Merkez bankalarının bankası olarak bilinen uluslararası ödemeler bankası BIS, küresel finans piyasalarına ilişkin çarpıcı uyarılarda bulundu.
 
Lehman Brothers krizi öncesi yaptığı isabetli yorumlarla akıllarda yer edinen BIS, küresel borç seviyelerindeki hızlı yükselişe, finans sistemindeki dengesizliklere ve gelişen piyasalara ilişkin risklere dikkat çekti.
 
Küresel finans piyasalarının tehlikeli bir süreçten geçtiğine işaret eden banka, konuya ilişkin kapsamlı bir rapor yayımlayarak, küresel borç seviyelerinin tehlike biçimde yüksek olduğu uyarısında bulundu. 2007'de meydana gelen Lehman Brothers krizinden bu yana tüm dünyada borç rasyolarının yükseldiğine işaret eden BIS, o dönemden bu yana gelişmiş ülkelerdeki borç/milli gelir oranının 36 puan artarak yüzde 265'e, gelişen ülkelerde ise 50 puan yükselerek yüzde 167'ye çıktığını kaydetti.
 
Gelişmiş ülkeler içinde borç/milli gelir rasyosu en çok artan Japonya ile Fransa olurken, gelişen ülkelerde ilk iki sırayı Hong Kong ile Çin aldı.
 
Kamu ve özel sektör borçlarının tümünü kapsayan bu veriler, küresel borç seviyelerinin son finansal kriz dönemindekinin bile üzerine çıktığı anlamına geliyor. Uluslararası ödemeler bankası, artan borç ile merkez bankalarının politikaları arasındaki ilişkiden de bahsetti.
 
Yüksek borcun finansal sistemi Fed'in parasal sıkılaştırmasına karşı kırılgan hale getirdiğini belirten BIS, merkez bankalarının şu an yürüttükleri oyunu sonsuza dek sürdüremeyeceklerini kaydetti.
 
 "Para politikasının küresel ekonominin tüm sorunlarını çözmesini beklemek gerçekçi değil ve aynı zamanda tehlikeli" diyen BIS, Fed'in faiz artırımının gelişen ekonomileri parasal şokla yüzyüze bırakabileceğini ifade etti.
 
Gelişen piyasalara ayrı bir parantez açan BIS, Lehman Brothers krizinden bu yana gelişen ekonomilere 3 trilyon doları aşan kredi sağlandığını, söz konusu ülkelere, özellikle de Çin'e ilişkin endişelerin giderek büyüdüğünü dile getirdi. BIS, Çin'deki yavaşlama ile dolardaki yükselişin gelişen piyasalar için risk oluşturduğunun altını çizdi.
 
Finansal krizden bu yana şirketlerin trilyonlarda dolar borçlandığını belirten ödemeler bankası, "İşlerin ters gitmesi halinde bu durumdan olumsuz etkilenmeyecek bir bölge yok" ifadesini kullandı.