Sanayici ve işadamlarıyla ülke gündemini değerlendirmek üzere Gaziantep’te bulunan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Gaziantep Gazeteciler Cemiyeti’nde gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Kılıçdaroğlu, gazeteciliğin zor bir meslek olduğuna değinerek “Sizin hangi baskılar atında görev yaptığınızı biliyorum. Çağdaş ülkelerde yasama, yürütme ve yargının yanında 4. büyük bir güç vardır, o da gazeteciliktir. 13 yılda ne oldu bu ülkeye? Neden gazeteciler böyle bir baskı altında. Neden bir medya kuruluşuna baskı yapılıyor. Haber yaptı diye gazeteci hapse atılır mı? Bize düşen gazeteciyi hapse atmak değil haberden ders çıkarmaktır. Medya özgürlüğünün olmadığı bir yerde demokrasiden bahsedilemez” dedi.

Kılıçdaroğlu gazetecilerin soruları üzerine terör olaylarını da değerlerdirdi, özetle şunları söyledi:

13 YILDIR KİM YÖNETİYOR?: Sorulması gereken soru şu: 13 yıldır bu ülkeyi kim yönetiyor? Sorulması gereken ikinci soru şu: 2002’de hükümeti devraldıklarında terör var mıydı? Sorulması gereken üçüncü soru şu: 13’üncü yılın sonunda ne oldu da bu ülke ateş çemberinin içine sokuldu? Türkiye kan gölüne dönüştü. Türkiye’de ciddi bir yönetim boşluğu var. Türkiye’yi kim yönetiyor? Başbakan mı yönetiyor, yoksa kaçak saraydan mı yönetiliyor? Eğer bir ülkede iki başlı yönetim varsa, o ülke yönetilmiyor anlamına gelir. Türkiye’nin karşılaştığı temel sorun bu.

İSTİFA ETMEK ZORUNDALAR: (1 Kasım’da yapılacak seçimlerde seçim güvenliği ve seçimin iptal edilip edilmeyeceğine ilişkin soruya) Seçimler niye olmasın? Eğer güvenliği sağlayamıyorlarsa, apar topar istifa etmek zorundalar.

GİZLİ AJANDA OLMAYACAK: Toplumsal barışa ihtiyacımız var. Silahla bu sorun çözülmez, adresi parlamentodur. Önce bize karşı çıktılar ama şimdi onlar da bunu söylemeye başladı. Samimi ve dürüst olacaksınız. Gizli bir ajandanız olmayacak. Millete hesabını veremeyeceğiniz angajmanlara girmeyeceksiniz. Millete hesap vereceksiniz. Toplumsal barışı ancak CHP sağlar. Barışı, kardeşliği ancak biz sağlarız. IRAK-

SURİYE TEZKERESİ: (Bugün TBMM’de oylanacak Irak- Suriye tezkeresi) Oradaki ayrıntıyı benim burada dile getirmem doğru olmaz. Tezkere hakkındaki tavrımızı herkes parlamentoda görecek.