TÜRGEV'e karşı Aydın Doğan–Murat Vargı operasyonu
Tarih: 15 Şubat 2016 - 07:14
Devlete bağış yoluyla yurt kazandırabilecekken neden üniversite yerleşkelerine göz diktiler? İşte perde arkasındaki olanlar, işte müthiş iddialar
TÜRGEV’in ülke genelinde tamamen bağış sistemi ile hızla yaygınlaşan ve bugün itibarıyla 21 adede ulaşan yurtlarına alternatif model, Doğan ve Vargı aileleri tarafından geliştirildi.
Aydın Doğan 2011 seçimlerinden önce damadı Ahmet Faralyalı’ya Astra Yapı ve İşletmeciliği A.Ş.’yi kurdurdu.
Şirket’in ilk projesi Afyon Kocatepe Üniversitesi yerleşkesi içerisinde toplam 2200 öğrenci kapasiteli yurdu ÜNİYURT markasıyla hizmete girdi. Astra firması tarafından hali hazırda Afyon, İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü, Sakarya ve Zonguldak illerinde yerleşke içerisinde ve dışında toplam 11.000 öğrenci kapasiteli yurtları faaliyette.
Benzer bir girişim Aydın Doğan’nın aile dostu Murat Vargı tarafından da 2013 yılı içerisinde gerçekleştirildi. Murat Vargı’ya ait olan MV Holding, 2013 yılında Güzel Yurtlar A.Ş.’yi kurdu ve Residorm markasıyla öncelikli olarak Kırıkkale Üniversitesi, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi ve Balıkesir Üniversitesi yerleşkelerinde 30 yıl ile 49 yıl süreli sözleşmelerle toplam 4.000 yatak kapasiteli yurtlarıyla sektöre giriş yaptı.
17 Aralık -25 Aralık darbe girişimi sonrasında iki ailenin TÜRGEV’e alternatif olacak güç birliği kararı aldığı, amacın ise firmaların birleşmesi yoluyla Türkiye’de en yüksek kapasiteli yurt zincirini oluşturmak, oluşacak yaklaşık 15.000 yatak kapasitesi ile üniversitelerin içerisinde ve dışında faaliyetlerine devam etmek ve paralel yapıya ait yurtların da sonraki zamanlarda aynı çatı altına alınarak, paralel yapıya ait yurtlara yapılacak herhangi bir operasyonun önüne geçilmek istenmesi olduğu ileri sürülüyor.
YURTLARIN TOPLAM DEĞERİ YAKLAŞIK 1 MİLYAR USD
Aydın Doğan ve Murat Vargı’nın sahip oldukları servetler göz önüne alındığında aslında devlete bağış yoluyla kazandırabilecekleri ve böylece eğitime destek verebilecek olmalarına rağmen üniversitelerin yerleşkelerine göz koymalarının sebebi ise, hem yüksek rant hem de ileride ihtiyaç olması durumunda üniversitelerdeki öğrenci olaylarında güç sahibi olma iddiasına dayandırılıyor.
İki gruba ait yurtların toplam 15.000 yatak kapasitesi konaklama sektörü ve finans uzmanlarına göre değeri yaklaşık 1 milyar USD. Söz konusu yurtların yurt içi ve yurt dışı alıcılara satılması için hiç bir yasal engelin de olmaması ayrı bir tehlike ortaya çıkarmakta. Üniversitelerle yapılan sözleşmelerin sahibi bulunan firmaların hisse satış yoluyla elden çıkartılması durumunda ne üniversitelerin ne Milli Eğitim Bakanlığı’nın ne de Yüksek Öğretim Kurumu’nun hiç bir yasal engelleme yetkisi bulunmamaktadır.
DÜNYA BANKASI KURULUŞU IFC’NİN DİKKATİNİ ÇEKEN BİRLEŞME
Doğan ve Vargı ailelerinin şirket birleşmesine ayrıca Dünya Bankası’na ait olan Uluslararası Finans Kuruluşu IFC’nin de destek verdiği, iki firmanın birleşme sonrasında özellikle üniversite yerleşkeleri içerisinde hem yeni projelere hem de hali hazırda yerleşkelerde faaliyet gösteren diğer firmalara ait yurtları satın alması için yaklaşık 750 milyon USD kredi paketini onayladığı söyleniyor.
ABD ve Avrupa’da hızla genişleyen öğrenci konaklama sektörünün büyüklüğü ve özellikle ABD’de son satın almalarda yatak başı değerin 60.000 dolara ulaşmasının, IFC’nin Türkiye’de özellikle Doğan-Vargı birleşmesine yoğunlaşmasına sebep olduğu belirtiliyor.
YURTLAR KİMİN DENETİMİNDE?
Bu iki gruba ait yurtlarda YÖK, Milli Eğitim Bakanlığı, Valilik denetimi bulunmadığını belirten kaynaklar söz konusu yurtların denetiminin üniversitelerin sağlık-sosyal hizmetler daire başkanlıkları tarafından yapılmaya çalışıldığını ifade ediyorlar. Faaliyet izinleri üzerinde YÖK’ün veya MEB’in her hangi bir yetkisi olmaması sebebiyle Doğan ve Vargı ailelerinin sessizce TÜRGEV modeline alternatif bir yapıyı kurma planında olduklarını işaret eden kaynaklar, bu şekilde devam etmesi halinde iki grubun denetimsiz olarak üniversite yerleşkelerinde ve dışında büyüyerek, TÜRGEV’e karşıt bir plan içerisinde çalışmalarına devam edeceklerini ileri sürüyorlar.
ÖCALAN’IN AKİL ADAMI VARGI’NIN ORTAĞI: OSMAN KAVALA
Murat Vargı’nın KVK firmasındaki ortağı ünlü ‘Kızıl Soros’ Osman Kavala’nın özellikle Abdullah Öcalan ve HDP ile ilişkileri gözönüne alındığında hem Doğan hem de Vargı ailelerinin üniversitelerde faaliyete geçen yurtlarının sadece ticari bir işletme vizyonu olmadığı konusunda şüpheler artıyor.
Osman Kavala’nın sahibi veya ortaklığı bulunan şirketlerin FETÖ terör örgütüne finansman sağladığı şüphesiyle incelemeleri devam ederken söz konusu şüphenin KVK ve MV Holding’e yöneldiği ve yakın zamanda gerekli incelemelerin başlayacağı öne sürülüyor.
DEVLET KURUMLARI HAREKETE GEÇİYOR, GEREKİRSE YURTLARA EL KONULACAK
Devlet kurumlarının ilerleyen günlerde her iki gruba ait hukuksal ve finansal incelemeleri yapmak üzere harekete geçeceğini, finansman yapıları ve para trafikleri başta olmak üzere tüm şirketlere yönelik başta Gelir İdaresi Başkanlığı, MASAK ve Maliye Bakanlığı olmak üzere ön soruşturmalara başlandığını, ayrıca Cumhurbaşkanlığı DDK’nın ve YÖK’ün ilgili üniversitelerin yönetimlerine gerekli belge ve bilgilerin ulaştırılmasının talebinin yapılacağını belirten kaynaklar, özellikle üniversitelerin içerisinde geçmişi soru işaretleriyle dolu ve aynı zamanda ortaklıkları şüpheli olan yapıların eline üniversitelerin ve öğrencilerin teslim edilemeyeceğini ifade ediyorlar.
Site adresi: https://www.finansingundemi.com/haber/turgeve-karsi-aydin-dogan-murat-vargi/464726