Denizbank, kentlerin kalkındırılması için Belediyeler Bankası (sonra İller Bankası),Türkiye Halk bankası, Türk Ticaret bankaları ayrıca ihtisas bankaları olarak kurulmuştu. 1930 lu yıllar bankacılık alanındaki hukuksal düzenlemelerin yapıldığı yıllardı.Tasarruf sermaye birikiminin ana kaynaklarından biri olarak görülmüş, kredi olanaklarının daralması iç tasarrufların önemini artırmış, insanlara tasarruf yapma davranış biçiminin öğretilmesi Milli İktisat ve Tasarruf Cemiyeti’nin önemli faaliyetlerinden biri olmuştu.Tasarrufu teşvik çalışmalarını İş Bankası başlatmış daha sonra Ziraat bankası da bu çalışmalara katılmış, kumbara ile küçük tasarruflara önem verilmiş, bunların ekonomiye kazandırılması için çaba harcanmıştı (Coşar, 1995). 1930 lu yıllarda hükümetin iç kaynaklardan başka dayanacağı bir kaynak bulunmadığından tasarruf üzerindeki vurgu artmış,tasarruf sahiplerinin haklarını korumak ve kredi ilişkilerini düzenlemek üzere iki kanun çıkarılmıştı. Merkez Bankası’nın kurulmasının ardından, 1933 yılında Ödünç Para Verme Kanunu ve Mevduatı Koruma Kanunu ile başlayan bu süreç 1936 yılında Bankacılık Kanunu’nda bu iki kanunun birleştirilmesi ile tamamlandı. 1929 krizi gelişkin kapitalist ülkelerde de bankacılık alanında köklü düzenlemelerin yapılmasına yol açmış, finans sektörü kontrol altına alınmıştı. Türkiye’de Büyük Depresyon’un etkisiyle 1932 yılında 60 banka 483 şube bulunmaktaydı. 1929-44 yılları arasında 24 ulusal, 9 yabancı banka tasfiye olmuştu(Akgüç, 1992). 3. İkinci Dünya Savaşı Sonrasında Özel Bankacılık İkinci Dünya Savaşı sonrasında yeniden biçimlenen iç ve dış ekonomik ve siyasi ilişkilere paralel olarak, Savaş yıllarında güçlenmiş olan ticari ve tarımsal burjuvazi iktisat politikalarına ağırlığını koydu(2004b). İkinci Dünya Savaşı yıllarında artan servetler, savaş sonrasında ticari alana ve bankacılık sektörüne aktı. Ticari bankaların egemen olduğu bankacılık sektöründe özel sektörün, orta ve uzun vadeli kredi talebini karşılayacak bir kurum yoktu. Savaş sonrası dönemin elverişli iç ve dış konjonktürü, sanayi girişimcilerinin orta ve uzun vadeli kredi ihtiyacını karşılayacak bir özel bankasının kurulmasına olanak verdi. 1950 yılında, özel sektör ticari bankaları, Merkez Bankası ile Dünya Bankası’nın ve Türk devletinin desteği ile Türkiye Sınai Kalkınma Bankası kuruldu. Amaç, sanayi girişimcisini desteklemenin yanı sıra, özel sektör yabancı sermaye işbirliğini sağlamak ve ülkede sermaye piyasasını geliştirmek idi. Banka, 1950 yılından itibaren sanayi alanında ilklere destek olarak dikkatli bir finansman ve destek politikası izledi. 3500 projeye doğrudan destek oldu, 100 şirketle ortaklıklar kurdu. Bu yönüyle, özel sektörün gelişmesinde önemli bir yere sahip oldu(Coşar, 2004d). TSKB, 1950’li yıllarda ticari sermayenin sanayi kesimine yönlendirilmesinde yol gösterici oldu.
ÇOK BAKILAN GALERİLER
Hisse | Fiyat | Değişim(%) | Piyasa Değeri |
---|
Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...
Finansingundemi.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.finansingundemi.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.finansingundemi.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur. BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.