işin altından hangi krediyle kalkıyor? Parayı nereden, nasıl buluyor? Yanıtıyla birlikte bomba patlıyor, çünkü karşımda krediyle hiç yüz göz olmamış, hayatında kredi kullanmamış bir iş adamı oturuyor. Şaka gibi gelebilir ama değil. “O zaman banka gibisiniz, maşallah” diyorum ki ikinci bomba geliyor: “Evet, İngiltere’de yüzde 100 sahibi olduğumuz bir bankamız var. Moldova ve Hırvatistan’da da iki bankayı almak üzereyiz, son aşamaya geldik…”

Suudi Arabistan’da alınan gurur verici iş 

Sohbet tekrar yurt dışındaki projelere dönünce, “Şu anda Suudi Arabistan’da aldığımız bir işimiz var. Çok ciddi, müthiş bir iş. Sayın Başbakanımızın da bilgisi dahilinde, çok gurur verici bir iş” diye konuşuyor. Ee, iş sır, konunun kahramanlarından biri de Başbakan olunca dayanamıyoruz, “Nedir o?” diye ısrar ediyoruz. Ancak nafile! ‘Can çıkar proje adı çıkmaz’ durumunu aşamayınca “İnşallah çok yakında açıklayacağız” vaadiyle yetiniyoruz.

Şu anda ev alma zamanı mı? İşte yanıtı

Buraya kadar özetlediğimiz, Öztürk Holding’in ‘dış’ı. Ya içi?

Yusuf Öztürk’un sıraladığı verileri alt alta koyuyoruz,  Türkiye’de 5 milyon 320 metrekare taahhüt yapan, hep kendi öz sermayesiyle hareket eden, Türkiye’nin ilk kentsel dönüşüm projesinin sahibi bir holding Öztürk. Yalnız Esenler Havaalanı Mahallesi projesinde istimlak sorunları çıkınca, kat karşılığı anlaşmaya göre müteahhittin payı yüzde 30’lara düşünce, “Affımızı istedik ve çekildik. Süreci ise izliyoruz” diyen Yusuf Öztürk’e göre Türkiye konuta doydu, yani yeni konut ihtiyacı pek yok. Üstelik almak için de zaman pek uygun değil. Çünkü fiyat skalası dengesiz.  

Türk iş dünyasına seslendi: Afrika’ya inanın

Her sorunun yanıtı hazır, her yanıt şaşırtıcı, bir sonraki soruya tahrik edici olunca dakikalar çabuk geçiyor. Bir saate yakın kara kıtayı, işlerini, vizyonlarını, misyonlarını masaya yatırdığımız Öztürk Holding Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Öztürk, veda etmeden önce Türkiye’nin önemsemesi gereken bir mesaj veriyor. Hollywood yıldızı Robert Reford, kült filmlerden ‘Out of Africa’ ile izleyen herkesi i büyülemişti. Türk iş dünyasının genç yıldızı Yusuf Öztürk de yatırımcıları kendisini izlemeye çağırıyor. Gıdadan tekstile, inşaata, ticaretle uğraşan, üretim yapan tüm girişimcileri ‘Benim Afrikam’a çağrıyor. Söylemesi bizden, davete icabet sizden…