Sinirlioğlu’nun, Türkiye’nin Avrupa’nın ilk dört önemli devleti arasında yer aldığını ifade etmesi dikkat çekiciydi. Sinirlioğlu ülke ismi vermedi ancak bu
4 devlet; Türkiye’nin yanı sıra Almanya, İngiltere ve Fransa olarak algılandı.

Aylan bebeğin dünya kamuoyunu sarsan fotoğrafı ve Suriyeli mültecilerin Avrupa’ya yönelmesi, uluslar arası siyasette yeni bir tablo ortaya çıkardı. Avrupa, Suriye kaynaklı düzensiz göçmen paniği içine girdi. Bu çerçevede Tükiye’ye son dönemdeAvrupa’dan dıişleri bakanı seviyesinde bir dizi ziyaret yapıldı. Almanya Başbakanı Angela Merkel de, Pazar günü Türkiye’ye çalışma ziyaretinde bulunacak.

Merkel;  Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu ile görüşecek. Bu görüşmelerin ana Gündem maddesini Suriye kaynaklı düzensiz göçmen sorununun  oluşturması bekleniyor.

Dışişleri Bakanı Sinirlioğlu, dün gazetecilerle sohbet ve bilgilendirme toplantısında biriraya geldi. Kameraların olmadığı toplantıda Sinirlioğlu’nun satır arasında verdiği bir mesaj dikkat çekiciydi.

AVRUPA’NIN DÖRT BÜYÜĞÜ
Sinirlioğlu, “Türkiye, Avrupa'nın 4 büyük ülkesinden biridir ve öyle kalacaktır. Biz bu kararı verdik. AB bu kararı vermeyip taktik görürse işbirliğimiz böyle sınırlı olur. Eğer stratejik zekaları varsa Türkiye'nin tam üyeliğini hayata geçirmek için çaba sarf ederler. Biz Türkiye'ye yardım istemiyoruz. Mültecilere yardım yapılsın” dedi.

Sinirlioğlu, şöyle devam etti:

"AB, birden bire Türkiye'yi yeniden keşfetti. Türkiye'nin ne istediğini bazen soruyorlar. Türkiye'nin ne istediğini 52 yıldır öğrenmedilerse yapacak bir şey yok. Biz, bir kriz anında hatırlanacak ve sadece taktik nedenlerle işbirliği yapılacak bir ülke değiliz.

Türkiye, tarihiyle, coğrafyasıyla bir Avrupa ülkesidir. Bu konuda da kendi kendimizi onlar Avrupa, biz Türkiye'yiz gibi bir noktaya sokmayalım. Türkiye'nin AB'ye girişi bir ulusal, stratejik hedeftir.

Aynı zamanda da bir dış politika hedefidir.

BURASI DEPREM BÖLGESİ
AB'ye tam üyelik AB'nin vereceği bir stratejik karardır. Biz o kararı zaten verdik. AB taktik nedenlerle, Türkiye'yi sadece iş birliği yapılacak bir ülke olarak görürse cevabımız bellidir. Avrupa için Türkiye stratejik bir ortaksa, eğer AB'ye Türkiye'nin üyeliği bir yarar sağlayacaksa buna karar verdilerse biz zaten hazırız birlikte çalışmaya devam ederiz. Ama Türkiye'nin katılım müzakerelerinin, tamamen siyasi nedenlerle askıda tutulması AB'ye  herhangi bir yarar getirmemektedir. bugün karşı karşıya kaldıkları kriz ve krizin aşılmasında Türkiye'nin kilit ülke olduğunu hepsi dile getiriyor.

Yalnız bu kriz geçici bir kriz değil. Burası bir deprem bölgesi."