Sabancı İran pazarı için ne düşünüyor
Tarih: 04 Şubat 2016 - 20:45
Sabancı Holding Perakende ve Sigorta Grup Başkanı Haluk Dinçer, Bloomberg HT’de Arzu Maliki'nin konuğu oldu, gündeme ilişkin soruları yanıtladı…
Sabancı Holding Perakende ve Sigorta Grup Başkanı Haluk Dinçer, finans dünyasında iki gündür konuşulan Mehmet Nane’nin Carrefoursa’dan ayrılışı için, “Benden kariyerine farklı bir alanda devem etmek için izin istedi” dedi. Dinçer, piyasalara yönelik yorumunda ise, “Fed bundan sonra ne yapacak belirsizlikler var. Petrol fiyatlarında büyük bir gerileme, gelişmekte olan ülkelerden fon çıkışı var. Riskler devam ediyor. Kurlarda artışlar oldu” diye konuştu.
Bloomberg HT'de Arzu Maliki'nin sunduğu "Üst Düzey" programına konuk olan Haluk Dinçer, perakendeden sigorta sektörüne, Mustafa Koç’tan Mehmet Nane’ye, küresel piyasalardan Türkiye’ye soruları yanıtladı, çarpıcı açıklamalar yaptı. İşte Sabancı Holding Perakende ve Sigorta Grup Başkanı Haluk Dinçer’in konuşmasından satır başları:
MUSTAFA KOÇ’UN VEFATI
Türkiye için önemli, Türkiye ekonomisi için değerli bir ismi kaybettik. Benim TÜSİAD Başkanlık dönemimde Başkanlar Kurulu’ndaydı. Türk-Amerika İş Konseyi’nde de beraberdik. Yurt içinde ve yurt dışında çok sayıda ortak arkadaşlarımız var. Çok güzel anılarımız var. Ani ölümü bizi yasa boğdu. Önemli olan arkanızdan neler bıraktığınız, Mustafa Bey Türkiye'ye çok şeyler kattı ve bıraktı…
MEHMET NANE ‘NİN CARREFOUR'DAN AYRILIŞI
Sabancı bünyesinde 2000 yılından beri beraberiz. Teknosa'da kendisini genel müdür görevine getirmiştik. OrAda başarılı bir 8 yıllık dönem geçirdi. İş başına geldiğinde 50 Teknosa marketimiz vardı, görevi devrettiği zaman 300'lere gelmiştik. Ayrıca aynı zamanda halka açtık Teknosa'yı. Daha sonra Carrefoursa'da başarılı bir 3 dönem geçirdi. Kendisi benden izin istedi, “Artık kariyerime farklı bir alanda devam etmek istiyorum” dedi. Benim de çok sevdiğim bir arkadaşım, oturduk, konuştuk, baktım kararlı. Bu kadar sene beraber çalışmışız, 18 senelik tanışıklığımız var. Bir tören Antalya'da, bir törende holdingte yapacağız yani böyle dostça ayrılıyoruz. Yerine gelen Hakan Ergin, son derece değerli bir isim, bizim yönetim kurulu üyemiz, sektörün de yakından tanıdığı bir isim. Muhakkak bayrağı yukarılara taşıyacaktır, buna inanıyorum.
GLOBAL EKONOMİK SIKINTILAR VE TÜRKİYE
Fed'in faiz artıracak beklentisi piyasalarda baya bir belirsizlik yarattı. Büyük ekonomiler negatif büyümeler gerçekleştirdi, işte Rusya, Brezilya… 2016'da da bu risklerin bir kısmı devam ediyor aslında. Fed bundan sonra ne yapacak belirsizlikler var, petrol fiyatlarında büyük bir gerileme var. Gelişmekte olan ülkelerden fon çıkışı var. Kurlarda artışlar oldu. Jeopolitik riskler ve Türkiye ekonomisi burada büyük bir fatura ödedi. Biz de bu bölgede taahhüt işleri yapıyorduk. Güvenlik riskleri de Sultanahmet’te yaşananlar. İşte bunlar bizi 2016'ya da taşıyor
SİGORTA ALANI VE HEDEFLER
Yabancı oyuncuların çok yer aldığı bir sektör, rekabetin çok yaşandığı bir sektör. Trafikte yaşanan sorunları bıraktığımız takdirde, 2015 sektör açısından fena geçmedi, %12 gibi bir büyüme oldu, trafiği de koyarsanız %15 bir büyüme. Önümüzdeki senede buna benzer bir büyümeyi öngörüyoruz. Ancak trafik sigortalarının bilançoların üzerinde yarattığı ciddi bir baskı var.
Avivasa'da faaliyet gösterdiğimiz Hayat ve Emeklilik’ te önümüzdeki dönem büyük bir potansiyel var, %30'larda bir büyüme olacaktır yine. Yabancılardan sigortaya yeni bir giriş olacağını zannetmiyorum. Tam tersine sektörde birleşmeler, satın almalar yoluyla konsolidasyon beklentimiz var…
ÖZEL SEKTÖR 2016'DA RİSKLER
*İhracata dayalı işler ve sektörler ile turizme dayalı sektörlerde mutlaka olumsuzluklar olacaktır. Şirketler 2015'e göre daha hazırlıklılar.
*Asgari ücrete gelen %30 artışın da olumsuz etkileri bazı sektörlere mutlaka olacaktır. Ama perakendeye baktığınızda bu 300 liralık artışın olumlu etkisi de olacaktır. Çünkü tüketimin %30'luk bir bölümü gıdaya gider ve gıda tüketiminde bir artış olacaktır.
*Yine jeopolitik riskler var Rusya ile ilişkilerde ben pek fazla değişiklik beklemiyorum
*Yurt içinde güvenlik sorunları devam ediyor yani yine 2016 zorlu bir yıl olacaktır. Ama ben Türkiye'nin büyüme açısından yine aynı performansı göstermesini bekliyorum.
*Gıda fiyatları neden düşmüyor? Biz kendi üretimimizi yapıyoruz ama bizim çapımızda kaç tane şirket var. Dolayısıyla değer zincirindeki belirsizlikler tüketiciye yansıyor. Bu tarımdaki sorunlarında piyasaya yansımasıdır. Mutlaka tarımda bir modernleşmenin yaşanması gerekiyor. Bir de gıda perakendeciliğinde değer zincirini en etkin şekle sokabilecek modern zincirlerin gelişmesi gerekiyor.
YABANCI YATIRIMCILAR VE TÜRKİYE
Şimdi bir kere biz de bir yatırımcıyız bu ülkede ve biz bu ülkede uzun vadeli bir potansiyele inanıyoruz. Benim sorumluluğumda olan şirketlerde 3 tane yabancı yatırımcı var; Fransızlarla Carrefoursa’da ortağız, İngilizlerle Avivasa’da ortağız Belçikalılarla da Ak Sigorta’da ortağız. Zaman zaman performansta inişler çıkışlar olsa da, üçü de Türkiye’ye uzun vadeli bakıyor. Bir tedirginlik yaşamıyorlar ama yeni yatırımcılar için ne Türkiye ne de gelişmekte olan hiçbir ülke şu dönemde pek cazip değil, bunu kabul edelim. Esasında dünyada genel ekonomik aktivitede bir yavaşlama var, dünya ticaretinde de bir yavaşlama var. Doğu’dan gelen yatırımlar da bir yavaşlama var. Şimdi fon akışları gelişmekte olan ülkelerden daha gelişmiş olan ülkelere kayıyor , bu anlamda Türkiye’nin cazibesi diğer gelişmekte olan ülkelerle beraber biraz gerilemiştir. Çok yatırım zamanı gibi durmuyor ama burada var olan şirketler kendi büyümelerini sürdüreceklerdir. Onlar yatırımlarına gerektiği kadar devam edeceklerdir.
KUR RİSKLERİ VE PERAKENDE
Kur riskleri Türkiye’deki tüketici güvenini aşağı çeker , nitekim baktığımız zaman Tüketici Güven Endeksi Türkiye’de zaten Nisan 2014’ten sonra Kasım seçimlerinden sonrada aşağıya kaydı bunda biz kurun etkisi olduğunu düşünüyoruz . Şirketlerimizde biz kur riski taşımayız, dolaylı olarak etkilenme olur, iş yaparken satın aldığımız mal ve hizmetler dövize endekslidir bunlarda sorun yaşarız. Mümkün olduğu kadara riskleri yok etmeye çalışırız bazı antlaşmalarla. Finansal enstrümanlarla önemli bir sorun yaşamadık ama genel olarak ekonomide ruh hali olarak olumsuz etkilediğini söyleyebiliriz kur risklerinin..
İRAN PAZARI
Türkiye için son derece önemli bir fırsat, bizim için de doğal olarak tüm Sabancı portföyü açısından ciddi bir fırsat yaratacak. İran aşağı yukarı Türkiye kadar bir ülke, hem nüfus hem ekonomi olarak. Satın alma paritesine göre bakarsak bizim gibi bir ülke fakat bizden farkı önemli bir enerji ihracatçısı, önemli rezervlere sahip , petrol olsun, doğal gaz olsun. çok büyük bir ülke… İran’la Dünya ilişkilerinin kötü olması, yani İran ekonomisinin dünyaya entegre olamaması siyasi ilişkilerin normalleşmemesi esasında en çok Türkiye’yi olumsuz etkiliyor. Düşünün ki Dünya’nın en büyük 20 ekonomisinden birisi sizin komşunuz ve siz onunla ticaret yapmakta zorluk çekiyorsunuz. Dolayısıyla bu mutlaka değerlendirilecektir. Muhtemelen İran bizim en büyük ticari partnerimiz olur diye düşünüyorum , ithalat ihracat ile başlar sonrasında doğrudan yatırımlarla devam eder , turizmde zaten bir kıpırdanma vardı, ben Türkiye’yi çok olumlu etkileteceğini tahmin ediyorum , ama tabi rekabet olarak bakarsanız bazı sektörlerimiz olumsuz olarak etkilenebilir, bunu da kabul etmek gerekir. Enerjinin yoğun olduğu sektörlerde bir rekabet yaşayacaktır Türkiye ..
SABANCI’NIN İRAN PLANI VAR MI?
Biz henüz araştırma safhasındayız, perakendede geçmişte kısıtlamalar vardı, bunları yerinde incelememiz gerekir. Hukuki alt yapının sağlam olması gerekir hizmet sektörü için, ortamın olgunlaşması gerekir, tüketimin tekrar canlanması gerekir, bankacılığın gelişmesi gerekir ve bunlar için biraz daha zaman olmalı. Çalışıyoruz, ödevlerimizi yapıyoruz .
Site adresi: https://www.finansingundemi.com/haber/sabanci-iran-pazari-icin-ne-dusunuyor/463986